Paylaş
Yok efendim, likit kristal monitörlerin hepsinin görüntü kalitesi aynı değilmiş. Piksel cevap süreleri önemliymiş. Sıvı kristal piksellerin optik tepki süresi değişiyormuş. DVD seyrederken ya da oyun oynarken, görüntü gerçek zamanlı olmuyormuş. Hareketli cisimleri gölgeler takip ediyormuş. İnternet'te sayfalar, üst üste biniyormuş. Görüntü bulanık oluyormuş. Monitör bir kere alınıyormuş. Almışken iyisi alınmalıymış.
STANDART YOK
İş böyle olunca da, tahmin ettiğiniz gibi bizim likit kristal monitör seçimimiz, bir anda çorbaya döndü. Madem en iyi monitörü seçecektik, o zaman işe likit kristal monitör teknolojisini araştırmakla başlamak gerekti.
İnternet'te ne kadar likit kristal monitörlerle ilgili site ve forum alanı varsa bir bir dolaşmaya başladık. Dolaştıkça, Mehmed'in karıştırdığı kafam, iyice allak bullak oldu.
Mehmed'in bahsettiği bulanık görüntü ve takip eden gölge sorunu, meğer piksel tepki gecikmesinin bir sonucuymuş. Likit kristal teknolojisi, piksel tepki sürelerini kısaltarak bu sorunu çözme aşamasındaymış. Ancak, henüz bir standart oluşturulmadığı için her firma, piksel tepki süresini belirlerken farklı test yöntemlerini kullanıyormuş.
Bunu da PCnet'in Editörü Nusret Erturan'ın İnternet'te yer alan araştırmasından öğrendik. Erturan'a göre, bu testlerden birini, piksellerin siyahtan beyaza yani, karanlıktan aydınlık duruma geçişte verdiği cevap süresi oluşturuyor.
Bir diğeri de piksellerin griden griye geçiş süresiyle belirleniyor. Sektör de, griden griye geçişi temel alan piksel tepki süresi ölçümlerini daha gerçekçi buluyor.
ARAŞTIRMANIN BEDELİ
Ancak, monitörlere getirilen standartlar konusunda bilinen en yetkili oluşum ise Vesa. Vesa'nın da piksel yükselme-düşme ölçütüyle ilgili bir standardı yok. Vesa'nın hem griden griye, hem de piksel yükselme-düşme ölçütleriyle ilgili bir standart oluşturması bekleniyor.
Tüm bunların sonucunda, likit kristal monitörlerin teknik dokümanlarında yer alan değerler de birbirleriyle çelişebiliyor. Yani, bu teknik dokümanlardaki değerlere bakarak monitör almaya kalkışılırsa, doğru bir seçim yapılamayabiliyor.
Böyle olunca da, bizim tüplüden likit kristale transfer maceramız hüsrana dönüşüyor. Ne alacağımıza bir türlü karar veremeyince de çözümü alışverişe ara vermekte buluyoruz. "Almışken en iyisini alalım" diyen Mehmed de Midyat'a pirince giderken, evdeki bulgurdan oluyor.
Paylaş