HAZİRAN ayında tüketici fiyatları bir önceki aya göre yüzde 0.36 düştü. Ama, bir aylık düşüşe bakarak çok sevinmenin gereği yok. Enflasyon görünümü kötü ve bozulmaya devam ediyor.
Bozulmayı yalnızca enerji ve gıda fiyatlarındaki artışa bağlamak da artık geçerliliğini yitirdi. Ortalama enflasyondaki artış diğer tüketim maddelerine de sıçradı. Merkez Bankası’nın para politikasının etki alanında diye nitelendirdiği fiyat endeksi de ortalama endeks paralelinde artmaya başladı.
YAYILMA
Haziran ayında ortalama tüketici fiyatlarındaki küçük azalmanın ana nedeni tarım ürünleri fiyatlarındaki mevsimsel düşüşlerden kaynaklandı. Büyük bir olasılıkla, tarım fiyatlarındaki benzer eğilim temmuz ayında da devam edecek. Ama, temel enflasyon dinamikleri bozulmaya devam ediyor.
Tüketici fiyatlarındaki ortalama artış haziran ayı itibariyle yıllık yüzde 10.6 oldu. Yılbaşından bu yana enflasyon yüzde 6’ya geldi. Mevsimsel ürünlerden arındırılmış fiyat endeksindeki artış yılın ilk altı ayında yüzde 8 oldu.
Gıda, enerji, alkollü ve alkolsüz içeceklerle tütün ürünleri ve altın fiyatlarını dışarıda bırakan, I olarak adlandırılan tüketici endeksi (para politikasının etki alanı içinde olduğu düşünülen endeks) yılın ilk altı ayında yüzde 5.26 arttı. Haziran ayında bu endeks bir önceki aya göre yüzde 0.77 yükseldi. Nisan ve mayıs aylarındaki yüzde 2’nin üzerindeki artışlara göre haziran ayında I endeksindeki artışın yavaşladığı söylenebilir.
I endeksi geçen yılın temmuz ayından bu yana yayınlanıyor. I endeksine en yakın endeks olan H endeksi (tüm gıda maddelerini değil, yalnızca işlenmemiş gıda ürünlerini ve tüm içecekleri değil, alkollü içecekleri dışarıda bırakıyor) haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 1.1 arttı. Geçen yılın aynı ayında bu endeksteki bir aylık artış yüzde 0.58 olmuştu. Bu yılın ilk altı ayında H endeksi yüzde 7.26 artarken, geçen yılın ilk yarısında yüzde 3.54 artmıştı. Kısacası, para politikasının etki alanında olduğu düşünülen fiyatlardaki artış bu yıl ikiye katlanmış gibi görünüyor. Ortalama enflasyondaki artış artık para politikasının etki alanına giren ürünlere de yansıyor.
HEDEFİN İTİBARI İÇİN
Enflasyondaki eğilimlerin hedef enflasyon ile tutarlı olup olmadığını tartışmak bu aşamada artık gereksiz oldu. Enflasyondaki bu yılki eğilimlerin gelecek yıl için tespit edilen yüzde 7.5’lik enflasyon hedefini tutturabilmek için gerekli zemini hazırlayıp hazırlamadığı daha büyük önem taşıyor.
Gelecek yıl sonu için tespit edilen hedefin ne derece inandırıcı olacağı bu yıl sonuna doğru gerçekleşecek enflasyon düzeyi ile çok yakından ilişkili olacak. Bu yıl sonu enflasyonun yüzde 10’un üzerinde olması hedefin inandırıcılığını oldukça azaltırken, yıl sonu enflasyonunun yüzde 10’un altında kalması gelecek yılki enflasyon hedefinin itibarını artıracak. Bu açıdan, yılın ikinci yarısında para politikasının duruşu önemli.
Son dönemde enflasyondaki eğilimler ve kamu sektörünün yaptığı ve yapabileceği fiyat ayarlamaları birlikte düşünüldüğünde, bu yıl sonu enflasyonun yıllık yüzde 12’nin üzerinde gerçekleşme olasılığı oldukça yüksek. Dolayısıyla, gelecek yılın enflasyon hedefini itibarlı hale getirmek için bu yılın ikinci yarısında para politikasının daha da sıkılaştırılması gereği ortaya çıkıyor.