SON günlerin en iyi haberi evvelki hafta Maliye Bakanı’nın istihdam üzerindeki vergilere düşürmeye çalıştıklarını söylemesiydi. İstihdam üzerindeki vergi ve benzeri yüklerin hafifletilmesiyle birçok açıdan ekonomi de rahatlayacaktır. Belki de, diğer vergi oranlarındaki indirimlerden çok daha fazlası elde edilebilecektir.
Türkiye’de en pahalı girdilerden biri emektir. Çünkü, çalışanın eline geçen ücretin üzerinde çok ciddi vergi ve benzeri yükler vardır. Ücretler üzerinden gelir vergisi ödenmektedir. Sosyal güvenlik sistemine kesintiler yapılmaktadır. İşsizlik sigortasına prim kesilmektedir. İstihdam yaratan birimler çalıştırdıkları üzerinden kıdem tazminatı yükümlülüğü altına girmektedirler.
Bütün bu yükler toplandığında, Türkiye’de emek çok pahalı hale gelmektedir.
ÇARPIKLIKLAR
Emek pahalı olunca, üreticiler tarafından emekten tasarruf eden teknolojiler tercih edilmektedir. Dolayısıyla, artan çalışabilir nüfusa paralel ek istihdam yaratmak zorlaşmaktadır. İstihdam bir sorun olmaya devam etmektedir.
Asgari düzeyde tutulmaya çalışılırken, istihdam edilenler mümkün olduğunca kayıt dışında ya da olduğundan daha düşük ücretlerde gösterilerek istihdam edilmektedir. Bu şekilde, gelir vergisinden, sosyal güvenlik kesintilerinden ve işsizlik sigortası primlerinden tasarruf edilmektedir. Yüksek istihdam maliyetinden kaçınılması nedeniyle ücretlilerden alınan gelir vergisi çoğunlukla asgari ücret üzerinden alınmaktadır.
İstihdamın kayıt dışına itilmesi ya da ücretlerin asgari düzeyde gösterilmesi sosyal güvenlik sisteminde gelir kaybına neden olmaktadır. Gelir vergisi kaybına yol açılmaktadır. Her şeyden önce, çalışan zarar görmektedir. Çünkü, çalışanların emekli olduklarında emekli maaşları düşük kalmakta, kıdem tazminatları ufalmaktadır. Tamamen kayıt dışında olanlar bütün bunları toptan kaybetmektedirler. Buna rağmen, çalışanlar kayıt dışında kalmayı mecburen kabul etmek durumunda kalmaktadırlar.
Sonuçta, asgari ücretlerin tespiti de çarpıtılmaktadır. Asgari ücret düzeyi bir yandan ekonomideki en düşük ücreti tespit ederken, diğer yandan devletin gelir vergisi tahsilatının en önemli belirleyicisi durumuna gelmektedir.
Rekabetçi bir emek piyasasında ücretler üzerindeki vergi ve benzeri yükler, vergi yükünün paylaşımı ilkesi içinde, aynı zamanda çalışanların eline geçen ücretin de düşük olmasına neden olmaktadır.
GELİR KAYNAĞI
Bugüne kadar kamu finansmanının iki yakasını bir araya getirebilme kaygısıyla uçup da yakalanabilen kuşlardan vergi alınmaya çalışıldı. Kamu finansmanı belli bir noktaya geldi. Bütçe açığının milli gelir içindeki payı kabul edilebilir düzeye indi. Devletin bundan sonraki hedefi kayıt dışılığı azaltma yoluyla vergi gelirlerini artırmaya çalışmak olmalıdır.
Bu çerçevede, öncelikli alan istihdam üzerindeki vergi ve benzeri yüklerin hafifletilmesidir.