Hafızanı yokla

Murat Özaydınlı’ya bir hatırlatma yapayım. Daha üç hafta önce Aziz Yıldırım "Türkiye’de küfürle mücadele eden sadece iki kişi var. Birisi Erman Toroğlu, diğeri Şansal Büyüka" demedi mi. Şimdi ne değişti?

Haberin Devamı

MURAT Özaydınlı bir açıklama yaptı. Özhan Canaydın ile Ergun Gürsoy da "özür dile" dediler. Bence hata yaptılar. Özellikle Özhan Canaydın’ın şu açıklamayı yapması daha doğru olurdu....

Sayın Murat Özaydınlı yaptığınız açıklamalardan dolayı size çok teşekkür ediyorum. Bu kadar zaman susup da şimdi konuştuğunuza göre, öncelikle bizden çok korkuyorsunuz.

Daha da önemlisi şampiyon olacağınıza fazla inanmıyorsunuz. Galatasaraylı futbolcuları bu kadar mükemmel başka şekilde motive edemezdiniz.

Para konusu

Özaydınlı’nın cümlelerinde iki şeye takıldım.

Birincisi, Fenerbahçeli yöneticiler hep "Biz büyük takımız" derler. Para ve hak konusunda hep bu büyüklükten bahsederek fazla para isterler. Dört büyüklerden diğerlerine de "Siz küçüksünüz, alacağınız para da o oranda olsun" derler.

Bakınız, Özaydınlı iş başka boyutlara gelince o küçükleri Anadolu takımı yaptı.

Peki, Fenerbahçe Trakya takımı mı? O Anadolu’da, Kadıköy’de değil mi...

İkincisi... Küfür konusunda "Başkanımız Aziz Yıldırım’a yapılan küfürlerde Lig TV sesi kısıyor" dedi. Evet...

Şansal Büyüka Lig TV’de küfür sırasında sesi kısıyor. Kendi başkanına küfür edildiğinde "yayının sesi açılsın" diyen bir yöneticiyi hayatımda ilk kez görüyorum.

Bir hatırlatma

Yayıncı kuruluşu tenkit eden Özaydınlı’ya bir hatırlatma yapayım. Daha üç hafta önce Aziz Yıldırım "Türkiye’de küfürle mücadele eden sadece iki kişi var. Birisi Erman Toroğlu, diğeri Şansal Büyüka" demedi mi?. Teşekkür etmedi mi?..

Allah’tan Türkiye’deki insanların tamamına yakını hafıza kaybına uğramadı... Değil mi sayın Özaydınlı?..

Allah’ın  sopası yok

YILLARDIR insanların dağıttığı adaletin kusursuzluğuna inanmam. Bu hakim olur, savcı olur.. Çünkü aynen hakem gibi onların da hata yapma şansı vardır. Ben bir tek Allah’ın adaletine inandım. Futbolculuğumda organize olarak şike yaparak bizi küme düşüren takımlar.

Bazıları 2 ve 3. Lig’deler. Bazıları hiç yoklar. Fazla uzağa gitmeyin geçtiğimiz 3 sezona şöyle dönüp bir bakın. Birbirlerine kıyak yaparak kümede kalanlar şu anda ne haldeler. Allah’ın sopası yoktur işte.

Çürük elmalar...

BİR takım şampiyon olur. Aradan 2-3 ay geçer, kamuoyu ve basın şampiyon olan takımın teknik direktörünü göklere çıkarır. O teknik direktör de meydanı boş bulunca kükrer de kükrer.

Ama o alınan şampiyonlukta rakibinin rakibine teşvik primi gönderen, kendi maçından bir hafta önceki rakibinin futbolcularını sarı kartlarla, kırmızı kartlarla eksilten, MHK’de bulunan yandaşları tarafından maça göre hakem tayini yaptıran, federasyondaki adamları sayesinde rakibine disiplin kurulundan fazla ceza verdirip, kendi futbolcusunu Tahkim’den kurtaran kulüp başkanı veya başkanları senaryonun nasıl olduğuni bildiği için o teknik direktörleri kara listeye alırlar.

Kural böyle...

Onlar için varsa yoksa, kendileridir. Çünkü Türkiye’de kural böyle oynanmaktadır. Yangın ne zaman çıkar... Bu sefer de rakipler aynı dallarda oynamaya başladı mı? Bundan 5-10, hatta 20 sene öncesine gidildiği zaman, bu işler çok daha rezildi. Hatta bazıları "Erman hoca eskileri yazıyor, konuşuyor" diyordu. Ama onlar şunu bilmiyorlardı.

Bu işlere bulaşmış o eski hakemler, şimdilerde MHK’de tayin işine bakıyor, MHK Başkanı oluyor veya gözlemci dağıtımında bulunuyorlar. Bunlar aklı başında kulüp başkanları sayesinde bugünlerde çok azaldılar. Artık hakeme gidip, o çirkin tekliflerde bulunamıyorlar. Çekiniyorlar.

Hata yapıyorlar

Hakemlere bakıyorum... Hata yapıyorlar, tamam... Ama bence hata yapıyorlar, yanlış yapmıyorlar. Yanlış yapanların zaten vıdı vıdısı da kulaktan kulağa yayılıyor. Bunlar princin içindeki taşlar gibi çabuk ayıklanırlar. Veya kasadaki çürük elmalar gibi. Onu tutarsanız, etrafındaki elmaları da çürütürsünüz. MHK’de atamaya almadığın adamı, gözlemcilere de almayacaksın. Yani "pantolon uyduramadık, ceket verelim" demeyeceksiniz. Demek ki, hala her şey düzelmemiş...!

Yumruk sana döner!

HAKEMİ kimler zor pozisyonda bırakıyor. Tayini yanlış yapan MHK mi, olaylarda hakemine sahip çıkmayan federasyon mu, gazeteler veya televizyonlardaki yorumcular mı, saçma sapan beyanat veren yönetici ve teknik direktör mü, veya kendini alakasız poziyonlarda yere atan, seyirciyi tahrik eden futbolcu mu?

Bunda herkesin payı var. Ama en önemli pay federasyona düşüyor. Senin hakemine, senin armanı takmış, Futbol Federasyonu elbisesi ile maç idare eden, Futbol Federasyonu Başkanı namına onun düdüğünü çalan hakemi koruyamaz isen veya ona sözle veya daha ileri giderek fiili olarak tecavüz edene ve edenlere okkalı bir şekilde örnek ceza veremezsen, o yumrukları yarın Futbol Federasyonu Başkanı olarak sana atarlar.

Hakemine atılırken veya kendine atılırken ayıramazsın. Serkan’a, Samsunspor’a ve Diyarbakırspor’a nasıl bir ceza gelecek merak ediyorum.

NOT: Bu yazı dün saat 13.00’te yazılmıştır.

Eylem bekliyorum

HAKEMLER, kendilerini ikaz ettik diye, daha iyi olsunlar istedik diye, 3 yıl önce Kuşadası’ndaki hakem seminerinde FIFA hakemlerinin önderliğinde -eğer seminere gidersek- benimle Ahmet Çakar’ı protesto etmek için alkışlama kararı almışlardı.

Merak ediyorum kendilerine fiili tecavüz eden futbocular ve yöneticiler için hakemler bu hafta nasıl bir protesto eylemi yapacaklar. Maçlara geç mi çıkacaklar, kollarına siyah bant mı takacaklar, beyaz gömlek mi giyecekler, maça belli bir pankartla mı çıkacaklar, veya İstiklal Marşı’ndan önce bütün bu futbol birimlerini alkışlayacaklar mı? Bekleyelim görelim.

Yazarın Tüm Yazıları