’Kabloda tekele hayır’ dediler, 148 günde 100 şikayete ulaştılar
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
KABLO TV’de, Türksat ile şebeke işletme lisansı alan 4 şirket arasında yaşanan mülkiyet sorunu, bir türlü çözülemiyor.
Kablo TV’ye 200 milyon dolarlık yatırım yapmalarına rağmen mülkiyetleri ellerinden alınan bu şirketler, bir yandan haklarını yasal yollardan ararken, bir yandan da kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. İnternette başlattıkları "Kabloda tekele hayır" kampanyasına bugüne kadar şikayetleriyle destek veren abone sayısı 100’ü buldu.
TÜM dünyada "geleceğin yayıncılığı" gözüyle bakılan, Türkiye’de ise 150 kanallı Digitürk’le 55 kanalla rekabet etmeye çalışan Kablo Tv’de, Türksat ile şebeke işletme lisansı alan 4 şirket arasında yaşanan mülkiyet sorunu, bir türlü çözülemiyor. Kablo TV’ye 200 milyon dolarlık yatırım yaptıktan sonra, mülkiyetleri ellerinden alınan kablo şirketleri, internette bir tartışma platformu oluşturarak, "Kabloda tekele hayır" kampanyası başlattı. Bu yolla 1 milyon 200 bin kablo Tv abonesinin desteğini almaya çalışan kablo Tv şebeke işletmecisi şirketler, mahkemeye yansıyan sorunun Telekomünikasyon Kurumu’nun müdahalesiyle çözülmesini amaçlıyor.
LİSANSLA BAŞLADI: Arkadaşımız Ayşegül Akyarlı Güven’in yaptığı araştırmaya göre, 10 yıl önce Türk Telekom ile yaptıkları sözleşmeyle kablolu yayın altyapısı kurma ve dağıtım hakkını elde eden şirketler, bu yılın nisan ayında da Telekomünikasyon Kurumu’yla lisans anlaşması yaptı. Böylece, bu şirketler yapılan anlaşmanın sonucunda, taşeronluktan, işletmeci konumuna geçti. Ancak, Türk Telekom’un özelleştirilmesinin ardından Kablo Tv’nin tüm hakları, Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı olan Turksat’a aktarıldı. Bunun üzerine, Telekominikasyon Kurumu’ndan lisans alan firmalar, Telekom ile 10 yıl önce yaptıkları sözleşmenin 25’inci maddesini gerekçe göstererek mülkiyetin kendilerinde olduğunu iddia etti ve Turksat’ın devreden çıkarılmasını istedi. Anlaşmanın bir türlü sağlanamaması üzerine, bu kez Türksat devreye girdi. Yatırımları özel kuruluşlar yapmış olmasına rağmen, altyapının kamuya ait olduğunu gerekçe gğöstererek, faaliyetlere el koydu. Turksat ayrıca, bu kararla birlikte Kablo şirketlerinin gelirden aldığı payları da ödememe uygulamasına gitti. Yeni taşeron firmalar bularak, anlaşmalar imzaladı. Sorunun çözüleceği yerde çözümsüzlüğe girmesi üzerine TMSF, İktisat Bankası’nın kredi borçları nedeniyle Erol Aksoy’a ait iki Kablo şirketine haciz uygulamasında bulundu. Kablo TV yayınında kullanılan cihazları haczetti. Ardından da diğer Kablo Tv şebeke işletmecisi firmalar, Turksat’a mülkiyet davası açtı.
1 MİLYON 200 BİN ABONE: Şebeke işletkmecisi firmalar, bir yandan Türksat’la yasal yollardan mücadelelerini sürdürürken, diğer yandan da 1 milyon 200 bin kablo tv abonesinin desteğini almak için internet üzerinde tartışma platformu oluşturdu. kablodatekelehayır.com adlı bu site aracılığıyla çözümsüzlüğün 148’üncü gününde, abonelerden 100’den fazla şikayet toplamayı başardı. Başlattıkları kampanyayla, Telekomünikasyon Kurumu ile Ulaştıma Bakanlığı’nı harekete geçirmeyi hedeflediklerini söyleyen Ultra Kablo Genel Müdürü Tanju Erkoç, "GSM sektöründe çıkan her türlü sürtüşmeye anında müdahale eden Telekomünikasyon Kurumu, kablo Tv lisanslarını vermesine rağmen, sessiz kalmayı tercih ediyor. Oysa, mahkeme tarafından verilecek kararın beklenmesi hem özel şirketleri, hem de Turksat’ı olumsuz etkileyecek. 3 yıl sonra çıkan kararın kimseye bir yararı olmayacak" dedi.
DEVRE DIŞI BIRAKTI: Kablo Tv şirketlerinin 24 Nisan’da lisans almasının ardından Turksat’la sözleşmeyi fesh etme hakkına kavuştuğuna dikkat çeken Erkoç, "Turksat bu girişimin ardından bizi devre dışı bırakıp, yeni taşeronlarla anlaşma yoluna gitti. İşinin ehli olmayan taşeronlar yüzünden yayın kalitesi düştü. Abonelerin günlerce hizmet alamamasına neden oldu. Böyle giderse geleceğin yayıncılığı olarak görülen kablo TV’de önümüzdeki 1 yıl içinde hizmetden yararlanan abone sayısı en az yüzde 10 düşer" dedi.
Sözleşmeyi firmalar feshetti
24 Nisan’da lisans alan firmaların sözleşmeyi kendilerinin fesh ettiğini savunan Turksat Yetkilileri, "Yap İşlet Devret modeliyle gerçekleşirilen yatırımların sahibi devlettir. Firmalar sözleşmeyi fesh edince, mülkiyet de Turksat’a geçmiş oldu. Bu nedenle 4 aydır firmalara gelir paylaşımından alacakları bedeller ödenmemeye başlandı. Biz işinin ehli firmalarla çalışıyoruz. Sadece İstanbul’da 500’e yakın kişi Kablo TV tesis ve onarım hizmeti veriyor. Bu çalışanların yüzde 90’ı da geçmişte Kablo TV sektörüde çalışmış kişilerden oluşuyor. Kablo’da en büyük kesinti TMSF’nin müdahalesi nedeniyle Ankara’da yaşandı ve sorun 36 saate giderildi" dediler. Kablo TV’de yaşanan sürtüşmeye rağmen yatırımların süreceğine de dikkat çeken yetkililer, "2007 Ocak ayında dijital yayın yatırımlarına başlayacağız. Önümüzdeki ay da internet bağlantı ücretini almayacağımız yeni bir kampanya başlatıyoruz. Ayrıca, Kablonet fiyatlarını da ADSL ayarına çekmeyi planlıyoruz" dediler.
Kavga Digiturk’e yarıyor
KABLO TV’de aylık hizmet bedeli 7 YTL olurken Digiturk’te ekonomik paket seçeneği için ilk üyeliğe 15.90 YTL, ikinci üyeliğe ise 9.90 YTL ödeniyor. 22 şehirde hizmet veren Kablo TV’nin kanal sayısı 55 olurken, Digiturk’ün mini paketinde toplam 115 televizyon ve radyo kanalı bulunuyor. Kanal sayısı, diğer paketlerde 150’yi buluyor. Kablo firmaları sürtüşme nedeniyle abonelerin ücret farkına rağmen Digiturk’e kayacağı görüşünü savunuyor.