Maskların müzesi (2)

ALSANCAK’ın o dar sokaklarından birinde, hafif içkilerini yudumlayanların arasından geçerken, 1448 Sokak’ta, bir yabancı görsellik sizi sessizce çağırır gibi yanıbaşınızda beliriverir: “Mask Müzesi”.

Haberin Devamı

Koruma altına alınmış eski bir levanten evidir burası. Böylesi çoğu yapılar eğlenceye yönelik mekânlara dönüşürken Hüseyin İnal Öz mülkiyetindeki o Alsancak Evi’ni Konak Belediyesi’ne bağışlamış. Konak Belediye Başkanı Dr.Hakan Tartan -sanata duyarlılığı önceki başkanlarla hiç karşılatırılamaz doğrusu- cıvıl cıvıl bir ortamın ortasına “yaşamayan” bir dünyayı oturtuvermiş.
Doğru yapılmış, iyi yapılmış, olmayandan bir olabilire varılmış.

* * *

Türklerde “eski değerleri korumak, belgelemek” anlamında bir “müze kültürü” olduğu söylenemez. Ola ki, Orta Asya’dan Avrupa’ya yıllar boyu uzanıp giderken “geriye bakmayan” bir yaşama biçiminin DNA’mıza bıraktığı bir kalıntı!
Mask Müzesi, “butik müze” diye sunuluyor. “Mask”tan “maske”ye vardıktan sonra bir de “butik” yapıvermişiz “müze”yi!
Fransız’ın giyim ve süs eşyası satılan “dükkan” dediği “boutique”, bizde “seçkin alışveriş yeri” olma özentisini vurgular olmuş da şimdi müzeyi “butik”leştirmek Türkçe’mizin “bitik”liğinden mi!
Yunan’dan çıkıp Fransızın dilinde “mouseion - perilerin tapınağı” diye mayalanıp da bizde “müze” oluşuna alışmıştık da bir de başına bir “butik”i almış olanı çıktı karşımıza! Yine de adını yakıştıramadık diye Mask Müzesi’ne gitmekten vazgeçecek değiliz ya.

*

Haberin Devamı

Konak Mask Müzesi, yurt dışı gezileri sırasında satın alınmış ve turistik amaçla yapılmış maskların bağışlamasıyla ortaya çıkmış. Herhalde ileride “özgün” kaynaklara inilerek sağlanacak masklarla Mask Müzesi gelişecek.
Yapı içinde, bir sergi yeri olması dışında, bir “atelye” açılmış olması Mask Müzesi’ne ayrı bir işlevsellik kazandırmış, hiç kuşkusuz.
Kimi ünlü kişilerin –özellikle hayatta olanların-  masklarını yapıp sergilemek bir “magazin” yaklaşımı olsa gerek. Maskları yapılmış olmakla onlar bir “başka yüz”mü edinmiş oluyorlar!

*

Yine söyleyelim, İzmir’de müze kültürüne kapılar açmak uygarca bir yaklaşım. Bu aydınlık yaklaşıma bir “tarih düşmek” gerekmez miydi?
Mask Müzesi’nin kendi internet sitesinde bile kuruluş tarihinin yer almamış olması nasıl açıklamalı? Uzun boylu gezindim de ancak özel bir yerde bulabildim Mask Müzesi’nin açılış tarihini: 9 Mayıs 2011, Pazartesi.
Osmanlı pek ustaydı ebced hesabıyla tarih düşürmede.  
Öğünmek istemez miyiz, gelecekte varlığını sürdürdükçe nice yaptıklarımızın kaç yaşına gelmiş olduğunu bilmiş olmakla!

Yazarın Tüm Yazıları