Merkez Bankası’nın enflasyon için kur etkisi itirafı

MERKEZ Bankası’nın şubat ayı enflasyonu hakkındaki yorumları dikkat çekici. Dün yapılan açıklamada enflasyondaki kur etkisine dikkat çekiliyor ve bence bunu bir itiraf olarak anlamak gerekiyor.

Haberin Devamı

Geçen hafta Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) şubat ayı tüketici fiyat artışını yüzde 0.81, yıllık enflasyon oranını yüzde 10.13 olarak açıkladı. Daha önceki açıklamalarında bu yıl “çift hane riski” bulunduğunu belirtmişti ama belli ki bu kadar erken beklemiyordu.

Aslında şubat olmasa da, mart ya da nisan ayı sonunda çift haneyi piyasalar da beklemeye başlamıştı. Buna rağmen şubat ayı fiyat artışları yüksek bulundu. Şimdi ise yıllık enflasyonun yüzde 10’da kalmayıp, yüzde 11-12’yi aşabileceği konuşulmaya başladı. Umarız ilerleyen aylarda daha yüksek oranlar konuşulmaya başlamaz...

Peki, enflasyon neden bu kadar yükseldi, önlenemez miydi?

İlk önce Merkez Bankası yönetimine, şimdi itiraf ettiği kur etkisini niye daha önce göremediğini, ya da tahmin ettiyse o zaman neden kurların bu kadar yükselmesine izin verdiğini sormak gerekmez mi?

Haberin Devamı

Artık Merkez Bankası’nın asıl görevi olan fiyat istikrarı için üzerine düşen görevi yapamadığını açıkça söylemek gerek. “Efendim, aslında Merkez Bankası işin buraya geleceğini gördü ama ne yapsın, faiz arttırmaya izin alamadığı için kurlar mecburen arttı” diyenlerin olduğunu biliyorum. Ancak kimse kusura bakmasın; eğer bu senaryo geçerliyse bile, o zaman da kanunen bağımsız konumda olan Merkez Bankası’nın yöneticilerine, “Neden görevinizi layıkıyla yapmadınız?” diye sormak gerekir. Daha önce de politikacıların bu tür baskılarını gördük ama bu kadar bağımsız konumda olmayan Merkez Bankası yöneticilerinin bile, bu tür durumlarda kamuoyuna çıkıp, “Faizi gerektiğinde, gerektiği kadar arttırmazsak kurlar çok artar, bu da enflasyonu olumsuz etkiler” diye uyaran demeçler verdiklerine de şahit olduk.

Bürokratların “gerekeni yapmaları” konusunda standartlarımızı düşürdük ama artık bu kadarını da normal karşılamanın ülkeye verdiği zarar katlanıyor.

FED ARTTIRIRKEN MERKEZ BANKASI ARTtIRACAK MI?

Merkez Bankası açıklamasında beyaz eşya, mobilya gibi ürünlerdeki KDV indirimlerinin fiyatlara yeterince yansımadığı da belirtiliyor. Şu kadarını söyleyeyim; eğer Türkiye’nin Merkez Bankası yönetimi, vergiler inince fırsat bilip satıcıların fiyatlarını o kadar indirmediğini göremiyorlarsa, bu eğilim kendileri için sürpriz oluyorsa, zaten işleyişi pek bilmiyorlar demektir.

Haberin Devamı

Hep öyle oldu; vergi indirimleri fiyatlara aynen yansımazken, vergi arttığı zaman fiyatlara etkisi vergi artışından daha büyük olur. Şimdi Nisan sonunda vergi indirimleri sona erince bu ürünlerin fiyatları nasıl artacak göreceğiz. O zaman Merkez Bankası yine yükselecek enflasyona, bakalım ne diyecek?

“Merkez Bankası’nın gereken kararı, gerektiği zaman alması gerektiği”ni söylüyoruz ya, işte faiz arttırımlarıyla bunu gördük. Faiz arttırmayıp kurların aşırı artışına izin verdi, şimdi bu enflasyona yansıdı. Bir süredir kurların durgun seyretmesinin nedeni de çok açık ki; faizleri bu arada resmi olarak olmasa da fiili olarak arttırmış olması.

FED’in sadece martta faiz arttırıp arttırmayacağı değil, bu yıl 3 mü yoksa 4 kez mi arttırım yapacağını konuşmaya başladık. Bu nedenle son günlerde kur yine yukarı çıkıyor.

Haberin Devamı

FED faiz arttırırken içerideki mevcut faiz oranları yine yetmez hale gelecek, yani Merkez Bankası’nın, resmi ya da fiili, tekrar faiz arttırması gerekecek. Peki, enflasyona etkisini açıkça görmesine rağmen bu kez gereken faiz arttırımını zamanında yapabilecek mi?

Yazarın Tüm Yazıları