Merkez Bankası giriş artmasın diye müdahaleden kaçınıyor

MERKEZ Bankası’nın uluslararası likidite akışının bu hızla devam etmesi halinde, dolara alım yönünde müdahale etmek zorunda kalabileceğini düşünüyorduk.

Hafta başında bu saptamayı dillendirdikten sonra, hem içerdeki hem de yurtdışındaki bankacılarla konuştuğumuzda, bu beklentinin oldukça hakim bir beklenti olduğunu gözlemledik.

Hafta başından buyana dolar ara sıra 1.40’ın altına indi ama Merkez Bankası’ndan müdahale gelmedi. Gerçi 1.40’ın altında uzun süre kalmadı, ya da önceki gün gibi, kaldıysa da bu önemli bir fark değildi. Daha doğrusu, 1.40’ın altına inmesi daha çok Merkez Bankası’nı dener mahiyetteydi. Yani Merkez’in gelip gelmeyeceğini test ettiler gibi geldiler bize.

Merkez Bankası’nın tavrını merak ettik ve para piyasalarıyla sık sık konuşan, onların nabzını bilen bankacılarla konuştuk. İşi bilen bankacıların izlenimi şu ki; Merkez Bankası mümkün olduğunca müdahaleden kaçınmak istiyor. Kaçınmak istemesinin nedeni de "daha fazla döviz girişi olmasın" diye.

Bankacılar, Merkez Bankası müdahalelerini fırsat bilip Türkiye’ye girmek isteyen yabancıların müdahale sırasında yüklü satışlar yaptığını, bunun geçmişteki müdahaleler sırasında yoğun olarak görüldüğünü hatırlatarak, "Merkez Bankası’nda şu an gördüğümüz kaygı bu. Kısacası Merkez Bankası gördüğümüz kadarıyla, daha fazla döviz girişi olmasın diye mümkün olduğunca müdahaleden kaçınmak istiyor" dediler.

Peki, bu "Dolar 1.40’ın altına epeyce inerse, döviz likiditesi daha artar ve dalgalanırsa da Merkez Bankası’nın bu kaygıyla müdahale etmeyeceği" anlamına mı geliyor?

Bankacılar bu soruya kesin olarak "hayır" yanıtı veriyorlar. Yani Merkez Bankası’nın bu kaygısının haklı olduğunu, ancak çok dayatırsa bu kaygıyı gözardı edip, müdahale etmek zorunda kalacağını söylüyorlar.

Başka bir açıdan bakarsak, Merkez Bankası’nın "daha fazla döviz girmesin" düşüncesinin altında, "Merkez Bankası döviz çıkışı olduğunda dalgalanmanın daha da artmasından duyduğu kaygının yattığını" da söyleyebiliriz.

Bu kaygının olup olmadığını sorduğumuzda bankacıların çoğu, böyle bir kaygı taşımasının doğal olduğunu söylediler. Merkez Bankası’nın daha fazla döviz girişinin daha fazla çıkış anlamına geldiğini çok iyi bildiğini kaydeden bankacılar, "Açıkça söylenmiyor tabii ama Merkez Bankası bu akımın bir gün tersine döneceğinin farkında" yorumunu yaptılar.

YÜKLÜ TÜREV İŞLEM GEREKÇE DEĞİL

Yani Merkez henüz müdahalede bulunmadı ama piyasaları çok yakından takibe aldığını rahatlıkla söyleyebiliyoruz. Bankacılar da bu görüşü doğruluyor ve kritik bir dönem olduğu için Merkez Bankası’nın piyasalardan çok daha sık ve yoğun nabız yokladığını kaydediyorlar.

Bu arada dün Vatan Gazetesi’nde yeralan "Dövizde milyar dolarlık spekülasyon dedikodusu" haberinin, Merkez’in müdahalesini önleyip önlemediğini de araştırdık. Bankacılar bu tür türev işlemlerin her zaman olduğunu, ancak bu kez 1 milyar dolar gibi büyük bir rakamla karşı karşıya bulunulduğunu söylüyorlar. Uluslararası sıralamada en büyük bankalar arasında yeralan ama Türkiye’de ancak piyasa işlemleriyle aktif konumda bulunan bu yabancı bankanın, yurtdışındaki 10-15 müşterisiyle böyle bir işlem yaptığının bilindiğini kaydeden bankacılar, bunu Merkez Bankası’nın da bildiğini söylediler. Bu hafta sonu vadesi gelen bu işlemde kurun 1.40 olarak varsayıldığı, bu Türkiye’de küçük, dünyada büyük bankanın da, bu kuru sağlamak için çaba gösterdiğini kaydeden bankacılar, "doğal bir işlem" yorumu yaptılar.

Merkez Bankası’nın bu tür türev işlemleri de mümkün olduğunca yakından takip ettiğini kaydeden bir bankacı, "Buna karşılık Merkez Bankası şu bankanın bu bankanın türev işlemine bakıp da müdahale edip etmeyeceğine karar vermez. Merkez Bankası’nın kendi hesabı vardır ona göre hareket eder" yorumunu yaptı.

Kısacası; piyasalar da, Merkez Bankası da bu çılgın girişin bir gün tersine döneceğinin farkındalar. Hem de konjonktürel olarak bu zamanın giderek yaklaştığını da biliyorlar.
Yazarın Tüm Yazıları