Kalıcı büyüme için belirleyici olan temel tercihler

Farkında mısınız, bundan 4-5 yıl öncesine kadar ekonomide yaptığı atakla dünyanın gündeminde yer alan Türkiye, son dönemde demokraside attığı geri adımlar, basın ve ifade özgürlüğü kısıtları, İŞİD’le mücadelede nerede durduğu, mülteci sorunu, çatışma ve terörle dünya gündeminde yer tutuyor.

Haberin Devamı

Bu gündem maddeleri Türkiye’nin ekonomisini doğrudan ilgilendiren, daha kötüsü; şimdi idare eder görünsek bile, ileriye dönük olarak Türkiye’nin ihtiyacı olan kalıcı ve yüksek büyümeyi engelleyecek sorunlar.

 

Bu hafta görevini bırakacak olan Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, son konuşmasını geçen hafta Washington’da, IMF-Dünya Bankası bahar toplantılarında yapmış. Dış dengede iyileşme sağlandığını, enflasyonda başlayan düşüşün devam edeceğini, alınan önlemlerin ekonomimizin şoklara karşı dayanaklılığını artırdığını, açıklanan yapısal reformların uygulanması ile Türkiye’nin büyüme potansiyelinin önemli ölçüde artabileceğini söylemiş.

 

Yapılanlar var ama yapılanların Başçı’nın söylediği sonuçları sağlamasının çok zor olduğunu, bence kendisi de biliyor. Enflasyonun düşeceğine ilişkin beklenti zayıf olduğu gibi, açıklanan yapısal tedbirlerin kalıcı yüksek büyüme için yeterli olamayacağı, bir bütünlük taşımadığı da ortada.

 

Haberin Devamı

Başçı’nın dediği gibi alınan tedbirlerin yerinde olduğunu varsaysak bile, Türkiye’nin içinde bulunduğu durum ve dünyada adından söz ettirdiği sorunlar zaten bu ilerlemeleri sağlamaya engel. 

 

Türkiye hala dışa bağımlı büyüyebilen bir ülke ve bunu değiştirecek ne ortam var, ne de vizyon. Bu sarmalı değiştirmek yerine durumu idare etmekten yana tavır alan 14 yıllık iktidardan bu vizyonu beklemek hayal olur. Kaldı ki, şimdi gerekli tedbirler hemen alınsa bile, en az 3-5 yıl daha, tümüyle küresel gelişmelere bağlı seyir kaçınılmaz. Küresel gelişmeler de ortada; kriz hala bitmedi, ABD işi kolaylasa bile, en azından Avrupa ve bizim gibi gelişmekte olan ülkeler daha epeyce bununla uğraşacak, dalgalı seyir kaçınılmaz.

 

Böyle bir küresel ortamda, dünya gündeminde yer alan bu sorunlarını bildiğiniz Türkiye’ye gelip kalıcı yatırım yapar mısınız? Ancak kâr maksimizasyonu için birkaç aylığına yatırım yapar, sıkışınca paranızı alıp dönersiniz. Kalıcı yatırım tercihinizi de daha istikrarlı, küresel sistem değerlerine bağlı kalacağı kesin, yatırdığınız parayı, kârıyla birlikte alma garantiniz olan ülkelere gidersiniz.

 

Haberin Devamı

TEMEL TERCİH KURUMSALLAŞMA  

 

Başçı Washington’da bunları söylerken, ünlü iktisatçımız Daron Acemoğlu İstanbul’da konuştu ve Türkiye’nin tüketimi ve kamu harcamalarına bağlı büyüme sağladığını, yüzde 4’lük büyümenin ne kadar devam edeceğinden emin olmadığını, çünkü belirsizliklerin çok yüksek olduğunu söyledi. Bunun ardından ekonomik büyümeyi anlamak için ekonomik kurumlara bakılması gerektiğini belirterek, “Büyümede temel etken kalıcı kurumlardır; coğrafya kültür ve liderlik değildir” dedi.

 

Özetle; siz demokrasiyi ve kurumlarını geliştirmek yerine geriye götürürseniz, yabancı yatırımcıya güven verecek bağımsız kurumları öldürürseniz, kalıcı büyümeyi sağlayacak olan altyapıyı da öldürmüş olursunuz. Sadece tek kişinin kararları üzerine kurulu bir idari sistem ile kurumları geliştirmeniz de zaten mümkün olamaz. Yani temel tercihiniz gideceğiniz yolu belirliyor.

 

Haberin Devamı

Bence gündemdeki tartışma konuları ile son dönemde yeniden “Türkiye’nin Batı ile yol ayrımına geldiği” eleştirilerinin eş zamanlı olduğu da unutulmamalı.

 

Böyle bir siyasi anlayış ve gündemle ekonomik olarak ne tedbir alırsanız alın, etkisi çok sınırlı olur, ileriye dönük kalıcı bir büyüme mümkün olamaz.

Yazarın Tüm Yazıları