Paylaş
ARTIK belli oldu. Hükümet söyledikleri ile değil, yaptıkları ile ekonomik istikrarı yakalamak konusunda ne kadar kararlı olduğunu gösteriyor. Buğdaya verilen destekleme fiyatı da bunun en açık göstergesidir.
Bu köşede buğday için destekleme fiyatının kiloda 93 bin lira olmasını savundum. Bu fiyatın kabul edilemeyecek kadar düşük olduğunu ben de biliyordum. Fakat, hükümetin üzerindeki siyasi baskılar nedeniyle fiyat 110 bin liranın üzerinde de açıklanabilirdi. Baskılara boyun eğilmedi. Hükümet kararlı davrandı.
Buğday destekleme fiyatı çok önemli idi. Bu konuda hükümetin göstereceği popülizm diğer alanlara da yansıyacaktı. Memur maaş artışında enflasyon hedefi göz ardı edilebilecekti. Şeker pancarı destekleme fiyatının belirlenmesinde ölçü kaçırılabilecekti. Bu kararla hükümetin o alanlarda da sıkı duracağı anlaşılıyor.
REFORM BAŞLADI
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) her ay için hububat alım fiyatının yanında satış fiyatını da açıklayacak. Satış fiyatındaki aylık artışlar TMO'nun depolama ve diğer faaliyet giderleriyle finansman maliyetlerini de yansıtacak. Ortaya çıkacak fiyatlarla tüccarın hububatı en kısa zamanda üreticiden alması daha kárlı olacak. En azından, TMO'nun tüccar tarafından ucuz depo olarak kullanılmasına izin verilmeyecek.
Programın bir parçası olarak, TMO'nun bu yıl 4 milyon tondan daha fazla hububat almaması gerekiyor. Önemsizmiş gibi görünen bu strateji TMO'nun nakit ihtiyacını azaltıp finansman giderlerini düşürecektir. Tarım kesimine milli gelirimizin yüzde 7.2'si kadar sübvansiyon veriliyor. Sübvansiyonun üreticinin eline geçen kısmı ise milli gelirimizin yalnızca yüzde 2'si. Bakiye, sübvansiyonun finansmanı için alınan borçların faizlerine gidiyor. Bu açıdan, TMO'nun nakit ihtiyacını ve faiz giderlerini düşürmek tek başına bir reform niteliği taşıyor.
Kapsamı çok geniş olan tarım reformuna başlamış bulunuyor. Türkiye'nin en büyük sorunlarından birisine neşter atılmış durumdadır. Hükümetin ekonomik istikrar konusundaki kararlılığı herkes tarafından alkışlanmalıdır, desteklenmelidir.
Buğdaya verilen taban fiyatın makul seviyelerde tutulmasının başka olumlu sonuçları vardır. Enflasyonist bekleyişler bundan sonra daha kolay kırılabilecektir. İşçi-işveren ilişkileri yumuşayacaktır. Ücret pazarlıklarında daha makul ücret artışları talep edilecektir. Görülüyor ki, istikrarın faturasını bütün kesimler üstlenmektedir.
GÜVEN ARTIYOR
Yirmi beş yıldır enflasyonu indireceğiz deyip de hiçbir şey yapmayan siyasiler bugüne kadar bir ‘‘itibar sorunu’’ yaşıyorlardı. İlk kez, bir hükümet hedeflerinde ciddi olduğunu gösteriyor. Gösterdikçe de, programa olan güven ve inanç artmaktadır.
Hükümeti ve arkasındaki bürokrat arkadaşlarımı tebrik etmek gerekiyor. Acı çekileceği için kızanlar çok olacaktır. Ekonomik istikrar yakalandığında ise kendilerine minnettar kalınacaktır.
Paylaş