Erdal Sağlam: Kombassan'ın şirketlerine izin yok

Erdal SAĞLAM

İSLAMİ sermayenin de, bütün sermaye şirketleri gibi kurallara uygun hareket etmeleri için başlatılan hareket devam ediyor. Havaalanında şirket kuryelerinin yakalanmasının ardından, idarenin aldığı karar üzerine, bu şirketler bir süredir ‘‘düzenle uyum’’ çabalarına girdiler. Sermaye Piyasası Kurulu ile zorunlu olarak ilişkiye geçip, diğer şirketlerin uydukları kurallara onlar da uymaya başladılar.

Ancak bir yandan da mümkün olduğunca ayrıcalıklarını devam ettirmek, bazı kurallardan kaçma eğilimlerini sürdürmek çabaları da dikkat çekiyor.

Bu şirketlerin denetimi için SPK'ya daha büyük yetkiler tanıyan yasa yürürlüğe girmesine rağmen, bu eğilimlerinin devam ettiği gözleniyor.

SPK son olarak, İslami sermaye diye bilinen, yurtdışında elden para toplayan şirketlerden ikisi hakkında daha suç duyurusunda bulundu.

Daha önce aynı konularda, başta Kombassan olmak üzere çok sayıda şirket için suç duyusuru yapıldığı biliniyordu. SPK yetkililerine ‘‘O zaman yargı fazla bir şey yapamadı, durum şimdi farklı mı olacak?’’ diye sorduğumuzda aldığımız yanıt, FP'nin yasanın iptali için neden Anayasa Mahkemesi'ne gittiğini de ortaya koydu:

- Eski yasaya göre mahkemeler, SPK'nın bu konudaki yetkisini tartışıyorlardı. Ancak yeni yasada SPK bütün bu yetkileri aldı. Şimdi bu yasa ile çok daha çabuk ve kesin yargıya varılmasını bekliyoruz.

SPK yetkilileri, son suç duyurularının yeni yasa ile yaptıkları ilk başvurular olduğunu, mahkeme sonuçlarının gösterge olacağını söylüyorlar.

REKLAMA DUR

Geçen hafta sonunda bu şirketlerin en büyüğü olarak bilinen Kombassan'ın, elden para toplamayı özendiren reklamları da SPK kararı ile durduruldu. Kombassan'ın buna fazla ses çıkarmadığı gözlenirken, iki şirketlerini normal kuralları içerisinde halka açıp, ardından Kombassan'ın da halka açılacağını açıkladılar. SPK yetkililerine, bu konuyu da sorduk. SPK yetkilileri, Kombassan'ın hiçbir ayrıcalığı bulunmadığını, diğer şirketlerde olduğu gibi burada da ‘‘Ancak holdingin en büyük şirketlerine halka açılma izni verilebileceğini’’ söylediler.

Yani, SPK Kombassan Holding ya da Kombassan İnşaat şirketini halka açmadan, holdinge bağlı söyledikleri şirketlerin halka açılmalarına izin vermeyecek.

Bu arada bu şirketlerin sadece FP döneminde değil, her dönemde koruyucularının olduğunu söylemeden de edemeyeceğiz. Sadece SPK değil, örneğin teşvikle ilgili işlerinde de ‘‘Bunları o kadar da sıkmayın’’ diyenler var. Ancak bürokrasi, ‘‘Bunlar da her şirket gibi kurallara uyacak’’ kararının arkasında duruyor

Örneğin, bir türlü açıklamadıkları İsviçreli ortağın asıl kim olduğunu öğrenmeden, bütün hesaplarını görmeden, yeni teşvik vermeye de pek niyetleri yok.

Ancak nedendir bilinmez; asıl ortaklarını da, hesaplarını da tam vermiyorlar.

Yurtdışından para akışının durduğu biliniyor. Jet-Pa gibi şirketlerde sıkıntı başladı, büyükler de dahil hepsi, ‘‘Paramızı alamayız’’ korkusundan etkilenmeye başladı. Sürekli olması gereken fon akışı durursa, yapılacak bir şey de kalmıyor.

Bu nedenle, önümüzdeki günlerde kaçındıkları hesapları da açmaları gerekebilir.