Dondurmacılar sosyetik müşteri için ’saf süt kaymağı yarışına girdi
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
750 milyon Euro’luk dondurma pazarına bu yaz, tek topu 5.5 TL’den külaha giren, süt tozu yerine saf süt kaymağı kullanılan, fındık, fıstık ve cevizin iri parçalar halinde katılan, karameli ağızda eriyen ’süper premium’ kategorisindeki ’sosyetik dondurma’lar ön plana çıkıyor.
Bu kategorideki Haagen Dazs, Ben & Jerry’s ve Mövenpick markalarına Türkiye’de Mado ve Ülker de katılıyor.
BAHARLA birlikte rekabetin kızıştığı 750 milyon Euro’luk dondurma pazarına bu yıl, süt tozu yerine saf süt kaymağı kullanılan, fındık, fıstık ve cevizin iri parçalar halinde katılan, karameli ağızda eriyen, tek bir topu 5.5 TL’den külaha giren, bol konyak ve ricotta peyniri içeren, doğal malzemeli, ’süper premium’ kategorisindeki ’sosyetik dondurma’lar damgasını vuracak. Haagen Dazs’la başlayıp, Ben & Jerry’s ve Mövenpick markalarıyla Türkiye’de hızla yaygınlaşan ’süper premium’ dondurmalara, Mado ve Ülker de katılıyor. Mado’nun dondurmada damak zevkini ön planda tutanlar için daha önce Maraş’ta üretip, yurt dışında pazarladığı Icemar ve Mardo’yu Türkiye’deki zincir marketlere yaymaya hazırlanırken, Ülker’de bu alanda Venexia’yla rekabete hazırlanıyor.
Türkler’i damaktan yakaladı
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre firmalar, iki yıl gibi kısa bir geçmişi olmasına rağmen Türk dondurma pazarından aldığı pay daha şimdiden yüzde 5’e ulaşan ’süper premium’ ürünlerde bu yıl, 50 milyon Euro hedefliyor. Geçen yıl 37 milyon 500 bin Euro ciro elde eden firmalar, başta alışveriş merkezleri ve turistik tesisler olmak üzere mağaza sayılarını artırmayı da amaçlıyor. ABD’li Haagen Dazs, 2009’da kendi markasıyla oluşturduğu zincir kafelerin sayısını 4’ten 6’ya çıkarmayı hedeflerken, Türkiye pazarına 2007 yılının sonunda girerek, yılı 700 milyon litre satışla kapatan Ben & Jerry’s de farklı dondurma karışımlarıyla ön plana çıkmayı amaçlıyor. Zincir kafe sayısını 4’ten 7’ye ulaştırmayı planlayan Ben & Jerry’s zincir marketler aracılığıyla ev tüketimini de artırmayı hedefliyor. Nestle’nin Türk tüketicileriyle tanıştırdığı Mövenpick ise turistik tesislerin yanı sıra, kafeleriyle alışveriş merkezlerinde de yaygınlaşmayı planlıyor. Mövenpick, balzamik sorbe, konyaklı dondurma ve ricotta peynirli dondurmasıyla ön plana çıkarken, Mado da Icemar ve Mardo’yla zincir marketlerde yerini almaya hazırlanıyor. Ülker’in Venexia adlı ’süper premium’ dondurmalarının da 4 farklı çeşidi bulunacak.
Kış tüketimi arttı
Yıllık satışların 200 milyon litreye ulaştığı dondurma pazarında üretici firmalar, ceviz, kestane, fıstık, karadut, sütlaç gibi yerel tatlarla yüzde 15 oranında büyüme yakalarken, rekabette külahtan ev tipi ürünlere kaydı. Ev içi tüketim yüzde 55’e ulaştı. Bu yolla, kişi başına düşen tüketimi 2.5 litreye çıkartmayı başaran firmalar, kışın dondurma yeme alışkanlığını da yavaş yavaş oluşturmaya başladı. Kadayıf, sütlaç, kestane, baklava, kazandibi gibi tatlı çeşitleriyle firmalar, yüzde 15’lik payla kış tüketimini 112 milyon 500 bin Euro’luk hacme ulaştırmayı başardı. Sektörde liderliği Algida elinde bulundururken, bunu Ülker Golf ve Panda izliyor.
Dondurmayı en fazla İstanbullu tüketiyor
Yılda 200 milyon litre dondurmanın tüketildiği Türkiye’de pazarın yüzde 75’ini endüstriyel dondurma üreticilerinin elinde bulunduruyor.
Geri kalan yüzde 25’lik kısmı pastane ve bölgesel üretim yapan firmalar oluşturuyor. Dondurmada külah ve çubuklu ürünler pazardan yüzde 45, ev tipi dondurmalar ise yüzde 55 pay alıyor.
Tüketimin yüzde 40’ı Marmara Bölgesi’nde gerçekleşirken, Türkiye’nin doğusunda kişi başına düşen yıllık dondurma tüketimi 1.5 litreye düşüyor.
Başta İstanbul olmak üzere batı bölgelerinde kişi başı tüketim 4 litreyi aşıyor.