Paylaş
Dün bazı gezetelerde “piyasaları bomba etkiledi” haberlerini okuyunca danıştığım bir bankacı arkadaşım “Ancak Afganistan’da atılan bir bomba kadar etkiledi” diyerek, piyasalardaki bozulmada bombanın etkisi olmadığını söyledi.
Piyasalarda önceki gün yaşanan gerilemede ABD’den gelen konut verileri etkili oldu. Ayrıca Fitch’in Fransa’nın en büyük bankası BNP Paribas’ın puanını indirmesi, Japonya için not indirimi uyarısı yapması da etkiliydi.
Piyasaları son dönemde asıl tedirgin eden unsurun ise G-20 toplantıları öncesi ABD ve Avrupa’dan, yetkili ağızlardan yapılan çelişkili açıklamalar olduğunu tahmin ediyorum. Çünkü öyle birbiriyle çelişen önlemlerin bir arada alınması öngörülüyor ki; bence piyasalar siyasilerin yaşananlara nasıl baktığını, nasıl bir analiz yaptıklarını ve buna bağlı nasıl bir çözüm öngördüklerini anlamış değiller. Bence haklılar da...
Örneğin ABD Başkanı Obama’nın bu hafta sonu yapılacak G-20 toplantısı öncesi ülkelere gönderdiği mektupta, hem mali disiplinden vazgeçilmemesi, hem mali sektörün disipline edilmesi için kuralların konulmasını, hem de “ekonomiyi canlandıracak kararlardan henüz geri adım atılmaması” uyarıları birlikte yer alıyordu.
Aynı şekilde Avrupa’dan de çelişkili açıklamalar geliyor.AB liderleri geçen hafta toplanıp, üye ülkelerin sıkı bütçe kurallarına uymaları için önlem alınmasını, bankalara yeniden güven sağlanabilmesi için bankaların stres testine tabi tutulmasını kararlaştırdılar.Bu önlemlerin G-20 zirvesinde mutlaka çıkarılması için çaba harcanması kararı da aldılar.
Bu arada Avrupa’daki krizin faturasını büyük ölçüde üstlenen Almanya, bütçe kurallarına uymayan ülkeler için müeyyide uygulanmasını isterken, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Trichet bu öneriye destek verip, “gerekirse bütçe kurallarına uymayan-ların oy hakkı engellensin” dedi. Trichet güven verebilmek için bütçe ve bankaların stres testini denetleyecek bağımsız bir organizasyon istedi. Bu kez Komisyon Başkanı Barosso, bağımsız denetime karşı çıktı.
BİZİM İÇİN SİYASİ ÖNEMİ BÜYÜK
Özetle, ABD ve Avrupalı yöneticilerinin kafası epeyce karışık...
Bu nedenle hafta sonunda Kanada’da toplanacak G-20 zirvesinden piyasaları rahatlatacak netlikte kararların çıkmasını, şahsen beklemiyorum. Ancak piyasalar yine de gözlerini zirveden çıkacak kararlara çevirmiş durumdalar.
Bence G-20 toplantılarının bizim için, yani iç piyasalar için daha ayrı bir önemi var. Piyasalar, gerçi içerdeki siyasi gelişmelerle fazla ilgilenmiyorlar ama, herkes biliyor ki; önümüzdeki dönemde erken seçim tartışmaları başta olmak üzere siyasi risklerin gerçekleşme ihtimali giderek yükseliyor.
Bence G-20 zirvesinde ABD Başkanı Obama ile Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yapacağı görüşme, iç piyasalar için, şimdi pek ayrımında olmasalar da, ilerisi için çok kritik bir öneme sahip.
İsrail’le gemi krizi, ardından BM’deki İran’a ambargo oylaması derken Türkiye’nin ABD ile ilişkilerinin eskisi gibi olmadığı kesin. Bunun da ötesinde şu andaki havanın ileride iyice sertleşebileceğinden korkuluyor.
O nedenle Erdoğan’ın Obama ile yapacağı görüşme, bu görüşmeden çıkacak hava çok büyük öneme sahip. Bazılarının söylemeye başladığı gibi, “Bu görüşmenin belki de baş başa yapılacak son görüşme olma” ihtimali var.
Bence bizim için G-20’de alınacak kararlardan çok, bu görüşme önemli olacak.
Paylaş