BU yıl kamu finansman dengesi iyi gitmiyor. Bir anlamda, bu yılın performansı geçen yılki başarının esiri oldu.
Geçen yıl bir kereye mahsus gelirler küçümsenmeyecek düzeydeydi. Normal vergi gelirleri artış eğilimdeydi. Harcamalarda belli bir disiplin vardı. Faiz giderleri yılın özellikle ilk yarısında tahminlerin altında gerçekleşmişti.
Bu yıl geçen yılın bütün iyi dinamikleri tersine döndü. Artık bir kereye mahsus yeni gelirler yok. Vergi gelirlerindeki artış enflasyonun dahi altında seyrediyor. Ekonomik büyümenin yavaşlaması vergi gelirlerini olumsuz etkiliyor. Faiz harcamaları artış eğiliminde. Faiz dışı harcamalar rayından çıkma eğiliminde.
TERSE DÖNÜŞ TEHLİKESİ
Kamu kurumlarının zararları artıyor. Hükümetin kamu kesiminin ürettiği mal ve hizmetlerde fiyat ayarlamalarına (özellikle elektrikte) sıcak bakmaması zararları daha da büyütüyor. Zararları önleyebilecek tasarruflardan ise kaçınılıyor. Önce genel seçimler nedeniyle büyük ölçüde bozulduğu düşünülen mahalli idarelerin finansman yapısı yaklaşan mahalli idareler seçimleriyle daha da bozulacak gibi görünüyor. Kısacası, kamu kesimi finansman dengesinin her tarafı dökülüyor.
Yılın ikinci üç ayında milli gelir büyümesi tahminlerin altında kaldı. Büyüme son altı yıllık ortalamanın da oldukça altında görülüyor. Büyümedeki yavaşlamanın devam edip etmeyeceğini şimdiden kestirmek zor. Ama, görünüş kamu finansmanı açısından sevimli değil. Ekonomik büyümenin düşmesi vergi gelirlerinde umulan artışın da azalacağı anlamına geliyor.
Harcamaların yüzde 20’nin üzerinde arttığı, gelir artışlarının ise yüzde 7’lerde kaldığı bir ortamda kamu kesimi finansman dengesi enflasyon görünümü açısından da çok ciddi bir tehdit oluşturuyor. Son altı yıldır bütçe dengesini iyileştiren dinamiklerin tersine dönme olasılığını artırıyor.
Kamu finansman dengesi bozuldukça faizler artacak, en azından düşmeyecektir. Dolayısıyla, artan borç stokuna paralel olarak bütçedeki faiz harcamaları hem nominal hem de reel olarak artma eğilimine girecektir. Kısır döngüyü ters çevirebilmek için faiz dışı dengenin daha da artırılması gündeme gelecektir. Yani, faiz harcamaları arttıkça, faiz dışı harcamalardan tasarruf yapma ihtiyacı artacaktır. Siyasi olarak sevimsiz seçeneklerle karşı karşıya kalınacaktır.
GELENEKSEL REFLEKS
Bu yıla yönelik olarak ciddi önlemeler alarak bozulan kamu finansman dengesini yıl sonuna kadar düzeltmek mümkün görünmektedir. Yılın ilk dokuz ayı zaten bitmek üzeredir. Üzerinde durulması gereken 2008 yılı bütçesinin ciddi önlemlerle kabul edilebilir bir dengede bağlanıp inandırıcı bir uygulama içinde olunmasıdır.
Aksi taktirde, kamu finansman açıklarından gelen baskılarla bozulabilecek enflasyon görünümü karşısında, enflasyon hedefine odaklanmış bir para politikası kamu finansman dengesini daha da içinden çıkılmaz bir duruma sokabilecektir. Geleneksel reflekslerimizle, bozulan görünümün faturası Merkez Bankası’na çıkarılmaya çalışılabilecektir. Bunca çabalar boşa çıkabilecektir. Bu süreç şimdiden başlamış gibi görünüyor.
Sorun çok ciddidir. Konunun ciddiyetine paralel davranılmasında büyük yararlar vardır. Ekonomideki başarısıyla göz dolduran siyasi iktidarlar yine aynı konudaki çuvallamasıyla popüler olmaktan uzaklaşabilirler.