ULUSLARARASI piyasaların sinirlerinin bozulduğu bir döneme girdik. Doğal olarak, uluslararası piyasaların tedirginliği bize de yansıyor. Bizim özel şartlarımız bu tedirginliği bazen dengeliyor bazen de artırıyor.
Uluslararası piyasalardaki tedirginliğin önemli bir bölümü "bu böyle gitmez" beklentisinden kaynaklanıyor. Son yıllarda, Amerikan ekonomisinin dünya ekonomisindeki büyümenin neredeyse tek başına motoru olması riskleri artıran bir etken görülüyor. Çünkü, Amerikan ekonomisi dünya için bir motor olurken, ekonomik dengesizlikleri de artıyor. Bütçe ve dış açıkları büyüyor.
Yalnızca bir ayda Amerikan ekonomisine giren yabancı mali sermaye 80 milyar doları aşmış durumda. Uluslararası piyasalar bunun daha ne kadar devam edebileceğini sorguluyorlar. Sermaye akımlarında bir kesinti olduğu taktirde, Amerika’da kur ve faizlerde ciddi bir düzeltme bekleniyor. Her gelişme düzeltmenin başlayıp başlamadığını sorgulatıyor. Tedirginliği kaynağı da burada.
RİSK AZALTMA
Siyasi olaylar iktisadi tedirginliğin üzerine tuz biber ekiyor. Siyasi belirsizliğin İran üzerinde yoğunlaşmış olması gelecekteki petrol üretimi üzerine belirsizlik yaratıyor. Petrol fiyatları rekorlar kırıyor. Altın fiyatları petrol fiyatlarını izliyor. Bütün bunların düşündürdüğü Amerikan dolarının değerinin ilerideki seyrini çok daha belirsiz hale getirmesidir. Dolayısıyla, şimdilik beklenti tersine de olsa, Amerika’da faizlerin daha da artma olasılığı giderek artmaktadır. Bu da tedirginlik yaratmaktadır. Bunun aksine edinilen izlenimler ise, geçici de olsa, piyasaları rahatlatıyor. Geçen haftanın ortasında böyle bir dönem yaşadık.
Amerikan faizlerinin artması son dört yıldır gelişmekte olan piyasalara giden uluslararası sermayeyi tedirgin etmektedir. Tüm belirsizliklere rağmen, Amerikan ekonomisi gelişmekte olan ülkelere göre daha iyi bir risk olduğuna göre, sermayenin gelişmekte olan ülkelerden çıkıp yeniden gelişmiş ülkelere dönmesi olasılığı giderek artmaktadır.
Gelişmiş ülke merkez bankaları bugüne kadar çok başarılı bir biçimde piyasaları alıştırarak para politikasını sıkılaştırdı. Ama, bu alanda daha ne kadar gidilecek yol olduğu konusundaki belirsizlikler (bu konuyu yarın işleyeceğim) piyasaları rahatsız ediyor. Belirsizlikler giderek artıyor. Piyasalar oynaklaşıyor. Dünyada kurlar ve faizler bir aşağı, bir yukarı gidiyorlar.
Bu şartlarda, Türkiye çok daha dikkatli davranmak zorundadır. Gereksiz yere risk artırıcı uygulamalardan kaçınmalıdır. Bu çerçevede, Merkez Bankası Başkanı’nın atanmış olması olumlu bir gelişmedir. Bu konuma doğru bir isim bulunmuştur. Etrafımız toz dumanken, gereksiz bir belirsizlik giderilmiştir.
IMF ile ilişkilerde pürüz yaratılmaması uluslararası yatırımcıların kafalarını karıştırmamak açısından önemli olmaktadır. Başka gelişmelerle kafalar karışırken, Türkiye kendine özel kafa karıştırıcı uygulamalardan ya da savsaklamalardan kaçınmalıdır. Dolayısıyla, sosyal güvenlik reformunun Meclis’ten geçirilip IMF ile programlanan gözden geçirmenin başarıyla tamamlanması "risk azaltıcı" bir rol oynayacaktır.
Cari işlemler açığındaki gelişmeleri "Tanrı’nın takdiri" havasında izlemeyi bırakmalıyız. Açığın artmasını önleyecek, hatta açığı daha makul düzeylere düşürecek maliye politikaları önlemlerini düşünmeliyiz. Çoğu zaman, olumsuzlukların tetikleyicisi güzel havalarda "bu böyle gitmez" beklentisinin yaygınlaşmasındandır.
ORTA DÖNEMDE İTİBAR
Bütün bunlar küresel düzeyde uluslararası sermayenin tedirgin olduğu bir ortamda Türkiye’yi kurtarır mı? Kurtarmaz, ama Türkiye ekonomisinin yerle bir olmasını önler. Fırtına çıktığında amacımız gemiyi sallamamak değil, doğru yönde sallanarak gemiye su aldırmamak ve batırmamak olmalıdır.
Bu şartlarda, Merkez Bankası’nın ilerideki faiz kararları önemli olmaktadır. Bugün, kısa vadeli değerlendirmelerle faizlerin indirilmesi yarın faizlerin artırılması olasılığını artırabilecektir. Bu nedenle, Merkez Bankası’nın yeni yönetimi üzerinde piyasaların ve diğer çevrelerin olası baskılarının ölçüsü kaçırılmamalıdır.
Orta dönemde para politikasının itibarı kısa dönemde faizleri artırmak zorunda kalmaması ile çok yakından ilgili olacaktır.