BİR süredir, ayın 21'inde başlayacak IMF görüşmelerinin zorlu geçeceğini söyleyip duruyoruz.
Bu uyarı belki de, ‘‘bahar havasını ne olursa olsun sürdürmekte kararlı olan, piyasalar’’ın hoşuna gitmiyor ama ‘‘temkinli’’ olmak gerekiyor. Aksi takdirde hayal kırıklığı büyük olacak, piyasalarda aşırı oynamalar meydana gelecek...
Peki IMF'yle 5. gözden geçirme çalışmaları neden bu kadar zorlu geçecek?
Her şeyden önce IMF'nin tavizsiz bir tutum içinde olacak IMF Başkan Yardımcısı Krueger'ın İstanbul'da, giderayak işadamlarına söylediği gibi ‘‘IMF Heyeti, hazırlıklar tamam olsa da, olmasa da ABD'ye geri dönecek.’’
İkincisi; 5. gözden geçirme şartlarının yerine getirilmesi için çok fazla yapılacak iş, ev ödevi var. Meclis iş yasası ile kilitlendi ve bunların çoğuna henüz dokunulmadı.
Yanısıra, Niyet Mektubu'nda tarih açıkça belirtilmemekle birlikte, ilke olarak karar verilmesi gereken çok önemli noktalar var.
Niyet Mektubu'na konulup henüz gerçekleşmeyen ödevler arasında önemli yasalar var. Örneğin SSK, Bağ-Kur, İş Kurumu'na ilişkin yasal düzenlemenin TBMM'den geçmesi gerekiyor. Yap-işlet-devret ile ilgili sorunların giderilmesi, İcra-İflas Yasası'nın çıkması, vergi düzenlemelerinin en azından Meclis'e gelmesi gerekiyor. Atıl kadroların kalıcı biçimde iptali için kamu sektörü istihdamının üçer aylık periyotlarla izlenmesi sisteminin kurulması, Halk Bankası'nın özelleştirme çalışmalarının başlatılması, KİT'lerin yönetişim yapısının kuvvetlendirilmesi, Telekom'un özelleştirme planının açıklanması, yabancı sermaye çerçeve yasasının çıkarılması gibi, birçok tedbirin de hayata geçirilmesi zorunlu.
TOPLU SÖZLEŞMELER KRİTİK
IMF yönetiminin 5. gözden geçirmeyi tamamlayabilmesi için bütün bu hazırlıkların heyet Ankara'dan ayrılana kadar, yani mayıs ayı sonuna kadar tamamlanması gerekiyor ki; gerekli hazırlık döneminden sonra haziran sonu 5. gözden geçirme raporu tamamlanabilsin. 500 milyon doların gelişi de....
Niyet Mektubu'nda açıkça yazılı olmayan, ancak IMF görüşmelerinde kritik rol oynayacak unsurlardan biri de; zamanı gelen kamu toplu sözleşmelerinde yapılacak zamlar. Niyet Mektubu'nda, bağıtlanacak toplu sözleşmelerde yapılacak zamların memur maaşlarıyla aradaki farkın kapatılmasını sağlayacak biçimde yapılacağı yazılı. Yani memur maaşlarına enflasyon kadar zam yapılacak. Kamu işçilerine yapılacak zam oranı ise, bunun da altında kalmak durumunda.
IMF bu konunun üzerinde önemle duruyor. Eğer bu ayın sonunda yapılacak görüşmelerde Hükümet, işçilere daha fazla zamla gelirse, IMF Heyeti anında, ‘‘bunun bütçeye getireceği ek yük kadar yeni önlem’’ alınmasını isteyecek.
‘‘Zam yapmayacağız’’ diye diye vergi zammı getiren Hükümet'in yeni zamlara yanaşmayacağı, ancak işçilere yapılacak zammın enflasyonun da altında tutulması yönünde inisiyatif kullanmasının zor olacağı görülüyor.
Toplu sözleşmeler şunun için de önemli; Türk Lirası değerlenmiş durumda, ithalden alınan vergilerdeki artış ithalatın patlama noktasına doğru gittiğini gösteriyor, yani böyle bir dönemde bir de rekabet gücü azalır ve ihracat sekteye uğrarsa, o zaman ödemeler dengesi problemi kapıda demektir.
Zaten faiz dışı fazla nisanda, normal vergiler çok düşük geldiği için, ucu ucuna gerçekleşiyor. Bütçeye gelecek ek yük ilerisi için çok büyük sıkıntılar çıkarır. Yani gelirler politikası bu dönemde çok daha kritik hale geliyor. IMF programın geleceğini de sorgulayacağı için, hükümet zamları çok düşük tutmak zorunda.
Sıkıntılar bunla sınırlı değil. IMF Heyeti enerji, sosyal güvenlik açığı gibi tehditler üzerinde de önemle duracak. IMF görüşmeleri işte bu nedenlerle zorlu geçecek.