Dengeli kabine faiz tepkisini de YUMUŞATTI

Yeni Bakanlar Kurulu’nda Mehmet Şimşek’in ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı konumunda kalmasına piyasalar olumlu tepki verdi. Buna karşılık piyasaların Merkez Bankası’nın yarım puanlık faiz indirimi beklentisi, dün alınan kararla gerçekleşmiş oldu. Piyasa bu indirimi zaten fiyatlamıştı, o nedenle artı bir olumsuz etkisi görülmedi.


Piyasaların yeni açıklanacak kabine, özellikle ekonomi yönetimi konusunda ne kadar tedirgin olduğu, dünkü açıklamaya verdiği tepkiyle ortaya çıktı. Görevini bırakması beklenen Mehmet Şimşek’in yerini korumuş olması, piyasalara olumlu sürpriz olduğu için fiyatlara hemen yansıdı. Şimşek’in yanı sıra, artık kabinede yer almayacağı beklentisi bulunan Lütfü Elvan’ın bu kez Kalkınma Bakanı olarak kabinede kendine yer bulması da olumlu karşılandı.


Buna karşılık Nurettin Canikli, Nihat Zeybekci gibi piyasaya aykırı ekonomik görüşlere sahip isimlerin Kabineye girmiş olmasına, piyasa fazla önem vermemiş gözüküyor. Naci Ağbal’ın Maliye Bakanlığı’nda kalmasının ise mali disiplin açısından yine olumlu karşılandığını söyleyebiliriz.


Berat Albayrak’ın ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcılığına getirileceği haberleri öne çıktığı için, dün sabah saatlerinde dolar kuru bir ara 3 TL’yi geçti. Eğer beklendiği gibi Albayrak bu göreve getirilip ardından Merkez Bankası dünkü indirimi yapmış olsaydı, dolar kurunun 3.3 TL’ye kadar çıkacağı konuşulmaya başlamıştı. Şimşek’in ismi açıklanınca, dolar kurunda hemen 3-4 kuruşluk düşüş oldu, beklenen faiz kararı gelince 1-2 kuruş daha düştü.


Piyasalardaki “Dengeli Hükümet” sevincinin birkaç gün daha sürmesi beklenebilir. Bunun ardından FED’in Haziran’da faiz artışına ilişkin gelecek haberler ve içeride yaşanacaklar kurda yeni hareketin yönünü belirleyecek. 


Bu arada piyasaların Şimşek’in ekonomi yönetiminde etkin olacağı varsayımı ile hareket ettiğini söylemeliyiz. Eğer hükümetin ekonomi politikasında, mali disiplini bozacak yeni bir anlayışın baskın çıkacağı görülürse, piyasa bunu da olumsuz fiyatlamaya başlayacaktır.Dünkü 0.50 puanlık faiz indirimi kararının piyasalar tarafından riskli ve Merkez Bankası bağımsızlığı açısından olumsuz bulunduğunu biliyoruz. Hükümetin  tedbiri elden bırakarak, harcama ve altyapı yatırımlarını aşırı artırma kararı vermesi halinde, Merkez’in faiz indirimi ile yarattığı riskler, abartılı biçimde realize olabilir. Yani artık yeni Hükümetin uygulamalarına bakılacak…