Paylaş
İki devrede de Fenerbahçe, Beşiktaş’ın defansif anlayışından iyi faydalandı. Bakın defansif anlayış diyorum, defansından bahsetmiyorum. Çünkü Beşiktaş takımında hiç defans yapmayan oyuncular var. Bu oyuncular hücumda da etkili olamayınca o zaman yük sadece defans yapan oyunculara biniyor. Ve takım çöküyor. Bakmayın 1-0 gitti de skor böyle oldu. Maç çok daha farklı da bitebilirdi. Kaleci Hakan kötü, hatalı tamam. Peki Schuster’e sormak lazım; Nihat’ın ne ayrıcalığı var? Nihat’ın oynadığı bütün maçlarda, Beşiktaş 1 kişi eksik oynuyor. Schuster bu oyuncuyu kazanmak istiyor ama bu futbolcu kendini kazanmak istemiyor.
Fener’in golünde faul vardı
Fenerbahçe çok gol kaçırdı ama Fenerbahçe’nin attığı gol net bir fauldü. Sebebi, Hakan büyük hata yapıp topu kaçırdığında, top Mehmet Topuz’un önüne düştü. İsmail, Mehmet Topuz’a doğru hamle yaptı. Topa vurdurmayacaktı ama Lugano, İsmail’i yaka paça indirdi. Mehmet Topuz da rahat rahat vurdu. O top önce Zapotocny’ye, sonra direğe gitti ve en sonunda gol oldu. Deplasman maçlarında, hele Fenerbahçe Stadı’nda Nobre ideal santrfor değil. Bobo da belki ideal değil ama hiç olmazsa Nobre’ye göre topa basıyor, daha iyi yerlere giriyor, ayağı daha yumuşak. Nobre, iç sahada faydalı bir oyuncu.
Kaliteli bir maç olmadı ama heyecanı yüksekti. Cüneyt Çakır kötü bir maç idare etti. Gösterdiği ve göstermediği kartlar bir tuhaf. Eğer Fenerbahçe-Beşiktaş maçının oyun kurallarıyla, büyük takımların küçüklerle oynadığı maçların kuralları değişik ise tamam. O zaman küçüklerdeki oyunculara yazık olmuyor mu, senin gösterdiğin kartlarla? Schuster’in, bence istikrarlı oynayan Cenk’in yerine Hakan’ı oynatması hataydı. Cenk’le devam etmeliydi.
BEĞENDiM
Futbolcuların birbirlerine faullerden sonraki davranışları iyi.
BEĞENMEDiM
Şükrü Saracoğlu’nun zemini yine kötü.
Paylaş