BEŞ gol var... Maçı televizyondan seyretmeyenler, “Ne muazzam bir maç olmuş” diyecekler. Haklılar. Ben de diyorum ki, çok kötü bir maç.
Ankaragücü iyi değil. Sahanın içinde sahte mücadele eden oyuncular var. Daha da önemlisi kenarda teknik direktörü yok. Aydın diye bir futbolcu oynuyor, oynadığı takım Ankaragücü, ama o Ankaragücü’nde oynamıyor, tek başına oynuyor. Bu kadar sürede bu oyuncuyu sahada tutmak teknik direktör olmayı gerektirmez. Metin Şentürk kenarda teknik direktör olsaydı kesin görürdü. İki taraf da birbirine önlem almamış. Bu tarafta Alex rahat oynuyor, öbür tarafta da Ankaragücü. Bilica bir çalım atmadan topu oyuna sokmuyor. Herhalde Fenerbahçe’de kendini Kaka zannediyor veya Ronaldo... Bir gün öyle bir maçta öyle bir top kaptıracak ki, herkes ne olduğunu görecek. Roberto Carlos gitmeye tam karar vermiş. Sahanın içinde de zaten bas bas bağırıyor. Ne oynadığı, nerede oynadığı belli değil. Ama Daum nedendir bilinmez, bu oyuncuyu hala oynatıyor. Belki de bir bildiği vardır. Çakma Ankaragücü Fenerbahçe, fazla gol atayım düşüncesiyle Semih’le çift santrfora dönüyor, sarı lacivertlilerin orta alanı hangar gibi açılıyor. Peki, Ankaragücü’nde bundan faydalanacak oyuncular var mı? Yok. Zaten Ankaragücü’nün gücü gitmiş, ruhu gitmiş. Ankaragücü diye bir takım var, aslı Ankaraspor olan. Yani sahadaki takım çakma Ankaragücü. Düşünün, bu çakma Ankaragücü’nü, Fenerbahçe yenmek için göbeği çatlıyor. Dün sarı lacivertliler sadece galip geldiler. Ama şampiyonluğa giden takımların çoğu böyle maçları alıyorlar. Mesela Beşiktaş. Ondan sonra da diyorlar ki; “Bizim için mühim olan üç puan.” Kelepçe takmalılar Fenerbahçe’nin defansı gene aynı hatta oynuyor. Fenerbahçe gene takım olarak defans yapamıyor. Cristian ile Selçuk ikilisi aynı işi yapıyor. Birinden birini oynatma, hiçbir şey fark etmez. Yani Fenerbahçe ite kaka gidiyor. Futbolcular gece hayatlarında gösterdikleri performansı sahada gösterseler belki seyredenlere keyif verecekler. Veya rakiplere pres yaparak oynasalar... Veya onlara kelepçe taksalar (!), kımıldatmasalar. En son pozisyon gol müydü? Yardımcı hakemin günahı boynuna. Ama o yardımcı hakem tam bayrak direğinde olması gerekirken, yerinde değildi.