Enis Berberoğlu: ‘‘Türkiye'nin yüksek çıkarları’’ bellidir

Enis BERBEROĞLU

Liderler zirvesinden çıkan metinde yer alan ilk satırları Türkiye'nin yabancı müttefiklerine dönük ‘‘uluslararası toplumdan kopmayacağız’’ taahhüdü saymak herhalde yanlış olmaz...

Peki ya devamında yer alan şart nasıl anlaşılmalı?

Mesela ‘‘Türkiye'nin yüksek çıkarlarının’’ ölçüsü ne olacak?

Aslında ilk bakışta soyut gibi algılanan bu ifadenin içini uluslararası terörle mücadele yöntemlerinden seçilmiş örneklerde doldurmak mümkün...

* * *

Peru Komünist Partisi'nden kopan Maoist kanat 1960'lı yılların sonunda Üniversite Hocası Abimail Guzman önderliğinde Aydınlık Yol örgütü çatısında birleşti... Amaçları Peru kırsalında yaşayan Kızılderili kökenli nüfus öncülüğünde girişilecek bir devrimle ülkede sosyalist rejim kurmaktı. Adaletsiz gelir dağılımı sayesinde etnik tabanda rahatça gelişen örgüt 1980 mayıs ayında büyük kentlerde silahlı eyleme başladı.

Aydınlık Yol, takip eden on yıl içinde suikastlar, bombalama olayları ve diğer terör eylemleriyle 25 bin kişinin ölümüne yol açtı, ülke ekonomisine 22 milyar dolara mal oldu. Ancak 1992 yılının eylül ayında örgütün efsanevi lideri ‘‘Yoldaş Gonzalo’’ kod adlı Guzman yakalandı.

Guzman sekiz yıldır ülkenin liman kenti Callao'daki bir donanma üssünde hapis... Yaşadığı sürece hücre hapsine mahkûm...

* * *

Micheal Radu, ABD Foreign Policy Research Center'da çalışan bir terör uzmanı... Özellikle etnik kökenli, Marksist-Leninist yapılı terör örgütleriyle ilgilenen Radu sık sık Türkiye ve Peru'yu ziyaret ediyor. Guzman'ın tecritteki icraatını adım adım izleyen Radu Perulu teröristle Abdullah Öcalan arasında paralellik kuruyor:

Yeni lider çok zor: Tıpkı Guzman gibi Öcalan'ın yerini doldurmak mümkün değil. Guzman yakalandığında örgüt çöktü, yerini hiç kimse dolduramadı. Örgütün içinde askeri ve siyasi gruplar vardı ve bunlar coğrafi olarak da farklı taraflarda bulunuyorlardı. Her iki grup da kendi liderine sahipti. Örgüt Guzman yakalandıktan kısa bir zaman sonra ulusal bir tehdit olma özelliğini yitirdi. Küçük yerel tehdit sıfatıyla varlığını sürdürüyor.

Öldürmek yerine kullanmak: Guzman yakalandığında, Peru'da ölüm cezası yoktu. Ama isteselerdi öldürebilirlerdi. Halbuki Peru hükümeti Guzman'ı bir yıl hiç kimseyle görüştürmeden hapiste tuttu. Sonra da farklı bir metoda başvurdu. Örgüte savaşını durdurması yönünde çağrı yapması karşılığında, kendisine eşiyle görüşme dahil hapishane şartlarında iyileştirme sağladı. Örgütün daha önce yakalanmış olan üst düzey yöneticileri ile hapiste bir araya gelmesine müsaade edildi. Guzman, destekçilerine birkaç mektup yazarak silahlarını bırakmalarını söyledi. Bu gelişme örgütte kafaların karışmasına yol açtı. Hiç kimse ne yapacağını bilmiyordu. Örgüt tam anlamıyla mefluç hale geldi. Bunun etkisi bugün de görülmektedir.

* * *

Michel Radu, işte bu mantık süreciyle Öcalan'ın idamına karşıydı...

Türkiye son kararıyla Radu'nun (ve Avrupa'nın) çizgisine yaklaştı.

Sıra örgütünü İmralı'dan yönetmeye çalışan Apo'dadır.

Boynundaki ipin ucu artık Apo'nun elindedir.