Enflasyon, Merkez’in beklentisini de aştı

ŞUBAT ayı enflasyon oranları, beklentilerin çok üzerinde arttı ve yıllık enflasyon yeniden çift haneye yükseldi.

Haberin Devamı

Şubat ayı TÜFE beklentisi yüzde 0.6 civarındaydı ama gerçekleşme yüzde 1.45 oldu. Böylece yıllık enflasyon oranı da yüzde 8.2’den yüzde 10.13’e yükseldi.
Enflasyonun beklentilerin üzerinde artmasının temel nedeni ise yine gıda fiyatları oldu. Şubat ayında işlenmemiş gıda fiyatları yüzde 8.1 artarken, işlenmiş gıda fiyatları ndaki artış yüzde 1.8 oldu. Bu oranlardan sonra gıdada yıllık artış ise yüzde 9.7’den 15.6’ya çıktı...

Mevsimsel hareketlerle, giyim fiyatları enflasyonu aşağı çekerken, ulaştırma hizmetleri ve lokantada enerji ve gıda fiyatlarına bağlı olarak yükselişler gözlendi. Kira fiyatlarında enflasyonun yıllık olarak yüzde 4.8’e düşmesine rağmen, hizmet sektörü enflasyonu ise yüzde 5.8’den 6.2’ye yükseldi.

Bu yüksek oranlı artışlara karşılık Merkez Bankası’nın faiz kararlarında daha çok dikkate aldığı kalem olan çekirdek enflasyondaki artış ise sınırlı oldu. Çekirdek enflasyon yıllık bazda yüzde 3.8’den şubatta yüzde 4’e çıktı...

Merkez Bankası yönetimi bir süredir piyasaları enflasyondaki bu artışa hazırlıyordu ama şubat ayı oranları Merkez Bankası’nın beklediğinin de üstüne çıktı.

Buna rağmen Merkez Bankası’nın piyasalar üzerindeki hazırlığı tutmuş görünüyor. Piyasalar enflasyon oranlarına daha çok faiz kararlarını etkile yip etkileyeme yeceği açısından bakıyorlar. Beklentilerin çok üzerinde gerçekleşmesine rağmen, piyasalar şubat ayı enflasyon oranlarından fazla rahatsız olmadılar. Çünkü yeniden çift haneye çıkmış olsa da, Merkez Bankası’nın beklentileri doğrultusunda artan oranların ilerleyen aylarda aşağı gelmesini bekliyorlar. Çekirdek enflasyondaki görünümü de bu beklentileri için gerekçe gösteriyorlar.

Bu noktada piyasa oyuncularının bir bölümü ise, her ne kadar önümüzdeki aylarda normalde geri dönecek olsa da, yeniden çift haneye ulaştığı için enflasyon oranlarındaki yükseliş beklentilerinin artmasından endişe ediyorlar. Çünkü  piyasalar beklentilerin yeniden gerçekleşmeye yansıyabileceğini geçmiş deneyimlerinden, çok iyi biliyorlar.
 
YAPILMAYAN ZAMLAR RİSK


Piyasalar çift hane ye çıkan enflasyonun önümüzdeki dönem enflasyonu beslemesinden korkuyor lar ancak bence asıl korkmaları gereken unsurların başında “yapılamayan KİT zamları” gelmeli.

Geçen yılın mayıs ayından bu yana, Başbakan’ın istememesi nedeniyle yapılamayan doğalgaz zamlarının biriktiği, en azından yüzde 20 zam ihtiyacı olduğunu herkes biliyor. Son dönemde kurlarda görülen artış devam ederse, bu gereklilik daha da büyüyecek.
Doğalgazın yanı sıra elektrik fiyatlarına zam gereği de bulunuyor. Şu anda taşan barajlar devreye sokulup ucuza elektrik devreye sokuluyor ama buna rağmen zam ihtiyacı var. Ki, barajların ileriye dönük olarak sıkıntı çekmesi sözkonusu yani pahalı kaynaklar devreye girince zam ihtiyacı daha büyüyecek. Bu zamlar ister istemez enflasyona yansıyacak.

Bu arada IMF anlaşmasının yapılmamasının nedenlerini hatırlamakta da fayda var. IMF, daha  ilk günlerinde yapılan asgari ücret ve yüksek emekli zammıyla, baştan bozulan 2010 yılı bütçe dengelerinin düzeltilmesi için ya gelir artırıcı ya da harcama kısıcı önlem isterken, aynı zamanda bekletilen zamların da biran önce devreye sokulmasını ön koşul olarak dayatıyor.

Yani IMF ile anlaşma halinde mali piyasalarda disiplin ve kaynak açısından belirli bir rahatlama gelecek, güven sağlanacak ama bu anlaşmanın imzalanması halinde enflasyonun daha da yükselmesi sonucu doğacağını da unutmayalım. O noktaya getirdiler...

Tüm bunlar henüz içtalep durgunken yaşanıyor, bir de talebin arttığını düşünsenize...

Merkez Bankası hâlâ iyimser ama bakalım bu riskler gerçekleşince ne yapacak?

Yazarın Tüm Yazıları