UEFA’nın statüsü belli

GAZETELERDE değişik yorumlar, televizyonlarda değişik yorumlar yapılıyor. Herkesin de kafası karışıyor. Beşiktaş ligi bir veya iki bitirirse otomatik olarak Fenerbahçe Avrupa Ligi’ne gider mi, yoksa lig sıralamasındaki duruma göre mi, bir takım Avrupa’ya gider... Bu tartışılıyor.

Haberin Devamı

UEFA’nın bu konudaki yaptırımı belli. Yani, bizim Futbol Federasyonu’nun yorum hakkı yok. Şu görüntüye göre eğer Beşiktaş bir veya ikinci sırada olursa Fenerbahçe kesin olarak Avrupa Kupaları’na gidecek. Ama nasıl gidecek? Eğer Türkiye Kupası’nı alırsa bir tane ön eleme oynayacak. Hayır, mağlup olarak giderse o zaman en alttan başlayacak. Şu anda UEFA bu sıralamayı açıklayamadığı için iki mi, yoksa üç ön eleme mi oynayacak bu belli değil Fenerbahçe’nin. Durum gayet net bir şekilde budur.

 

Ne yani maçı verecek miydik?

 

PAZAR akşamı Sivassporlu Murat Erdoğan ile Hayrettin inanılmaz yorumlar yaptılar. Tabiri caizse ayaklarına kurşun sıktılar. Bence, Sivasspor’un başarısını küçük düşürdüler. Hiç gereği yoktu. Sivasspor’un başkalarının hediye edeceği puanlara ihtiyacı yok ki. Şu ana kadar çatır çatır oynayarak buralara geldi. İnanamadım. Ama, şimdi size bir başka olay anlatacağım. Bir varmış bir yokmuş zamanında değil. Yakın zamanda yaşanan bir olay, yani herkesin hatırlayacağı bir olay. Galatasaray-Trabzonspor ile oynuyor. Trabzon ile Fenerbahçe de şampiyonluk için çekişiyorlar. Galatasaray, Trabzon’u bu çok önemli ortamda 4-2 yeniyor. Ve bir yönde Fener’in şampiyonluğuna çalışıyor. O senede Fener de Denizli’yi yenerek, açık farkla

Haberin Devamı

şampiyon oluyor. Ve bu 4-2’lik Galatasaray-Trabzonspor maçında sarı kırmızılı takımın gollerini ise, Necati Ateş (2), Suat Usta ve Murat Erdoğan kaydediyor.

Yani şu anda Sivasspor’da oynayan Murat Erdoğan atıyor. Galatasaray takımının formasını giyiyor. Maçtan sonra Gökdeniz TV kameralarına şu cümleyi söylüyor: “Bugün 4-1 yenildik. Galatasaray’da çok iyi oynadı. O da tamam. Ama inşallah bir gün biz de Galatasaray şampiyonluğa giderken bir maça rast geliriz“ diyor. Bunun üzerine G.Saraylı ve golü atan Murat Erdoğan da, “Ne yani maçı verecek miydik. Çıktık çatır çatır oynadık. Bize yakışan da buydu” diyor. Sevgili okuyucular sizce bu konuda daha fazla yorum yapmaya gerek var mı... Bence yok, ne derseniz!!!

 

Haberin Devamı

Görmediğini çalma

 

KOCAELİSPOR ligin ikinci yarısında mükemmel mücadele edip, iyi de futbol oynayarak küme düştü. En son maçtan sonra da antrenörleri Erhan Altın, küme düştükleri maçın hakemi Hüseyin Göcek’i maçtan sonra tebrik etmiş. Peki hakem Hüseyin Göcek ne yapmış o maçta. Bir futbolcu diğer futbolcunun arkasına geçmiş iki puan almaya, sadece faul vermiş kart yok. Bu sefer diğer futbolcu diğerinin arkasına geçmiş aynen ona kart var. Yani birine var diğerine yok mu?

Sonra ne yapmış Göcek... Kocaelili futbolculara ceza alanı içinde iki faul daha yapmışlar, Göcek ‘devam’

demiş. Sonra faul yapılan ikinci Kocaelili oyuncu rakip tarafından çekilmekten dolayı zorla topa vurmaya kalkmış ve o darbe rakibe gelmiş. Bunun üzerine hakem aslanlar gibi penaltıyı çalmış, bir de sarı kart vermiş mağdura. Ve Kocaelispor’da matematik olarak da küme düşmüş.

Haberin Devamı

Dönüyoruz, Kocaeli-Beşiktaş maçına... Hakem Bülent Yıldırım görmediği bir pozisyonda penaltıyı vermiş ve bu sayede Kocaelispor, Beşiktaş’a mağlup olmuş.

Kocaelispor’un küme düşmesi bu iki hakemin bu kararları ile yüzde yüz ilgili değil. Çünkü onlar ligin ilk yarısında idari ve teknik açıdan öyle büyük hatalar yaptılar ki, kötü bir takım kurdular. Ancak sonra aynı şehir bu takımı yarattı, ortaya çıkardı.

Yalnız, böyle üst düzey hakemlerin de böylesine kolay ve basit hata yapma lüksleri yok. Tamam, kimse onlara şartlı demiyor. Para pul aldınız demiyor. Yukarıdan gelen baskı ile bunları yaptınız demiyor. Tamam da. Bu kadar faiş hataları kamuoyunda etkili takımlara bu kadar bariz şekilde yapıyorlar mı? O da olmuyor. Hele ki, hiçbir hakemin görmediği bir pozisyonda düdük çalmaya hakkı yoktur. Eğer çalarsan bin türlü yorum yaparlar. Göremedim, dersin geçer gidersin. Bu kadar basit. Zaten görmemişsin.

Haberin Devamı

 

Sivasspor gerildi

 

SİVASSPOR, büyük bir hatanın içine girdi. Zaten girdikten sonra da gerilmeleri başladı. Bırak iyi top oynamayı kötü mücüadele etmeye başladılar. Neden? Çünkü teknik direktör Bülent Uygun dahil arkaya bakmaya, yanlara bakmaya, onlara cevap vermeye kalktılar. Bu Sivas’a zarar verir. Kenardan ve arkadan çomaklayanlara da fayda sağlar. Ne kadar çok konuşursan kafalar ve ayaklar o kadar çok çalışmaz. Yorgun futbolcu, yorgun insan, yorgun teknik direktör çok konuşur.

 

Gerçek ceza verildi

 

G.SARAY’ın A.Gücü ile oynayacağı cezalı maçın federasyon tarafından Kayseri’ye alınması son derece doğru bir karar. Özellikle sahası kapanan üç büyüklerin cezalı maçının İzmir Atatürk Stadı’nda oynanması ceza değil, Milli Piyango’dan büyük ödüle dönüyordu. Maça 50-60 bin kişi geliyor. Hasılat o biçim, seyirci baskısı o biçim. Ne o ceza maçı oynuyorsun. Ne cezası Milli Piyango maçı oynuyorlardı. Şimdi ilk defa bu ceza, hakiki bir ceza oldu.

 

Haberin Devamı

Güiza’yı ıskaladılar

 

BEŞİKTAŞ takımı Güiza’dan bir gol yiyor. Güiza’nın son vuruşu çok güzel. Ama seyredin bakalım, ne göreceksiniz. Beşiktaş’ın santraflarından biri Gökhan Zan, önündeki topu ufacık bir temasla ıskalıyor. Güiza depara başlıyor. Yanındaki İbrahim Toraman da depara başlıyor. Ama sonra İbrahim Toraman, Güiza’yı otobüsü kaçıran duraktaki adam gibi sadece seyrediyor. Güiza gol vuruşunu yapıyor. O anda İbrahim Toraman ile Gökhan Zan’ı görseniz inanamazsınız. Yüzde yüz deparla hakeme koşuyorlar. Bu koşunun yüzde 70’ini topa ve rakibe yapsalardı o topu kalelerinde görmezlerdi. Defalarca seyredin ve pozisyon rezaletini görün.

 

Kalem kırılmalıydı

 

YUNUS Yıldırım’ı beğeniyorum. Çok kartla maç yönetmiyor. İkili mücadelelere prim veriyor. Penaltıları zor çalıyor. Hepsi tamam ama penaltıyı zor çalacaksın diye kabak gibi penaltıyı da vermemezlik yapmayacaksın. Selçuk-Ernst pozisyonunu net görüyorsun. Hem de kesitten, yani yandan. Arkadan,önden değil. Selçuk‘a sorsaydık bin defa penaltı derdi. Ama sen demedin. Tamam penaltı futbolda idam kararıdır, kalem kırıyorsun ama. E be Yunus sen de diyorsun ki “Ben hiç kalem kırmam.Devamlı aynı kalemi kullanırım...” O zaman günah değil mi mağdur olana.

 

Gökhan diri kalmalı

 

ARAGONES, Gökhan Gönül’ü libero oynattı. Kimse takılmasın; Gökhan’ı stoper oynatmadı. Mümkün olduğu kadar arkada, boşta oynattı. Önde Yasin’i daha çok rakiple oynattı. Araya atılan toplara ve ters toplara hep Gökhan gitti. Çünkü Gökhan’ın futbol bilgisi ve seziş kabiliyeti çok fazla. Tekniği de iyi. Başarılı oldu. Bu bir tesadüf değil. Çünkü Gökhan; futboldaki ilk zamanlarında bu mevkiide oynuyordu. Gökhan için burada oynamamanın bir başka avantajı da şu; sağ tarafta oynadığı zaman hücuma çıkmayı çok seviyor. Elinden gelse her pozisyonda çıkacak. Ne oluyor o zaman, yoruluyor. Hele kendine, önünde oynayıp da yardım etmeyen Deivid- Kazım Kazım olunca iyice yoruluyordu.

Ama şimdi liberoda da dinlenme fırsatı var. Diri bir Gökhan da beynindekileri daha bir dikkatli eyleme sokuyor. Gökhan’ın hava hakimiyetindeki zamanlaması da fena değildir. O yüzden kendinden uzun futbolculardan da hava topu alır.

Yazarın Tüm Yazıları