2 de eder 4 de

ANKARA Minibüsçüler Esnaf Odası Başkanı Hacı Bekir Gani iki gün önce, minibüs hat bedelleriyle ilgili kamuoyuna rakamlar sundu.

Gani’nin verdiği bilgiye göre dolmuş hat bedelleri 450 bin liradan başlıyor, 2 milyon liraya yaklaşanı da var. “Bir minibüs hattı bu kadar para eder mi?”
Soruya yanıt aramadan önce geçen yıla gidelim. Kuğulu alt geçitlerinin akıbetini tartıştığımız şu günlerde, Ankara, yine yıllar sonra gelen bir mahkeme kararının yarattığı kaosla karşı karşıya kalmıştı
2003 yılının davasını 2010’da karara bağlayan yargı, minibüs ve otobüs ücretlerinin 1.85 TL’den 90 kuruşa düşürülmesine karar vermişti.

HAYRINA MI ÇALIŞTI?

Temyizde, ücretler eski haline döndürülse de bu anormal durum başka bir anormal durumu gözler önüne serdi aslında.
Minibüsçü ve otobüsçüler ortak hareket ederek kontak kapatma kararı almıştı. Ancak, eylem günü bazı minibüsçüler yolcu taşımaya devam etti.
Nasıl oldu peki bu? O gün yolcu taşımaya devam edenler mevcut ücretin yarı yarıya düşmesine rağmen zarar mı etti? Hayrına mı çalıştı?.
Şimdi tekrar soruyorum “Bir minibüs hattı bu kadar para eder mi?” Yarı yarıya fiyat kırmasına rağmen, hala bir yolcu minibüsü müşterisini taşıyabiliyorsa, o hattın bedeli de astronomik olur.

ULAŞIMDAN RANT OLUR MU?

Bir kentte temel bir hak olan ulaşım konusunda vatandaşın lehine düzenlemeler yapılarak, toplu taşımanın özendirilmesi ve kolaylaştırılması gerekirken, o kentte ulaşım sektörü üzerinden rant sağlama çabalarına girilmişse, o hattın bedeli 2 milyon da eder 4 milyon da eder.

YEŞİL HAT HÜSRAN OLMUŞTU

Bu fiyatların alıcı ve satıcı arasındaki pazarlıklar sonucu oluştuğunu belirten Gani, oda olarak kendilerinin hat bedelleriyle ilgilenmediklerini de söylüyor. Varını yoğunu satıp bu işe girenlerin düştüğü çıkmaza 2007 yılında şahit olmuştuk. Yolcu taşımalarına izin verilmeyen yeşil otobüs hat sahipleri büyük mağduriyet yaşamış, hat için yatırdıkları büyük paralar nedeniyle zarar etmişler, intihar etmeye kalkanlar bile olmuştu. Önümüzde iki yıllık bir metro süreci var. Şimdilik sıkıntı gözükmese de, üç ayrı metro hattının tamamlanması durumunda işlevini yitirecek bazı minibüs hatları olabilir. Hat sahipleri de şimdilik buna kafa yormak istemeyebilir, tıpkı bir yıl önceden uyarılmalarına rağmen bunu önemsemeyen yeşil hat sahipleri gibi.

Murat da yanlış hangisi doğru

KUĞULU alt geçitleri gerçekten trafiğe kapanırsa, Çankaya’da hepimizi çileli günler bekliyor. Ancak, olması muhtemel bu çileyi zaten Kuğulu alt geçitleri yapılırken de yaşamıştık. Alışığız yani. Neden Atatürk Bulvarı’ndaki alt geçitlerin isminde gün sayısı yok. 30 gün, 60 gün, 70 gün gibi. Yok çünkü, o alt geçitler bir türlü söz verilen tarihlerde bitirilememişti. Güne sığmaz, ay, yıl koymak lazımdı adını.
Bunun yanında telefon hatları gitti, elektrikler kesildi. O bölgede yaşayan herkes hatırlar o çileli günleri. Zaten proje bittikten sonra da, Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Etüt ve Projeler Daire Başkanlığı’nı yürüten ya da yürütemeyen Murat Doğru’nun istifasını isteyerek, yollarını ayırmıştı. Bu arada bu alt geçitler Doğru’nun da ilk vukuatı değildi. O dönem, Murat Doğru başkanlığındaki daire, Gökçek’in hüsranla sonuçlanan iki projesini daha yürütmüştü. Bunlar neler mi? Biri, yıllardır atıl bir durumda bekliyor, şimdi de Halk Ekmek büfesiyle kurtarılmaya çalışıyor. Bahçeli’nin orta yerindeki Gökkuşağı Projesi. Bir diğeri de yine hüsranla sonuçlanan Konya Yolu’ndaki Samanyolu Rekreasyon alanı. Peki Murat Doğru mu yanlıştı, projeler mi yanlış. yoksa mahkemeler mi, meslek odaları mı, sivil toplum örgütleri mi? Hangisi doğru?
Yazarın Tüm Yazıları