Fon parası çığ gibi büyüyor kazazede hastanede çile çekiyor
KAZAZEDELERİN tüm hastane tedavi giderlerini, maluliyet ve ölüm tazminatlarını karşılamak için 22 yıl önce oluşturulan Garanti Sigortası Fonu’na her yıl trafik sigortalarından yüzde 3 oranında pay aktarılıyor.
Aktarılan bu payların toplamı yılda 37 milyon YTL’yi buluyor. Şu ana kadar biriken paranın kaç 100 milyon YTL’ye ulaştığı ise bilinmiyor. Fon sadece, 118’i ilk 17 yılda olmak üzere, bugüne kadar toplam 2 bin 657 kişiye 28 milyon 314 bin YTL ödendiğini açıklıyor.
SOSYAL güvencesi olmadığı gerekçesiyle vurup kaçan sürücüler yüzünden hastane hastane dolaşan, faturaları ödeyemediği için sorun yaşayan kazazedelerin sayısı her geçen gün çığ gibi büyüyor. Oysa, bu kazazedelerin tüm hastane tedavi giderlerini, malüliyet ve ölüm tazminatlarını karşılamak için 22 yıl önce oluşturulan Garanti Sigortası Fonu’na her yıl trafik sigortalarından yüzde 3 oranında pay aktarılıyor. Aktarılan bu payların toplamı yılda 37 milyon YTL’yi buluyor. Yönetiminin ilk 17 yıl kendini toplumdan gizlemesi yüzünden, sadece 118 kişi için ödeme yapılan fonda, şu ana kadar biriken paranın kaç 100 milyon YTL’ye ulaştığı ise "Yetkimiz yok" gerekçesiyle sır gibi saklanıyor.
![/images/100/0x0/55eaf0acf018fbb8f8a07d92]()
2.657 KİŞİ: Yönetim sadece, 22 yılda fondan yararlanan kazazedelerin sayısı ile bunlara ödenen toplam parayı açıklıyor. Bu da, 118’i ilk 17 yılda olmak üzere, 2 bin 657 kişi ve 28 milyon 314 bin YTL’de kalıyor. Oysa 22 yılın tamamını kapsayan bu tazminatların toplamı, fona sadece bir yılda aktarılan payı bile bulmuyor. Arkadaşımız Birol Öner’in yaptığı araştırmlaya göre, motorlu araçların neden olduğu trafik kazalarında zarar görenlerin sigorta güvencesinden yoksun kalmaması için 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na eklenen 108’nci madde ile 1985 yılında Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı oluşturuldu. Oluşturulan bu fondan, bugüne kadar bedeni zarar gören 2657 kişi için toplam 28 milyon 314 bin YTL aktarıldı. Ayrıca, bu 22 yıl içinde, iflas eden ya da ruhsatı iptal edilen sigorta şirketlerinin ödemediği 50 milyon YTL’lik zarar bedeli de Garanti Sigortası Hesabı’ndan karşılandı.
YARARLANAN ARTTI: Garanti Sigorta Fonu’nun uzun yıllar tanıtımının yeterince yapılamadığını söyleyen Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Müdürü ve Yönetim Komitesi Üyesi Kadir Küçük, "Garanti Sigortası Hesabı, yıllarca ihmal edilmiş. Yeterli tanıtım yapılmamış, dolayısıyla insanlar tarafından pek bilinmiyor. 2004 yılında bir yönetim değişikliği oldu. Bu yönetim değişikliğinden sonra Garanti Sigortası Hesabı’nı elimizden geldiğince tanıtmaya çalıştık. Çok ciddi tanıtım faaliyetlerinde bulunduk. Sanıyorum, bunda da başarılı olduk. Son zamanlarda başvuru sayısında yaşanan artış da, bunun en belirgin göstergesi" dedi.
2002 yılında Garanti Sigortası Hesabı’na yapılan başvuru sayısının 275’te kaldığını söyleyen Küçük, "Bu sayı, 2006 yılında 2 bin 588’e yükseldi. Yine, 2002 yılında ödeme yapılan dosya sayısı yalnızca 79 iken, 2006 yılında bu sayı 1183 rakamına ulaştı. Görüldüğü gibi rakamlar ciddi olarak arttı. 2007 yılı için rakam vermek gerekirse; 20 Nisan itibarıyla yapılan başvuru sayısı 909, ödeme yapılan dosya sayısı ise 407 olarak gerçekleşti" dedi.
Garanti Sigortası Hesabı’ndan kurulduğu günden bugüne dek 50 milyon YTL’si batan sigorta şirketleri olmak üzere yaklaşık 80 milyon YTL tutarında hasar ödemesi yapıldığı bilgisini veren Küçük, asli fonksiyonları gereğince, kazaya neden olan aracın tesbit edilememesi, aracın trafik sigortasının olmaması veya çalıntı olması durumunda oluşan bedeni zararlara ilişkin olarak 2 bin 657 kişi için 28 milyon 314 bin YTL tutarında ödeme yaptıklarını söyledi. Küçük, Garanti Sigortası Hesabı’nın diğer bir fonksiyonu olarak yerine getirdiği, iflas etmiş veya ruhsatları iptal edilmiş sigorta şirketlerinin ödemekle yükümlü oldukları trafik sigortası poliçelerinden kaynaklanan maddi ve bedeni hasarlar içinde 52 bin 44 kişiye ödeme yaptıklarını da belirtti.
ÖZELLERİN İŞİNE GELMİYOR: Verilen hizmetin sağlık bakanlığı tarafından belirlenen liste fiyatları üzerinden faturalandırılması gerektiğine de değinen Küçük, "Uygulama açısından, devlet ve üniversite hastanelerinde fazla bir sorun yaşanmıyor. Ancak, özel hastanelerde uygulamaya ilişkin hala bazı sıkıntılar yaşanıyor. Kanun ve genelgelerde üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşları, acil olarak kendilerine getirilen trafik kazası geçirmiş kişilere, Sağlık Bakanlığı tarifesini uygulamak suretiyle, vermiş oldukları hizmetlerin bedelinin tamamını yükümlü sigorta şirketlerinden tahsil ederler ifadesine yer verilmektedir. Ne var ki, bu özel hastanelirin işine gelmiyor. Özel hastane de olsa, bu hizmeti Sağlık Bakanlığı’nın liste fiyatları üzerinden vermesi gerekiyor. Ancak, buna uymuyorlar. Vatandaş ödemeyi yüksek fatura bedelleriyle hastaneye yapıyor. Sonra bizden tahsil etmek istiyor. O zaman sorun yaşanıyor. Biz, faturada yer alan hizmet tutarlarını Sağlık Bakanlığı’nın fiyat listesi ile karşılaştırıp, ondan sonra ödeme yapıyoruz. Bu durumda vatandaş mağdur olabiliyor. Vatandaşın mağdur olmaması için, hastanelerin faturayı doğrudan bize kesmeleri ya da vatandaşa kesiyorlarsa bile bakanlığın liste fiyatları üzerinden fiyatlandırmaya özen göstermesi gerekiyor. Nitekim, buna uygun davranan özel hastaneler de var" dedi.
Poliçeden fona yüzde 3 akıyor
MEVZUATA göre Garanti Sigortası Hesabı’nın gelirleri, sigorta şirketlerinin her yıl tahsil ettikleri zorunlu mali mesuliyet(trafik) sigortası primlerinin yüzde 1’i ile sigorta yaptıranlardan kesilen primlerinin yüzde 2’si oranında tahsil edilen paylardan oluşuyor. Bu da, 2006 yılında düzenlenen 8 milyon 726 bin 799 adet trafik sigortası poliçesinden, 11 milyon 77 bin YTL’si sigorta şirketlerinden, 25 milyon 660 bin YTL’si de sigorta yaptıranlardan olmak üzere toplam 36 milyon 737 bin YTL olarak gerçekleşti. Faiz geliri dahil olmayan bu aktarımların 22 yılda ulaştığı boyut ise açıklanmadığı için bilinmiyor.
SOSYAL güvencesi olmadığı gerekçesiyle vurup kaçan sürücüler yüzünden hastane hastane dolaşan, faturaları ödeyemediği için sorun yaşayan kazazedelerin sayısı her geçen gün çığ gibi büyüyor. Oysa, bu kazazedelerin tüm hastane tedavi giderlerini, malüliyet ve ölüm tazminatlarını karşılamak için 22 yıl önce oluşturulan Garanti Sigortası Fonu’na her yıl trafik sigortalarından yüzde 3 oranında pay aktarılıyor. Aktarılan bu payların toplamı yılda 37 milyon YTL’yi buluyor. Yönetiminin ilk 17 yıl kendini toplumdan gizlemesi yüzünden, sadece 118 kişi için ödeme yapılan fonda, şu ana kadar biriken paranın kaç 100 milyon YTL’ye ulaştığı ise "Yetkimiz yok" gerekçesiyle sır gibi saklanıyor.
2.657 KİŞİ: Yönetim sadece, 22 yılda fondan yararlanan kazazedelerin sayısı ile bunlara ödenen toplam parayı açıklıyor. Bu da, 118’i ilk 17 yılda olmak üzere, 2 bin 657 kişi ve 28 milyon 314 bin YTL’de kalıyor. Oysa 22 yılın tamamını kapsayan bu tazminatların toplamı, fona sadece bir yılda aktarılan payı bile bulmuyor. Arkadaşımız Birol Öner’in yaptığı araştırmlaya göre, motorlu araçların neden olduğu trafik kazalarında zarar görenlerin sigorta güvencesinden yoksun kalmaması için 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na eklenen 108’nci madde ile 1985 yılında Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı oluşturuldu. Oluşturulan bu fondan, bugüne kadar bedeni zarar gören 2657 kişi için toplam 28 milyon 314 bin YTL aktarıldı. Ayrıca, bu 22 yıl içinde, iflas eden ya da ruhsatı iptal edilen sigorta şirketlerinin ödemediği 50 milyon YTL’lik zarar bedeli de Garanti Sigortası Hesabı’ndan karşılandı.
YARARLANAN ARTTI: Garanti Sigorta Fonu’nun uzun yıllar tanıtımının yeterince yapılamadığını söyleyen Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Müdürü ve Yönetim Komitesi Üyesi Kadir Küçük, "Garanti Sigortası Hesabı, yıllarca ihmal edilmiş. Yeterli tanıtım yapılmamış, dolayısıyla insanlar tarafından pek bilinmiyor. 2004 yılında bir yönetim değişikliği oldu. Bu yönetim değişikliğinden sonra Garanti Sigortası Hesabı’nı elimizden geldiğince tanıtmaya çalıştık. Çok ciddi tanıtım faaliyetlerinde bulunduk. Sanıyorum, bunda da başarılı olduk. Son zamanlarda başvuru sayısında yaşanan artış da, bunun en belirgin göstergesi" dedi.
2002 yılında Garanti Sigortası Hesabı’na yapılan başvuru sayısının 275’te kaldığını söyleyen Küçük, "Bu sayı, 2006 yılında 2 bin 588’e yükseldi. Yine, 2002 yılında ödeme yapılan dosya sayısı yalnızca 79 iken, 2006 yılında bu sayı 1183 rakamına ulaştı. Görüldüğü gibi rakamlar ciddi olarak arttı. 2007 yılı için rakam vermek gerekirse; 20 Nisan itibarıyla yapılan başvuru sayısı 909, ödeme yapılan dosya sayısı ise 407 olarak gerçekleşti" dedi.
Garanti Sigortası Hesabı’ndan kurulduğu günden bugüne dek 50 milyon YTL’si batan sigorta şirketleri olmak üzere yaklaşık 80 milyon YTL tutarında hasar ödemesi yapıldığı bilgisini veren Küçük, asli fonksiyonları gereğince, kazaya neden olan aracın tesbit edilememesi, aracın trafik sigortasının olmaması veya çalıntı olması durumunda oluşan bedeni zararlara ilişkin olarak 2 bin 657 kişi için 28 milyon 314 bin YTL tutarında ödeme yaptıklarını söyledi. Küçük, Garanti Sigortası Hesabı’nın diğer bir fonksiyonu olarak yerine getirdiği, iflas etmiş veya ruhsatları iptal edilmiş sigorta şirketlerinin ödemekle yükümlü oldukları trafik sigortası poliçelerinden kaynaklanan maddi ve bedeni hasarlar içinde 52 bin 44 kişiye ödeme yaptıklarını da belirtti.
ÖZELLERİN İŞİNE GELMİYOR: Verilen hizmetin sağlık bakanlığı tarafından belirlenen liste fiyatları üzerinden faturalandırılması gerektiğine de değinen Küçük, "Uygulama açısından, devlet ve üniversite hastanelerinde fazla bir sorun yaşanmıyor. Ancak, özel hastanelerde uygulamaya ilişkin hala bazı sıkıntılar yaşanıyor. Kanun ve genelgelerde üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşları, acil olarak kendilerine getirilen trafik kazası geçirmiş kişilere, Sağlık Bakanlığı tarifesini uygulamak suretiyle, vermiş oldukları hizmetlerin bedelinin tamamını yükümlü sigorta şirketlerinden tahsil ederler ifadesine yer verilmektedir. Ne var ki, bu özel hastanelirin işine gelmiyor. Özel hastane de olsa, bu hizmeti Sağlık Bakanlığı’nın liste fiyatları üzerinden vermesi gerekiyor. Ancak, buna uymuyorlar. Vatandaş ödemeyi yüksek fatura bedelleriyle hastaneye yapıyor. Sonra bizden tahsil etmek istiyor. O zaman sorun yaşanıyor. Biz, faturada yer alan hizmet tutarlarını Sağlık Bakanlığı’nın fiyat listesi ile karşılaştırıp, ondan sonra ödeme yapıyoruz. Bu durumda vatandaş mağdur olabiliyor. Vatandaşın mağdur olmaması için, hastanelerin faturayı doğrudan bize kesmeleri ya da vatandaşa kesiyorlarsa bile bakanlığın liste fiyatları üzerinden fiyatlandırmaya özen göstermesi gerekiyor. Nitekim, buna uygun davranan özel hastaneler de var" dedi.
Poliçeden fona yüzde 3 akıyor
MEVZUATA göre Garanti Sigortası Hesabı’nın gelirleri, sigorta şirketlerinin her yıl tahsil ettikleri zorunlu mali mesuliyet(trafik) sigortası primlerinin yüzde 1’i ile sigorta yaptıranlardan kesilen primlerinin yüzde 2’si oranında tahsil edilen paylardan oluşuyor. Bu da, 2006 yılında düzenlenen 8 milyon 726 bin 799 adet trafik sigortası poliçesinden, 11 milyon 77 bin YTL’si sigorta şirketlerinden, 25 milyon 660 bin YTL’si de sigorta yaptıranlardan olmak üzere toplam 36 milyon 737 bin YTL olarak gerçekleşti. Faiz geliri dahil olmayan bu aktarımların 22 yılda ulaştığı boyut ise açıklanmadığı için bilinmiyor.
