Devleti kandırmak bu kadar kolay mı

Otobüs firmaları, şehirlerarası yolculuğu Rus ruletine döndürmüşken, devletin bir yetkilisi çıkıp da “Bir dakika ne oluyor” demez mi?
15 günde altı kişinin öldüğü 188 kişinin yaralandığı kazalarda, şoförlerin uyumuş olduğu gün gibi aşikarken “Kral çıplak” deyip ortaya çıkan, Karayolu Trafik ve Yol Güvenliği Araştırma Derneği Başkanı İhsan Memiş oldu.

* * *

Memiş, devleti uyutup da saatlerce direksiyon başında kalabilen, sonunda da kendi uyuyan şoförlerin ve patronların kurduğu sahtekarlık düzenini bir bir anlattı. Memiş, özetle şöyle dedi:
“Borçla alınan otobüslerin taksitleri için kısıtlı olan personel 24 saat çalıştırılıyor. Otobüs terminalleri çıkışı ve yolun ilk 15 kilometrelik bölümü içerisinde yapılan kontrollerden sonra ikinci şoför, başka bir sefere gitmek için iniyor ve otobüs tek şoförle yola devam ediyor. Yol denetimlerinde diğer şoför sorulduğunda, ‘aşağıda uyuyor’ denilmekte ve bu kontrol edilmiyor.”

* * *

Dön başa
Devleti kandırmak bu kadar kolay mı?
Bu kadar can, yollarda pisi pisine ölürken nasıl oluyor da kontrol memuru, kontrol ettiği otobüste, kendisine diğer şoför için “Aşağıda uyuyor” dendiğinde, “Aç bakalım nerede uyuyor, bir görelim” diyemiyor.
Terminalden çıktıktan 15 kilometre sonra otobüsten sıvışan yedek şoför, hem arkadaşının hem de onca yolcunun hayatını tehlikeye atarken hiç mi vicdanı sızlamıyor?

* * *

Ya da saatlerce uykusuz yola çıkmayı göze alan, otobüste kendisini yalnız bırakan arkadaşının yalanına ortak olan şoför, nasıl bir sıkıntının içinde ki kendi hayatını geçip onca yolcunun vebalini üstleniyor?
Hadi şoförler hep beraber bu düzene ayak uyduruyor da, firma sahiplerinde de mi vicdandan eser yok?
Firma sahibi, birinci şoför, ikinci şoför, muavip topyekün bu ölümcül düzenin çarkına uyuyor da devletin kontrol görevlisi nasıl göz yumuyor bu çarka?
Çünkü devlet, ‘aşağıda, uyuyor’...

Hep birlikte uyuyoruz

Yalan, riya ve ikiyüzlülük bir milletin genlerine işlemişse o toplumda devleti de kandırmak kolay, kendini de...
Yıllardır süregelen aldatma düzeni, yalnızca firma sahibi, şoför, muavin ve ‘kontrolsüz’ kontrol memurları arasında dönmüyor. Bu düzenbazlık silsilesinin bir sacayağı da yolcudur aslında.
Saatler sürecek yolculuğa çıkan bir vatandaş, oturacağı koltuğun ‘cam kenarı’ bile olmasına dikkat ederken, yolculuk sırasında şoförün değişip değişmediğine bakmaz mı?
Bakar bakmasına da; 5 lira, 10 lira daha ucuz olsun diye bindiği otobüsün neden daha ucuz olduğunu bildiği için sesini çıkarmaz, şikayet de etmez.
Kaderine razı olur, o da şoförle birlikte uyur...