Paylaş
Türk Standartlar Enstitüsü (TSE), ceset torbasından caddelerdeki hız setlerine, tuvalet kağıdından fındığa kadar bugüne kadar toplam 14 bin 459 ürün için ayrı ayrı standart hazırlamış. İnsan sağlığını ve can güvenliğini doğrudan etkileyen ürünler için de zorunlu standartlar oluşturmuş.
Ancak Enstitü, sağlığa zararlı olduğu gerekçesiyle hakkında özel yasa çıkartma gereği duyulan, reklamı ve 18 yaşın altındaki gençlerle çocuklara satılması yasaklanan, paketlerinin üzerine ‘‘Sağlığa zararlıdır’’ uyarısının konulması zorunlu tutulan sigara için bir standart oluşturmayı akıl edememiş.
TSE, bu standardı oluşturmadığı için de, içerdiği nikotin ve zifir miktarı ne olursa olsun, her türlü sigaranın üretilip, satılmasına imkan tanımış.
Türk Standartlar Enstitüsü'nün, insan sağlığına zararlı bu ürünün standardını oluşturmak için de fazla uğraşması gerekmiyor. Avrupa Topluluğu, bunu zaten yapmış. Bir sigaranın topluluğa üye ülke insanlarına satılabilmesi için bazı normlar oluşturmuş. Bunun sonucunda da, Avrupa Topluluğu'nda satılacak sigaraların zifir miktarlarına bazı kısıtlamalar getirmiş. Bu miktarı da aşamalı olarak düşürmüş. Firmaların üretimlerini buna ayarlamaları için de süre tanımış.
1992 yılının sonundan itibaren her bir sigaranın en fazla 15 miligram zifir içermesine izin vermiş. Bunu 1997 yılının sonundan itibaren de 12 miligrama düşürmüş. Şu anda, Avrupa Topluluğu'na 12 miligramdan fazla zifir içeren sigaraların satışı yasak.
Bunu yaparken de ürettiği sigaralarda Türk tütünü kullanan Yunanistan'a özel bir ayrıcalık tanımış. Çünkü, Türk tütününün nikotin miktarı Virginia ve Burley tütününe oranla daha az olmasına karşın, zifir miktarı ise daha fazla.
Bu nedenle, Yunan sigaralarının zifir miktarını 1992 yılının sonuna kadar 20 miligrama, 1998 yılının sonuna kadar da 18 miligrama indirmesine izin vermiş. Yunanistan, zifir miktarını 2000 yılının sonunda 15 miligrama, 2006 yılının sonunda da 12 miligrama indirmek zorunda.
TSE, sigarayla ilgili herhangi bir standart oluşturmadığı için, Türkiye'de üretilen ya da ithal edilip, satılan sigaralarda zifir ve nikotin miktarlarıyla ilgili herhangi bir kısıtlama yok. Sigaranın zifir miktarı ister 30 miligram, isterse 40 miligram olsun Türkiye'de satılmasında hiç bir sakınca görülmüyor. Yeterki pakedinin üzerinde, ‘‘Sağlığa zararlıdır’’ diye ibare bulunsun...
Oysa, Avrupa'da satılan sigaraların paketinde, ‘‘Sağlığa zararlıdır’’ ibaresinin yanı sıra, içerdiği nikotin ve zifir miktarlarının da yazılması zorunlu. Bunun sonucunda, bir İngiliz sigara tiryakisi, içtiği her sigaranın kendisini ne kadar zehirlendiğini biliyor. Bu miktarlara göre de, tercihini yapabiliyor.
TÜRKLER'İN HAKKI YOK
Türk sigara tiryakilerinin ise böyle bir hakkı yok. Çünkü, yasa koyucularla, standart belirleyiciler, Türk tiryakilerin bu miktarları bilmelerine gerek duymamış. Meral Tamer'de geçtiğimiz günlerde Milliyet'teki köşesinde bu konuya değinmiş ve ‘‘Sigaradaki katran ve nikotin miktarını bilmek istiyoruz’’ diye talepte bulunmuştu.
Ne var ki, halkın sağlığını ön planda tutması gereken Sağlık Bakanlığı bile bu talebe sıcak bakmıyor. Gerekçe olarak da, sigara lobisine reklam yasağını deldirmeye yol açacağını gösteriyor.
Paylaş