BU yılın ilk üç ayında ekonomik büyüme yüzde 6.7 oldu. Beklentiler daha düşüktü.
Beklentilerin aksine, tarım sektörü orman ürünlerindeki artışla az da olsa yüzde 1 civarında büyümeye devam etti. Üretim yönünden, milli gelir büyümesinin arkasında esas olarak yüzde 7.5 büyüyen sanayi sektörü, yüzde 16.2 büyüyen inşaat sektörü ve yüzde 6.3 büyüyen ticaret sektörü vardı.
Beklenen doğrultuda, üretim tarafında milli gelir büyümesi bu yılın ilk üç ayında ağırlıklı olarak sanayi sektöründen geldi. İnşaat sektörü hızla büyümeye devam ediyor, ama büyüme oranı giderek düşme eğiliminde. Bu eğilim seçimlerden sonra değişebilir. Ekonomik büyümeye yılın ikinci yarısında inşaat sektöründen daha önemli bir destek gelebilir.
BÜYÜMENİN KAYNAKLARI
İç talep büyümesinde belli bir yavaşlama gözleniyor. Özel sektör tüketim harcamalarındaki artış yılın ilk üç ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1.6 oldu. Kamu sektörü tüketimindeki artış ise yüzde 9 idi. Geçen yılın aynı dönemnde özel sektör tüketimi yüzde 8.1, kamu kesimi tüketimi yüzde 10.1 artmıştı.
Benzer bir eğilimi yatırım harcamalarında da gözlüyoruz. Bu yılın ilk üç ayında özel sektör yatırımları yüzde 2.5, kamu kesimi yatırımları yüzde 9.3 arttı. Geçen yılın aynı döneminde bu artışlar özel sektörde yüzde 32.1, kamu kesiminde yüzde 32.8 olmuştu.
Bu verilere bakarak bu yılın ilk üç ayında kamu sektöründe seçime yönelik bir talep artışının olduğunu iddia etmek biraz zor görünüyor. Seçim kaygısının asıl etkisi büyük bir olasılıkla yılın ikinci çeyrek verilerinde kendini gösterecektir.
Yılın ilk çeyreğinde toplam tüketim harcamaları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2.2, yatırım harcamaları ise yüzde 3 arttı. Toplam talepteki artışın çok önemli bir bölümü aynı dönemde yüzde 14 artan ihracattan geldi. Geçen yılın ikinci yarısından itibaren dış ticaretin toplam talep üzerindeki etkisi giderek daha pozitif hale geldi. Yılın ilk çeyreğindeki yüzde 6.8’lik gayri safi yurt içi hasıla artışının yarısından fazlası dış ticaretten geldi.
İhracat neden artıyor sorusunun yanıtı ise bir başka yazının konusu.
ARA MALLARI İTHALATI
İhracatın hızla artıyor olması yalnızca toplam talebi olumlu etkilemiyor, aynı zamanda, dış ticaret ve cari işlemler açıklarının da belli bir noktada istikrara kavuşmasına yardım ediyor. On iki aylık bazda, dış ticaret açığındaki artış, yüksek ekonomik büyümeye rağmen, mayıs ayı itibariyle yüzde 8.5’e düştü. Mart-mayıs dönemini kapsayan üç ayda ise dış ticaret açığı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3.4 azaldı.
İthalat artışı ihracat artışı kadar olmasa da devam ediyor. Yatırım malları ithalatı yılın ilk beş ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 civarında artarken, tüketim malları ithalatı yüzde 2.5 civarında düşüyor. Toplam ithalatı artıran asıl etken yıllık bazda yüzde 20’nin üzerinde artan ara malları ithalatı. Ekonomik büyümeyi de giderek azalan oranda besleyen en önemli kalem de ara malları ithalatı oluyor.
2000 yılında yıllık bir milyar dolarlık ara malları ithalatı 5.6 milyar dolarlık yıllık milli gelir üretimine katkı yaparken, bu oran 2001 yılı ile beraber giderek düşerek bu yılın ilk çeyreğinde 3.96’ya geriledi. Gerilemeye de devam ediyor. Geçen yılın toplamında bu oran 4.05 idi. Grafik bu eğilimi çok çarpıcı bir biçimde göstermektedir.