Paylaş
Dün sabaha karşı saat 00.10’da, Kanyon sinemalarında, ellerinde ışın kılıçları, yüzlerinde Darth Vader maskeleri takmış bir kalabalık arasında “Star Wars: Güç Uyanıyor” filmini seyreden kalabalık arasındayken o cümleyi hatırladım.
Ya o insanlar manyak değildi...
Ya ben de manyaklaştım...
* * *
Baktım, üç koltuk ilerimde Cem Yılmaz oturuyordu.
O da benim gibiymiş...
Biraz aşağıda Kanal D’nin yeni Genel Müdürü Barış Tünay vardı...
O da öyle...
Yanımdaki Kanat Atkaya’yı saymıyorum.
O zaten eskiden beri manyak...
Üstelik girerken, kapının yanına konan Stormtrooper maketleriyle fotoğraf çektirmeyi de ihmal etmedik...
Manyak mahallesi pek tenha değilmiş yani...
* * *
Dün sabaha karşı, bütün dünyada son Star Wars filmini seyreden MBA’lerden biriydim.
Yani Mutlu Beyaz Azınlık...
Uykusuz kalmaya değdi mi derseniz...
Ben zaten her gece uykusuzum...
Ama fazlasıyla değdi...
J.J. Abrams, Star Wars efsanesine damgasını vurmuş.
Filmin en fazla alkışlanan sahnesi
GECE yarısı seansı olduğu için tabiatıyla izleyici yaş ortalaması 30’un üzerindeydi.
-İLK ALKIŞ: Jakku gezegeninde, kötü First Order birliklerinden kaçan Rey ve Finn, çöl kumları arasında terk edilmiş uzay gemisi Millennium Falcon’u bulduğunda salonda bir “Heyy” sesi yükseldi.
-EN BÜYÜK ALKIŞ: Rey ve Finn, uzay gemisinde emektar Han Solo ile karşılaştığı an, salonda büyük bir alkış koptu.
İlk nesil Star Wars’un en baba iki kahramanından biri dönmüştü.
-ÜÇÜNCÜ BÜYÜK ALKIŞ: Rey filmin sonunda, Luke Skywalker’ı bulduğu ve onun bize doğru dönerek yüzünü açtığı an...
Hayatımızın 37 yılının efsaneleri dönmüştü ve hepimiz mutluyduk...
Neleri sevdim
-3D, filme harika bir derinlik vermiş. -Çöl ve kar sahneleri çok estetik. -Grafik animasyonlar çok başarılı. -Filmde dozu iyi ayarlı bir mizah var. -Filmde üç-beş saniye bile görünen arka karakterler çok ilginç. -Yine de Darth Vader’in eksikliği hissediliyor.
Exit poll
-FİLM çıkışında işittiğim iki ilginç yorum:
-İlk filmlerin yönetmeni George Lucas’ın yerini J.J. Abrams’a bırakması çok isabetli bir karar olmuş.
-Luke Skywalker rolünü oynayan Mark Hamill’in bu kadar kısacık bir rolü bile becerememesine de pes vallahi.
Star Wars’un kıdemli babaları bugün nasıl
Harrison Ford
-İlk Star Wars’ta Han Solo’yu oynadığında 36 yaşındaydı ve yaşından genç görünüyordu.
Bugün 73 yaşında ve filmde yine yaşından genç görünüyor.
Mark Hamill
-İlk Star Wars’ta Luke Skywalker’ı oynadığında 27 yaşındaydı ve yaşından genç gösteriyordu.
Bu filmde 64 yaşında ve yaşından fazla gösteriyor.
Carrie Fisher
-İlk Star Wars filminde Prenses Leia’yı oynadığında 22 yaşında, yaşsız bir android gibiydi.
Bugün 59 yaşında General Organa olarak karşımıza çıktığında, 59 yaşında bir kadın gibiydi.
Başbakan: ‘Ya 20 yıl sonra benden hesap sormaya kalkarlarsa’
BAŞBAKAN Ahmet Davutoğlu o cümleyi ilk defa ağzından çıkardı.
Ortam çok hassas, o nedenle Sofya dönüşü yanındaki gazetecilere söylediği şu cümleyi, aynen aktarıyorum: “Bunun en fazla ağırlığını hisseden benim herhalde. Çünkü hukuken sorumlusunuz. Alınan her kararın hesabı Başbakanlık makamı tarafından verilir Türkiye’de. Nihai kertede 20 sene sonra, 30 sene sonra birisi bugünlerde niye terörle mücadele başlattınız diye sorarsa, sorumlusu biziz. Çünkü direktifini nihayet siz vermek durumunda kalırsınız. Peki bugün ne oluyor? Biz Cumhurbaşkanımızla bunları istişare ederek yapıyoruz. Siyasi sorumluluk birlikte. Fakat Türkiye’de böyle bir dengesizlik olduğunu herkesin görmesi lazım. Benim de kanaatim Cumhurbaşkanımızla aynı. Hukuki sorumluluk kimdeyse, yetki de onda olmalı. Sorumluluk ve yetki arasında karmaşa ortadan kalkmalı.”
Benim yorumum şu:
-Başbakan, adını vermeden, ilk defa Anayasa’nın 105’inci maddesini hatırlatıyor ve çok nazik bir ifadeyle şunu söylüyor:
“Bugün alınan bazı kararların hesabını 20-30 yıl sonra benden sorabilirler.”
-Haksız da değil. 35 yıl önceki 12 Eylül’ün, 20 yıl önceki 28 Şubat’ın hesaplarının sorulduğu bir ülkede bunu düşünmek elbette çok doğru.
Yetkili sorumsuz Cumhurbaşkanı, sorumlu yetkisiz Başbakan
CUMHURBAŞKANI ile Başbakan arasındaki hukuki sorumluluk çelişkisi nasıl çözülecek?
-Yetkisiz ama sorumluluk taşımadan yetki kullanan Cumhurbaşkanı’nı, yetkili ama hukuken sorumlu hale getirerek mi...
Böyle bir düzenleme, bugün hiçbir sorumluluk taşımadan bütün yetkileri kullanan Cumhurbaşkanı’nın işine gelir mi...
Bence gelmez.
O yüzden yorumum şu: Cumhurbaşkanı’nın en işine gelen sistem, bugünkü sistemdir.
-Yoksa, yetkisiz ama sorumlu Başbakanı, sorumlu ama yetkili hale getirerek mi...
Bu bugün yetki kullanmadığı halde, sorumluluğu taşıyan Başbakan’ın işine gelir mi... Bence gelir...
O yüzden yorumum şu: Başbakan Davutoğlu, muhalefetle anlaşıp parlamenter sisteme dayalı bir Anayasa’yı tercih edecek.
Zemin konusu
GEÇEN gün İstanbul üçüncü havaalanı inşaatının zemin işlerindeki sorunların çözülemediğini, o nedenle ENKA’dan yardım istendiğini yazmıştım. İhaleyi yürüten IGA şirketi bir açıklama yolladı. İnşaatın normal sürdüğünü, bütün mühendislik işlerinin şirket tarafından yapıldığını belirtiyorlar. Sadece geoteknik ve zemin mühendisliği alanındaki işler için taşeron firmalardan teklif alındığını, teklif alınan şirketlerden birinin de ENKA’ya bağlı ‘Kasktaş’ şirketi olduğunu söylüyorlar. Yorumu uzmanlara bırakıyorum.
Paylaş