Paylaş
Teklifin Meclis’ten geçmesi halinde BDDK Başkanı Tevfik Bilgin, görevine devam edebilecek. Zaten bankacıların da mesafeli duruşu ve kurduğu yakın ilişkiler nedeniyle Bilgin’den yana olduğu uzun süredir konuşuluyor.
En kuvvetli aday
Bilgin’le ilgili bu gelişmeler yaşanırken, diğer tarafta da “Düzenleme yasalaşmazsa BDDK’nın yeni başkanı kim olur?” sorusunun yanıtı aranıyor. Kulislerde Bilgin’in koltuğu için en kuvvetli aday olarak BDDK İkinci Başkanı Mutalip Ünal’ın adı geçiyor.
Başbakan Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen ve sektörde söz sahibi isimlerden kabul edilen Ünal’ın BDDK Başkanlığı’na yakın olduğu belirtiliyor.
Yılan hikayesi
Meclis’te bekleyen düzenleme geçen ay görev süresi dolan TMSF Başkanı Şakir Ercan Gül’ü de ilgilendiriyor. Gül’ün koltuğuna yaklaşık bir aydır İkinci Başkan Abdullah Demiröz vekalet ediyor. Özellikle bankacıların merakla beklediği “atama muammasının” sektördeki belirsizliğin giderilmesi açısından bir an önce çözülmesi gerekiyor. Yoğun günler geçiren Meclis’teki düzenleme kabul edilene kadar, yılan hikayesine dönen tartışmalar da çok su kaldıracak gibi görünüyor.
Ne yardan ne serden...
HAYATIMIZIN vazgeçilmezleri arasına giren kredi kartları en çok şikayet ettiğimiz konuların da başında geldi. “Ne yardan geçerim ne serden” misali, her yıl milyonlarca liralık harcama yaptığımız kredi kartları 2011 yılında BDDK’ya yapılan şikayetlerde ilk sıraya oturdu. Son yıllarda bankalarla vatandaş arasında en büyük sorun kaynağı olan kredi kartları için geçen sene 2 bin 293 şikayet yapıldı. 2010 yılında BDDK’ya yapılan şikayet başvurularının yüzde 27,7'sini kredi kartları oluşturdu. Bu oran 2011’de 23.2’ye düştü.
Şikayetlerin dağılımına baktığımızda ise ilk sırayı kart ücretleri aldı.
Şikayette başı çekti
Bu şikayetleri müşteriden habersiz kart düzenlenmesi, kredi kartının bankaca iptal edilmemesi, borç miktarında anlaşmazlık gibi sorunlar izledi. Doğal olarak kredi kartı sayısı arttıkça şikayetler de yükseliyor.
Kart sorunlarının çözümü için BDDK’ya başvuran ancak çoğu zaman umduğunu bulamayan vatandaş ise kurumun şu yanıtıyla yetinmek zorunda kalıyor:
“Şikayete konu hususların Bankacılık Kanunu ile Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun amir hükümlerine aykırılık teşkil etmediği sürece, uyuşmazlıklara kurum tarafından müdahale edilmesi mümkün değildir.”
BDDK’nın bu açıklamasını tartışırken, maddi durumu zayıf olmasına rağmen, kredi kartlarına hücum eden vatandaşı da ayrıca konuşmak gerekmez mi?
Paylaş