TÜBİTAK’ın, geliştirdiği 'vitamin ve minerallerle zenginleştirilmiş ekmek' projesi, vatandaşın 'pratik zeka'ya kavuşmasını sağlamayı, 'kısa boylu, şişman' tipten uzaklaşmayı öngörüyor. 22 fırında devreye giren proje, 2005'te 15 bin fırına yayılacak. Bu ekmeklerle beslenen kansızlık çekmeyecek.
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM), Türklerin öğrenme yeteneğini geliştirmek, zihinsel geriliğini gidermek, hastalıklara karşı direncini artırmak, boy ve kilo sorununa çözüm getirmek amacıyla pilot olarak seçilmiş 22 fırında vitamin ve minerallerle zenginleştirilmiş ekmek üretim projesini başlattı. 2005'ten itibaren Türkiye'deki 15 bin fırına yaygınlaştırılması planlanan proje sayesinde, günde ortalama bir ekmekten fazla tüketen Türkler de artık pratik zekaya kavuşacak. Genç nesil, kısa boylu, şişman olmaktan kurtulacak. Kolayca hastalanıp, kansızlık çekmeyecek. Bu da, vitamin ve minerallerle zenginleştirilmiş ekmekle sağlanacak.
TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Gıda Bilim ve Teknolojisi Araştırma Enstitüsü, üç farklı bölgede, 960 öğrenci üzerinde bir araştırma yaptı. Araştırmaya göre, 7-17 yaş grubundaki çocuk ve gençlerin yüzde 52.7'si, kansız. Büyümeyi ve gelişimi sağlayan çinko eksikliği çocuk ve gençlerde yüzde 15.7'ye ulaşıyor. Bu oran Doğu Anadolu'da yüzde 20.6'ya çıkıyor.
Türklerin kolayca sinirlenebilen yapıya sahip olmasının nedenlerin başında gelen B2 ve B6 vitamin eksikliği de, çocuk ve gençlerde yüzde 90'lara ulaşıyor. B2 vitamin eksikliği, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 95'i buluyor.
TÜBİTAK'ın bir başka araştırmasına göre, gebe ve emzikli annelerde kansızlık (anemi) oranı yüzde 25'i buluyor. Kan oluşumunu sağlayan B12 vitamin eksikliği yüzde 80'i aşıyor. Kemikleşmeyi sağlayan alkalen fosfataz minerallerinin eksikliği de emzikli kadınlarda yüzde 80'e ulaşıyor. Sağlıklı ruh yapısı için gerekli olan B2 vitamin eksikliği de yüzde 40'ı aşıyor. Kemik hücrelerinde yenilenme ve hücre çoğalmasını sağlayan folik asit eksikliği gebe kadınlarda yüzde 76 oranlarına çıkıyor.
Bu durum ve süt yerine ekmekle beslenmeden kaynaklanıyor. Türkiye Kamu-Sen'in araştırmasına göre, Türkiye'de yılda kişi başına 112 kilo ekmek tüketilirken, et tüketimi 15 kiloda kalıyor. Almanya'da 85.7 kilo ekmeğe karşılık, et tüketimi 94 kiloya kadar çıkıyor. AB ülkelerinde yılda kişi başına 100 kilo olan süt tüketimi de Türkiye'de 25 kiloya düşüyor. Fiziksel ve zihinsel gelişimde önemli rol oynayan balık tüketimi de Türkiye'de yılda kişi başına 9 kiloyu bulmuyor. Buna karşın, İtalya'da 25 kilo, Fransa'da 31 kilo, İspanya'da da 44 kiloya ulaşıyor.
SAĞLIKLI BESLENME
Arkadaşımız Ayşegül Akyarlı, TÜBİTAK MAM Gıda Bilimi ve Teknolojisi Araştırma Enstitüsü'nün başlattığı mineral ve vitaminlerle zenginleştirilmiş ekmek projesiyle ilgili olarak Prof. Dr. Filiz Açkurt'la görüştü. Proje'nin farklı bölgelerde seçilen 22 ekmek fırınında başlatıldığını söyleyen Açkurt, "Sağlıklı beslenme için bireylerin bazı mineral ve vitaminleri alması gerekiyor. Alışkanlıkları değiştirmek yerine en fazla tüketilen ürünleri vitamin ve minerallerle zenginleştirerek, sağlıklı beslenme sağlanabiliyor. TÜBİTAK, zenginleştirilmiş ekmek projesiyle Türkiye'de bireylerin sağlıklı beslenmesini sağlamayı amaçlıyor. Tüketilecek 100 gram ekmekle, vücudun günlük ihtiyacı olan tüm vitamin ve minerallerin üçte biri karşılanabilecek. Bir ekmekle, sağlıklı beslenme sağlanabilecek" dedi.
Hangi ekmeğin ne özelliği var?
BEYAZLATILMIŞ EKMEK: Besleyici değeri en az, kalori değeri ise en fazla olan ekmek türü. Beyazlatma işlemi sırasında, buğdayın kabuğu inceltiliyor. Tüm besin değeri kayboluyor.
KEPEKLİ EKMEK: Şeker hastalığı başta olmak üzere kan lipitlerinin yükselmesinde, kalp-damar hastalıkları risklerinin azaltılmasında etkili oluyor. Sindirim bozukluğu, kabızlık, kolon kanseri ve hemoroide karşı etkisi bulunuyor.
YULAF EKMEĞİ: E vitamini de içeren bu ekmeğin diyet listelerinin başında yer alması gerekiyor. İçerdiği lifler sayesinde tokluk hissi yaratıyor. Kolesterol ve kan basıncını düzenliyor. Kandaki ürik asit miktarını azaltarak, romatizma ve gut hastalıklarının tedavisinde yardımcı oluyor.
TAHIL EKMEĞİ: Sindirim sistemini rahatlatıyor. Kalp krizi riskini yüzde 25 düşürüyor. Omega 3, omega 6, yağ asitlerini içeriyor. Lif oranı yüksek. Kalsiyum, çinko, B1 ve B2 vitaminlerini de içerir.
ÇAVDAR EKMEĞİ: Kan dolaşımı bozukluğu ve yüksek tansiyon rahatsızlıklarına etkili. Vücuda enerji veriyor. Suda eriyen lifler içerdiği için kolesterol düşürücü ve kalp hastalıklarını önleyici etkisi var. Kolesterolün geri emilimini azaltarak bağırsaklara salınan safraya bağlanır ve kalınbağırsak kanseri oluşumunu engelliyor.
200 gram ekmekte 15 lira ek maliyet
VİTAMİN ve minerallerle zenginleştirilmesi ekmek maliyetlerini sadece yüzde 5 oranında etkiliyor. 300 bin liraya satılan 200 gram ekmekte, 15 liralık bir fiyat farkı oluşuyor. Şu anda 22 fırının yanı sıra ambalajlı ekmek üreticisi Uno'da mineral ve vitamin açısından zenginleştirilmiş ekmek uygulamasına başladı. Uno'nun yanı sıra zenginleştirilmiş ekmek uygulamasına geçen tüm fırınlar, bu fiyat farkını şu anda müşterilerine yansıtmıyor. Uno yetkilileri, zenginleştirmenin tat, koku ve kabarma açısından ekmekte herhangi bir değişikliğe yol açmadığına dikkat çekiyor. Ekmeği 'zenginleştiren' katkının ne yararı var
UNA katkılama yöntemi ile B1, B2, B6, B12, C vitaminleri, demir, kalsiyum, folik asit ve çinko zenginleştirmesi yapılıyor. Bunların sağladığı yararlar ise şöyle:
B1: Kalp, sinir sistemi ve kasların normal fonksiyonu için gerekli.