HADİ golü attık... Golü atana kadar iyi oynadık mı? HAYIR!.. Golden sonra iyi oynadık mı? HAYIR!..
Golü yedik, sonra?... Yine organize olamadık yine oyun kuramadık. İspanya’da oynadığımızın yarısını bile oynayamadık. Saha içindeki motivasyonumuz tartışılır ama saha dışındaki motivasyonumuz şahaneydi. Tüm gazeteler manşetten motive etmişti. Özel şirketlerin çektikleri reklam filmleri de öyle; "AMANSIZ OL", "DÜNYA BÜYÜKSE BİZ DE BÜYÜĞÜZ"...
Acaba seçimler mi etkiledi bizimkileri? Yoksa, sakatlıklar mı bizi bu hale soktu! Ama yazık oldu işte... Bizimkiler amansız oldular mı, bilmem ama başarısız oldukları kesin. Diyelim ki kazandık... Bu A Milli Takım, bu haliyle Dünya Kupası’na hangi hedefle gitmelidir sizce?
DEL BOSQUE’YE iNÖNÜ TERiM’E KADIKÖY
TÜRKİYE-İSPANYA ilk kez 1955 yılında İnönü Stadı’nda karşılaşmışlar ve maçı "Canavar" lakaplı Burhan Sargun’un golüyle 1-0 kazanmışız... Peki, o zaman bir soru; Maç neden Ali Sami Yen Stadı’nda oynanıyor ve buna kim karar veriyor? Bildiğim kadarıyla Fatih Terim... Kimbilir belki de UEFA Kupası’nın bu stattan çıkmasını uğur kabul ediyordur. Peki, ya UEFA Kupası finalinin oynanacağı Kadıköy Şükrü Saracoğlu? Bu stadımızın Terim’e pek iyi geldiği söylenemez. Yok yok stadın bir suçu yok, sadece Terim’in Kadıköy’de oynadığı maçlar pek iç açıcı değil.
Ya İnönü Stadı? Maç neden İnönü’de oynanmadı bilinmez ama Del Bosque’nin de bu statta pek iyi anıları yok. Beşiktaş’ın başında çıktığı maçların çoğu İnönü’de hüsranla sonuçlanmıştı. O halde İnönü’de de oynanabilirdi bu maç. Neyse Fatih Terim’in işine karışmayalım, vardır bir bildiği diyelim...
FEDERASYONUN BALONLARI!
TFF yaptığı organizasyonda sanırım maç sonunda zafere ulaşacağımıza kesin gözle baktığı için sahanın dört bir yanına balonlar hazırlatmıştı. Maç bittiğinde galip gelirsek balon uçuracaktı TFF... Nihat fırsatları harcayınca, son dakikalardaki ataklarımızdan gol çıkmayınca balonlar da yalan oldu. Daha doğrusu balon oldu.