Pino kazandırdı

Hadi Galatasaray’ın bir hesabı yok. Ama Trabzonspor’a ne demeli. Trabzonspor’da futbol oynamaya gayretli Jaja var. Çünkü top ona geldiği zaman, değişik yerlere gidebiliyor. Ama onu da Galatasaraylılar taktik faullerle durdurdular. Hakem Bünyamin Gezer de bunu çözemedi. Neill’in yaptığı 3. taktik faulden sonra ancak kartını gösterdi.
Maçın kırılma anı, Pino’nun getirdiği topta arkadaşlarına pas vermemesi. Öyle bir maç oynandı ki, golü kim atarsa bitirecek. Pino, o golü attırsa Galatasaray kazanacak. O top döndü, Jaja maçın biletini kesti.
Galatasaray, eski maçlara göre biraz daha dirençli oynadı. Bülent Ünder, takımı Rijkaard’dan da Hagi’den de daha iyi tanımış. Ama Bülent Ünder, bizim çocuk. Öyle olunca da o hep yedek bekler, stepne gibi.

Trabzon taraftarının suçu ne?

Bazı futbolcuların, yardımcı hakemin 50 metre uzağında ve tam karşılarındayken, ofsayta düşmelerini anlamıyorum. Hakemden 1 metre geride dursan, ofsayta düşmezsin. O kadar kolay. Trabzonspor, Galatasaray’ın bu kadar dirençli olacağını beklemiyordu. Seyirci de olmayınca, G.Saraylı oyuncular rahat oynadılar. Yalnız artık şu konuyu halletmemiz lazım. G.Saray, seyircisinden dolayı ceza alıyor. Seyircisiz maç oynamak kötü ama alıyor işte. Peki Trabzonsporluların suçu ne? Futbol Federasyonu’nun bu konuda bir değişiklik yapması gerekir.
Trabzonspor’un son 10 dakikada maç kazanması artık doğal bir hale geldi. Bu da tesadüf değil. Oyundan düşmüyorlar ve fizik olarak diriler. Kaleci Tolga, kalede geçen yıllara göre daha emin duruyor, daha sağlam basıyor yere. Demek ki iyi çalıştırılıyor. Burak gol attıktan sonra çok sevindi. Formasını çıkararak, kart görmesi büyük amatörlük. Yarın, öbür gün çok önemli bir maçta oynamazsa ve şampiyonluk kaçarsa, o zaman kendini sorgular mı acaba?

BEĞENDİM
Ne olursa olsun Trabzon'un maçı bırakmamasını.

BEĞENMEDİM
90 dakika boyunca sahada oynanan futbolu.

DİKKAT
Şampiyonluğa giden bir takımın, skoru garantiye alması gerekir. 1-0 her zaman tehlikedir.