Delgado hep oynamalı

xAYNI stilde oynayan iki takım... İkisi de fizik güce dayalı... Oyuncusu fazla olan takım kazanacaktı... Beşiktaş zaman zaman daha baskılı gibi gözüktü, ama en baba pozisyonları yakalayan takım Kayserispor oldu.

İkinci devrenin ilk yarım saatinde biraz fazla kendi yarı alanlarında kaldılar. Hep uzun toplarla çıkmaya kalktılar. Beşiktaş yaptığı bu baskıdan netice alamadı. Aslında Bobo ile net bir pozisyon buldular ama en zor goller atan bu oyuncu, bu sefer çok kolayını kaçırdı.

Kayserispor bir yerde akıllılık yaptı. Bazen çok uzun toplarla Beşiktaş defansını kendi hücumcularıyla teke tek yakaladılar. Nitekim böyle dört gol pozisyonu buldular.

Mücadele iyi hakem kötü

Golsüz bir maçtı ama futbolcular taktik açıdan iyi işler yaptılar. Sahada kora kor mücadele vardı. İki takımın da fizik gücü vasatın üzerinde. Ama bu iki ekibin mücadelesine, biraz futbolu bilen, biraz futbolu oynatan, biraz kendine güvenen, biraz gördüğünü çalan, biraz da cesaretli bir hakem lazımdı. Böyle bir hakem sahada yoktu. Olmadığı gibi, bunları yapamadı ve zaman zaman da oyuna maydanoz olarak futbolcularla verkaça girdi. Onların önünü kesti, topun yönünü değiştirdi. O iyi olsaydı, dün gece daha keyifli bir maç izleyecektik.

Futbolcular iyi niyetli mi? Hayır. İbrahim Üzülmez gene rakibini çekiyor, faulünü kazanıyor; atılan faulde rakip kalecinin üstüne üç kişi birden yükleniyor ama Kuddusi Müftüoğlu çalamıyor. Yüreği yetmiyor. Futbolcular böyle zayıf hakemi yakalayınca da, hem topla oynuyor hem de top gibi onunla oynuyorlar.

Cangele oyundan alınıyor, Kayserispor yedek kulübesinin arkasından bozuk para, su ve tükürük yağmur gibi geliyor. Hem de polislerin gözü önünde. Bu sefer Cangele onların üzerine tükürüyor. Küfürün bini bir para.

Delgado çıktıktan sonra Beşiktaş’ın hücum gücü sıfıra indi. Ertuğrul Sağlam Delgado’yu -biraz az mı koşturur bilemem ama 90 dakika sahada tutmanın yollarını aramalı.
Yazarın Tüm Yazıları