Paylaş
Ankara Hürriyet olarak biz de, bu hafta kutladığımız 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda bu görevimizi yerine getirmeye çalıştık.
Çünkü, bir yandan çocuklar neşe içinde stadlarda ve okullarda bayramı kutlarken, diğer yandan aynı stadların ve okulların çevresinde çalışmak zorunda kalan çocuklar vardı.
Küçük yaşta çalıştırılan çocuklar tüm dünyanın sorunu ve ülkemizde de buna karşı önlemler alınmaya çalışılıyor ancak, yoksulluğun önüne geçilemedikçe bu sorunun da kolay kolay önüne geçilemiyor. Dolayısıyla var olan bu problemimiz, yılın diğer zamanlarında kamuoyunda tartışılsa da medyada yer bulsa da, sıradanlaştığı için birçoğumuzun dikkatini çekmiyor.
YAN YANA KOYUNCA
Oysa, stadda rengarenk elbiseleri giymiş neşe içinde gözleri gülen bir çocuğun yanına, okulu önünde erik satmaya çalışan çocuğu ya da, çöplerin içinden kağıt toplamak zorunda kalan çocuğu yan yana koyduğunuzda, bu hafta olduğu gibi birçok insan arayıp o çocuklara yardım etmek istiyor.
Elbette bu büyük problem, günü kurtaran yardımlarla çözülemez ancak, çözüme yönelik adımların ilki de kamuoyunda yeterli duyarlılığın oluşmasından geçiyor.
Yoksulluktan bahsetmişken, MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin Ankara’daki sosyal yardımlara ilişkin soru önergesine verilen yanıt da çarpıcı rakamlar ortaya koyuyor.
YOKSULLUK RAKAMLARI
Tabloya göre, 2011 yılında Ankara’da tam 174 bin 579 kişi Büyükşehir Belediyesi’ne sosyal yardım talebinde bulunmuş. İlçelere baktığınızda yardım talebi Altındağ’dan yoğunlaşıyor. Neredeyse her 10 kişiden biri sosyal yardım istemiş. Bir hanenin ortalama dört kişiden oluştuğunu düşünürsek, yaklaşık iki evden biri gıda ve yakacak yardımı istiyor. Bu rakamlar Sincan ve Mamak’ta hemen hemen aynı, Keçiören’e geldiğinizde yardım talebinde bulunanların sayısının oranı biraz daha azalıyor.
Yenimahalle, Gölbaşı ve Etimesgut’ta ise hemen hemen her 40 kişiden biri yardım başvurusu yapmış. Çankaya’ya geldiğinizde ise rakam çok değişiyor. Her 80 kişiden biri sosyal yardım istiyor.
Milli servet
ANKARA’nın projeleri, yapılanlarıyla, bitirilemeyen ve hiç başlanamayanlarıyla yıllardır tartışma konusu oluyor. Yine MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin Gökkuşağı Projesi’yle ilgili soru önergesine verilen yanıtta ilginç bir ifade gözümüze çarpıyor. Altı yıl önce “Büyük Proje” diye açılan ve bir türlü dikiş tutturulamayan Gökkuşağı’ndaki mekanlar, belediyenin bazı kurumlarına tahsis edilmişti. Önergeye verilen yanıtta, proje için tam 3 milyon 627 bin 120 lira harcandığı belirtilirken, “Yapılan yeni düzenlemeyle tamamen kurumsal amaçlı tesislere izin verilen yapıların yıkılmasının, milli servet israfı ve kamu zararına olacağından böyle bir düşüncenin söz konusu olmadığı” deniyor. İnsan, “Milli servet kavramı bu projelere başlanmadan önce de akla gelse” demekten kendini alamıyor.
Paylaş