Genel Enerji PLC, Irak ve bölgede büyüme planlıyor

KUZEY Irak’ta sahip olduğu petrol sahaları ile dikkat çeken Genel Enerji, İngiliz Valares ile birleşmesini, önümüzdeki hafta başında Londra Borsası’ndan gelmesini bekledikleri onay ile tamamlayacak.

Haberin Devamı

Genel Enerji Plc. ismini alacak şirket, Londra Borsası’na kayıtlı ilk Türk şirketi olma özelliği kazanacak. Birleşmeden sonra Kuzey Irak başta olmak üzere tüm Irak’taki enerji yatırımlarını büyütmeyi, hem de ileride bölgedeki diğer ülkelerde yine enerji başta olmak üzere yatırımlarını ciddi biçimde büyütmeyi planlıyor.
İşadamı Mehmet Emin Karamehmet ile kurduğu Genel Enerji Şirketinin CEO’luğunu yapan Mehmet Sepil, yeni oluşan şirketin CEO’luğunu, eski BP şimdi Valeres’in CEO’su olan Tony Hayward’a ‘seve seve’ bırakmanın eşiğinde. Sepil, “Eski Genel Enerji CEO’su olarak anılmak istediğini” söylüyor. Sepil ve Hayward, hafta sonunda Erbil’de  düzenlenen Irak-Kurdistan Gaz ve Petrol Konferansında konuştuktan  sonra, birlikte Türk ve yabancı ekonomi gazetecileriyle biraraya geldiler. Hayward’ın “Genel Enerji Türk şirketi kalmaya devam edecek” sözleri dikkat çekici idi.

165 BİN VARİL PETROL ÜRETTİLER

İki ortak da ileriye dönük olarak çok olumlu ve iyimser konuştular. Kuzey Irak’ ın enerji alanındaki artık son büyük fırsatlardan birini oluşturduğunu, birleşme sonrası, Kuzey Irak’ta büyük satınalma operasyonları planladıklarını kaydettiler. Gerek basın toplantısında gerekse özel sohbetlerimizde Mehmet Sepil’in ileriye dönük planlarının bazı detaylarını öğrenme fırsatı bulduk. Şu an bölgenin en büyük petrol üretici olduklarını, böyle kalmaya devam edeceklerini, büyük petrol şirketlerinin bölgeye girişine rağmen bunu başarabileceklerini söyledi. TPAO’nun da biran önce bölgeye aktif olarak girmesi gerektiğini belirten Sepil, Genel Enerji olarak 90 bin varili Tag tag sahasında, 75 bini Tavke sahasından olmak üzere toplam 165 bin varil petrol ürettiklerini belirtip, Türkiye’deki toplam üretimin 1300 sahadan sadece 39 bin varil olduğuna dikkat çekiyor.  Şu anda Kuzey Irak’ta 40’ın üzerinde şirketin petrol arama ve üretme için çalıştığını, son rakamlara göre, Kuzey Irak’ta  50 milyar varil kadar petrol rezervi olduğunun hesaplandığını kaydeden Sepil, kendi sahip oldukları rezervin 1 milyar varile çıkmasını beklediklerini söyledi.

BORU HATTI YAPACAK

Mehmet Sepil, şu anda detay bilgi vermese de, kısa süre içinde yeni sahaları satın alabileceklerinin, bölgede enerji ile yeni büyük yatırımlara gireceklerin ipuçlarını verirken, asıl konsolidasyonu bu ülkede yapacaklarını söylüyor. Büyüme planları içinde 650-700 milyon dolarlık yatırımla, petrol sahalarını Yumurtalık boru hattına bağlayacak, bölgede yapacakları boru hattı projesi de önemli yer tutuyor. Bununla ilgili epeyce yol alınmış ve gelecek yıl yatırıma başlamayı planlıyorlar. Bu hatta başka üreticiler de petrol verebilecek. Bu arada Sepil’den aldığmız bilgilere göre sahip oldukları 6 alanda çıkan gaz başta olmak üzere, ileride bölgede gaz yatırımlarına girmek de bulunuyor. Bu konuda bir adım atmışlar, Türkiye sınırına kadar gazı getirip, Irak’ın da yararlanacağı Türkiye sınırı içinde bir gaza dayalı elektrik santrali kurulması için önemli adımlar atılmış ama belli di bu proje istendiği kadar hızlı ilerlemiyor.  Valeres’in CEO’su Tony Hayward da  Kuzey Irak’da önemli olan şeyin nakit olduğunu dile getirirken, “Yeterli nakitte burada çok güzel işler yapılabilir. Bizim de 2 milyar dolarımız var,onu bu bölgede de kullanabiliriz, başka yerlerde de. Sahip olduğumuz petrol sahası çok kuvvetli, kapasiteyi zorlayabiliriz” dedi.

EXXON MOBİL TARTIŞMASI

Irak yönetimi ile Kuzey Irak yönetimi arasında, iki ayrı bölgede aynı şirketlerin yatırım yapmaması ilkesi nedeniyle, Exxon Mobil tartışması yaşanıyor. Merkezi Irak yönetimi Exxon Mobil’in Kuzey Irak yönetimiyle yaptığı lisans anlaşmalarına karşı çıkıyor, burada yatırım yapamayacaklarını söylüyor. Hem Sepil, hem Hayward bu tartışmanın uzayabileceğini ama sonunda çözüleceğini, sonuçta her iki kesimin de işine gelen bir durum olduğunu söylüyorlar. Genel Enerji açısısından Exxon Mobil’in Kuzey Irak’a girişi ise Sepil’in deyimiyle, “hem olumlu hem olumsuz etkileri olan” bir operasyon. Exxon Mobil’in en büyük petrol şirketi olduğu, Kuzey Irak’a bu şirketin girişinin tüm dünyaya önemli bir mesaj olacağı ortada. Bu giriş, bölgenin değerini, dolayısıyla Genel Enerji’nin yatırımlarının değerini de artıran bir yatırım olacak. Ancak Genel Enerji’nin büyüme planları açısından Exxon Mobil’in girişi, şirketin planladığı yeni büyüme yatırımlarının maliyetini artırabilir. Mehmet Sepil Exxon Mobil’in 6-7 ay sonra gelmesinin kendi işlerine daha fazla geleceğini ancak bu işin çözümlenmesinin zaman alacağını belirterek yine de büyüme planlarını hayata geçirme şanslarının büyük olduğunu söylüyor. Sepil, bu tartışmada Kuzey Irak yönetimini haklı buluyor. Anayasa uygun bir yatırım olacağını söylüyor.

Haberin Devamı

Medyaya girmeyi düşünüyoruz

Haberin Devamı

MEHMET Sepil’in, ortağı olan Mehmet Emin Karamehmet’e ait gazete ve TV’leri satın alacağı, bir süredir söyleniyor. Böyle bir şeyin konuşulduğunu kabul eden Mehmet Sepil, Valeres ile birleşmenin bütün zamanını aldığını, bu işler tamamlandıktan sonra konuyu düşüneceğini söyledi. Bu işler tamamlandıktan sonra Karamehmet ile bir araya gelip konuyu konuşacaklarını kaydeden Sepil, “Biliyorsunuz, yıllardır zaten ortağız. Dolayısıyla acaba birlikte bu işi yapar mıyız diye konuştuk ama üzerinde alınmış bir karar yok” dedi.

4-5 firma ile ortaklık için görüşüyor

MEHMET Sepil, Genel Enerji Plc. olarak sahip olunacak nakit paranın büyük kısmının Kuzey Irak’ta kullanılmayacağının altını çiziyor. Birleşme işleminin tamamlanmasından sonra bu bölgede yeni yatırımlar yapacaklarını, 4-5 firma ile konuştuklarını, bu firmaların daha çok kendilerine ortak olmayı istediklerini kaydeden Sepil, bunları detayıyla değerlendirip karar vereceklerini söyledi. Irak’ın güneyinde de ileride yatırım yapabileceklerini belirten Sepil, “Kürt bölgesi ve Irak konsolidasyonu bitince mutlaka kendimize ikinci bir alan seçeceğiz ve paranın büyük bölümünü oralarda harcayacağız” şeklinde konuşuyor. Yeni yatırımlar için dünyanın çok uzak yerlerini değil, Arap baharı denilen yeni oluşan dengeler içinde Libya ve diğer Kuzey Afrika ülkelerinin ulusal şirketlerin ellerindeki sahaların büyük bölümünü özel sektöre devredeceklerini, bu süreçte kendileri açısından da fırsat gördüklerini söyledi.

Yazarın Tüm Yazıları