İKİSİ de top oynamaya müsait takım. Mücadele de fena değil. Maç başladığında Gaziantep, tuhaf bir defans anlayışıyla Beşiktaş’a 3 pozisyon veriyor.
Sonra da Gaziantepliler diyorlar ki, "biz sezon başı kampını İtalya’da yaptık.Onun için savunma anlayışımız çok iyi". İtalyan futbolcular Gaziantepli defans oyuncularının yaptıklarını görseler, bir daha Gaziantepspor’u İtalya’ya sokmazlar.
Her şeye rağmen maç dengeli gidiyor ama sahneye yine hakem çıkıyor. Eduardo Pacheco’ya çok alakasız bir sarı kart gösteriyor. Çünkü o pozisyonda hakemi aldatma yok, bir itme var. Yani temas var. Pozisyona inanmazsın vermezin. Ama balıklama atlama olmadığı için sarı kart da olmaz. Daha sonra aynı futbolcu balıklama atlıyor, ikinci sarıdan kızarıyor. O dakikadan sonra da maç bitiyor. Yani, Türkiye’de hala hakemler çok net bir biçimde neticeye tesir ediyorlar. Bu sarı kart hastalığından bir türlü kurtulamadılar. Aynen Türk insanının kredi kartı hastalığından kurtulamadığı gibi.
Kulübedeki tehdit
Bu maçta iki antrenör Sağlam’dan İstanbullu olanı takımını daha iyi idare etti. Beşiktaş’ın bu sene kadrosu geniş. Futbolcu için en büyük tehlike antrenör, basın ve seyirci değildir. Yedek kulübesidir. Eğer yerine girecek oyuncuları yedek kulübesinde görürse sahadaki işini daha iyi yapar. Yani yedek kulübesi sahadaki bir futbolcu için iyi ve güzel tehdit aracıdır. Eskiden hatırlıyorum; İbrahim Toraman’la İbrahim Üzülmez, elleriyle kollarıyla hem seyirciyi, hem rakibi, hem hakemi hasta ederlerdi. Ama şimdi o ellerden kollardan eser kalmamış. Neden? sebebi kulübe.
Şu net bir şekilde görünüyor; Ertuğrul Sağlam çok büyük bir hata yapmazsa bu kadro ligin son maçına kadar şampiyonluk iddiasını sürdürür. Beşiktaş seyircisi birkaç maçtır küfür etmiyor. Bu iyi bir gelişme. İnşallah kötü giden maçlarda da aynı tavrı sürdürür.
Hayal olsa gerek
Gaziantep için bu maç kayıp değil. İstanbul’da büyük takımla oynuyor. Ama onlar için asıl kayıp Ankaragücü maçıydı. O kaybı da sağlayan Mehmet Yozgatlı. Takımı sinirlendiren Mehmet Yozgatlı, sinirlenen Deumi’yi attıran da Mehmet Yozgatlı. Yalnız o maçta 2 puan kaybetmedi Gaziantep. O olay geldi İstanbul’daki maçı da etikledi. Çünkü Gaziantep’in elinde Beşiktaş’ın geniş kadrosu gibi kadro yok.
Maçın hakemi, Türkiye’de istikbal vaadeden biri. Üzerine oynuyorlar ama o böyle bir maçta bile skor netleşmişken, bir faulden top kaleciye gelmişken, faul verip avantajı öldürüp, oyundan en az iki dakika çalıyor. Bu bir tane pozisyon. Böyle bir durumda kartlarda doğru yorum beklemek hayal olsa gerek.