BANKALAR Birliği, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) nın isteği üzerine, mevcut bankacılık yasasında yapılacak değişiklikleri toplam 34 sayfada ve 75 madde ile toplayıp, bu ayın başında Kuruma gönderdi.
BDDK’nın hazırlayıp, Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener kanalıyla, geçen hafta bankalara gönderdiği yasa taslağı ise 191 i asıl, 4 ü ek, 14’ü geçici olmak üzere toplam 209 maddeden oluşuyor. Sayfa sayısı ise 102’yi bulmuş
Bu yasa taslağı belli ki daha çok değişecek. Zaten, duyduğumuz kadarıyla taslak, Kurulda da öyle detaylarıyla konuşulmuş değil. Kurul üyeleri, ‘Nasıl olsa bu taslak çok değişir, herkesten görüş alınacak o nedenle daha fazla uzatmamak için fazla tartışılmadı’ havasındalar.
‘Peki bu yasa taslağı neden fazla tartışılmadan kamuoyuna sunuldu?’ derseniz, yanıtı açık: Dünya Bankası ile süren kredi görüşmelerinde belli bir aşamaya gelinmesi için, daha doğrusu kredinin kullanılabilmesi için, bu yasanın biran önce TBMM’ye sunulması gerekiyordu. Zaten Abdüllatif Şener de bu taslağın yasalaşmasının Eylül-Ekim’i, yani TBMM’nin yeni yasama yılını bulacağını söylüyor. Yani bu taslak, önümüzdeki ay TBMM’ye sunulsa bile, belli ki daha sonra çok değişecek. Kısacası; yasalaşması için önümüzde çok uzun bir süre var ve biraz da formalite nedeniyle bu kadar aceleci davranılmış.
BDDK, taslak için sadece bankalardan eleştiri beklemiyor. Örneğin Başbakanlık, Merkez Bankası, Hazine gibi diğer ilgili kuruluşlardan da çok sayıda eleştiri ve değişiklik önerisinin gelmesi bekleniyor.Taslakta yeralan bazı yeni tanımların AB ile uyum için olduğu söyleniyor. Ancak bu tanımlar konusunda bile, çeşitli yerlerden eleştiri ve değişiklik önerileri gelebilir. Taslakla BDDK yönetimi hem idari, hem mali açıdan bağımsızlığını güçlendirecek maddeleri eklemiş. Denetim ise sadece Sayıştay’a bırakılıyor. Bu maddelerin bağımsız kurumlar için hazırlanan çerçeve yasa taslağına ters düştüğünü,bu nedenle Başbakanlıktan tepki gelmesini zaten Kurul da bekliyor. Bu maddeler herhalde, ‘Kurumun itibarını korumak için’ bu taslak içinde yeralmış. Yine BDDK; Merkez Bankası bağımsızlığına açıkca ters düşen maddeleri taslağa eklemiş, bunların böyle çıkması beklenmemeliÖ
BDDK, hazırladığı her taslakta olduğu gibi, yine taslağın içine Kurul Başkanı, üyeleri ve çalışanlarının özlük hakları ile mali durumlarını iyileştiren maddeler koymuş. Bu kez değişik bir yol denenip, tepkileri azaltmak için ‘Kurul üyeleri ve başkanın maaşının Merkez Bankası Başkanının maaşıyla aynı olması’ maddesi konup, dolaylı artırım yolunu seçmişler. Yani, her kamu görevi yapanın gözünü diktiği Merkez Bankası maaşlarına yine göz dikilmiş. Daha önce bu tür maddeler TBMM’den geri çevrildi, şimdi ne olacağını göreceğiz. Belki TBMM’ye bile gelmeden Başbakan ve bakanların tepkileri ile bu maddeler çıkabilir.
Tepki Yasası izlenimi
BANKACILAR henüz taslağı tam olarak inceleyebilmiş değil. 9. bölüme kadar Bankalar Birliği isteklerinin yeraldığını, daha sonrasının tümüyle BDDK’nın eseri olduğunu söylüyorlar.
Ancak; 5 yılda bu 10. bankacılık yasası ve hala yapılacak değişikliklerde ‘tepki yasası’ izlenimi ağır basıyor. Bankacılar bundan oldukça şikayetçi.
Bankacılara verilen hem hapis, hem para cezaları önemli ölçüde artırılmış, BDDK ve TMSF’nin yetkileri artırılmış, yeni yeni kurumlar , komisyonlar oluşturuluyor yani bürokratik mekanizma daha da genişletiliyor izlenimi veriliyor.
Taslak hakkında genel bir yargı belirtmek konusunda bankacılar, doğal olarak, temkinli davranıyorlar. Daha iyi incelenmesi gerektiğini, sonra genel bir yargıda bulunabileceklerini söylüyorlar. Ama bir yandan da değişiklik isteklerini biriktirmeye başlamışlar...
Bu kez tepkiden sadece bankacılar değil gazeteciler de nasibini almış durumda. Bankalar Birliği, ‘itibar’ başlığı altında, bankalar hakkında ‘asılsız haber’ yayanlar için, son krizde çok yakınılan internet mesajlarını da içerecek biçimde, çeşitli cezalar getirilmesini istemiş. Ama bakıyorsunuz BDDK bu durumu iyice abartmış ve bankalar hakkında ‘aslı olsun olmasın’ olumsuz haber yayanlara kapsayacak biçimde değiştirmiş.
Maddeye baktığınızda ancak sıkıyönetim dönemlerinde görülebilecek bir içerik görüyorsunuz. Eğer bu madde böyle yasalaşırsa, isim vererek, ya da vermeden herhangi bir banka hakkında aslı olan haberleri bile yazamayacaksınız. Zaten finans sektörüne ilişkin haberlere de bu tür sansürler getirilmiş. Kısacası; her türlü medya organında, artık banka haberi pek göremeyeceksiniz. Herhalde, sadece bankalardan gelecek basın bildirileri haber olacak. Örneğin Moody’s banka ratinglerini yayınladı ve bir bankanın ratingi düştü diyelim , bu aslı ve kaynağı belli olan bir haber değil mi? Taslak böyle yasalaşırsa bu raporların yazılması bile suç sayılabilir.
Hükümet bilgi edinme yasası çıkarıyor, şeffaflık diyor, basın yasası hazırlıyor, bu arada halkın haber alma özgürlüğü var ama BDDK bunların hiçbirini kaale almıyor.
Bu madde aynen yasalaşırsa, örneğin Uzan Grubu benzeri bir grup çıkıp, her türlü usulsuz, yasa dışı yola sapsa bile, yaptıklarını yazamayacaksınız. Taslaktaki bu maddenin böyle yasalaşacağını hiç zannetmiyorum; çünkü anayasa ve yasalara aykırılığı çok açık. Ama BDDK yönetiminin anlayışını göstermesi açısından çok çarpıcı.