PİYASALAR yatırımcıları için en güzel dönemlerinden birini yaşıyorlar.
İnanılması zor gelişmeler yalnızca Türkiye’ye özgü değil. Tüm dünyada benzer bir eğilim gözleniyor.
Avrupa Merkez Bankası enflasyon riskinden söz ediyor. Faizlerin artmaya devam edeceğinin işaretlerini veriyor. Buna karşılık, Avrupa borsaları rekorlar kırıyorlar.
Amerika’da seçim propagandaları kızışıyor. Irak sorunu Amerikalılar için hala nasıl çözümleneceği bilinmeyen bir yara. Ekonomik dengesizlikler büyüyor. Faizlerin inme beklentisi giderek kayboluyor. Orta-uzun vadeli faizler göreli olarak arttı. Ama, Amerika’da da borsalar rekorlar kırıyorlar.
Gelişmekte olan ülkeler de aynı. Gelişmekte olan ülkelerin paraları değer kazanmaya devam ediyor. Faizler düşüyor. Borsalar rekorlar kırıyorlar. Cari işlemler açığı en yüksek iki ülke, Türkiye ve Macaristan, gelişmekte olan ülkelerdeki piyasa çıkışlarına liderlik yapıyorlar.
BEKLE GÖRE
Küçük yatırımcılar için dikkat edilmesi gereken bir dönemden geçiyoruz. Son bir aydan bu yana mali piyasalarda yaşanan gelişmeler spekülatif güdülerin çok daha fazla egemen olduğu izlenimini veriyor. Eğer böyleyse, eğilimlerin kısa sürede ters dönme olasılığı da oldukça fazladır. Yükseldikçe, düşmenin verdiği acı artacaktır.
Türkiye’de seçim sonuçlarına yönelik bir kumar oynanmaktadır. Seçimlerden tek parti hükümetinin çıkacağı ve diğer siyasi sorunların eskiye göre daha uzlaşmacı bir yaklaşımla çözülebileceği beklentisi Türkiye piyasalarındaki spekülatörlerce satın alınmaktadır.
Beklentilerin satın alınmasıyla oluşan dengeler bozulmaya mahkumdurlar. Beklentiler doğru çıktığında, amaca ulaşıldığından, satış başlar. Kağıt üzerinde elde edilen karlar nakde dönüştürülür. Yeni bir beklenti oluşana kadar beklenir. Gelişmeler beklentilerin tersine gerçekleştiğinde, ters köşeye yatılmış demektir. Zararları asgaride tutmak için yine satışa geçilir. Kısacası, seçimlere kadar piyasalar yükselse de, seçimlerin hemen öncesinde ya da hemen sonrasında kar satışlarının yoğunlaşması şaşırtıcı olmayacaktır.
Küçük yatırımcılar borsa çok artıyor diye bu dönemde borsaya girmeye kalkmamalılar. Döviz kurları daha da düşüyor diye döviz yatırımlarını YTL’ye geçmeye yeltenmemeliler. Böyle ortamlarda, olup biteni kenardan seyretmek en sağlam yatırım stratejisidir. Böyle piyasalar küçük yatırımcılar için değildirler.
BUNDAN SONRA
Bugün gözlenen dengeler seçimlerden sonra da devam ederse ne olacaktır? Biraz da doların uluslararası piyasalarda değer yitirmesinden kaynaklanarak dolar kuru 1.28 YTL’ye geriledi. Bu düzeylerden yükselip sonra alçalmaya devam edebilir. Referans devlet iç borçlanma senedi olarak kabul edilen Hazine bonosunun faizi yüzde 18’in altına geriledi. İç talep büyümesinde belli bir gevşeme izlenimleri alınıyor. Bütün bu veriler para politikası açısından önemli gelişmelerdir.
Şimdiden Merkez Bankası’nın döviz kurlarına müdahale edip etmeyeceği beklentisi yeşermeye başlayacaktır. Seçimlerden sonra da Merkez Bankası’nın faizleri indirmesi yönünde baskılar artacak ve ne zaman faizleri indirmeye başlayacağı tartışılacaktır.