Siyaset 2006’da erken seçim dayatıyor, çünkü

HÜKÜMET, eğer 1 Mart tezkere krizi sayılmazsa zoru hiç görmedi.

Siyaset (AB) ve ekonomide (IMF) otomatik pilot vardı.

2006’da pilot kokpite dönecek ve en az dört türbülansta hünerini gösterecek:

1) Kürt meselesi:

Avrupa’dan Erbil’e doğrudan uçuş başladı, THY ve özel Türk şirketleri sırada.

Barzani, Norveç şirketiyle Türk sınırına 16 km uzaklıkta petrol arıyor.

Kuzey Irak’taki kişi başına milli gelir yakında Güneydoğu’nun on katına çıkacak.

O yüzden Ankara;

Barzani ile iyi komşuluk ilişkileri kurmak istiyor.

Abdullah Öcalan’ı isyanı bastırmak için kullanmayı deniyor.

Ama MGK’nın askeri kanadının bu yeni stratejiye itirazı sürüyor.

Hükümet demokratik açılımlar ile terörle mücadele önlemleri arasında sıkıştı.

En ufak hatada seçimden kaçmasına imkán kalmayacak.

2) Kıbrıs sorunu:

AB, KKTC’ye dönük izolasyonu kaldırmakta isteksiz.

Kıbrıslı Rumlarla ilişkileri normalleştirecek ek protokolün TBMM’de onayı güçleşiyor.

Hatta, AKP’de ‘Protokol Meclis’e gelirse, sonu tezkereye benzer’ korkusunu taşıyanlar var.

AB ile ilişkilerde patinaj başlarsa hükümet işler daha da bozulmadan seçimi tercih edebilir.

3) İşsizlik kamburu:

Türkiye’de döviz ucuzladı, enflasyon geriledi.

İthalat terbiyesi, fiyatları aşağı çekti. Ama kira, sağlık harcaması, eğlence ve yemek gibi kalemlerde artış sürdü, ortadireğin beli büküldü.

Dahası ithal rekabetle baş edemeyen sanayide üretim durma noktasına geldi, işsizlik azalmadı.

AKP anketlerinde hükümet en düşük notu istihdamda aldı.

Daha fazla oy kaybetmeden seçim, hükümet açısından seçenek olabilir.

4) Çankaya seçimi:

‘2006’da sandığa gidilmez’ diyenler, Başbakan’ın 2007 Mayıs ayındaki Cumhurbaşkanlığı seçimini bekleyeceğine inanıyor. Ama Başbakan gerçekten Çankaya’ya çıkmaya niyetliyse hangisi amacına daha iyi hizmet eder:

a) 2006’da Erdoğan başkanlığında seçime giden, başkanını 2007’de Çankaya’ya taşıyan AKP mi?..

b) Yoksa Erdoğan 2007 Mayıs ayında Çankaya’ya çıktığı zaman lidersiz, dağınık kalan AKP’nin aynı yılın sonbaharında gireceği seçim mi?

* * *

2006 falına başladık, seçim tahminini de esirgemeyelim. Bu kez Meclis en az üç partili olur. Dolayısıyla AKP çoğunluk sağlayamazsa CHP-MHP koalisyonu da mümkün!

Fiyakaya giden 300 milyon USD

ŞEHİR efsanesine göre, Türkler yeni teknolojiye rekor sürede uyum sağlar.

Örneğin, Avrupa’da bir cep telefonu ortalama 2.5 yılda değişiyor, bizde aynı süre sadece 1.5 yıl. Hatta necip Türk milleti bazen hızını alamayıp memlekette henüz kullanılmayan cihazlara da para bağlıyor. Mesela 3’üncü nesil cep telefonları.

Daha Türkiye’de altyapısı yok. İhaleye ne zaman çıkılacağı, kimin kazanıp hizmet vereceği belli olmadan resmi kayıtlara göre 300 bin adet 3G telefon satıldı. Bir o kadar da kaçak girdi dersek... Tanesi en az bin dolardan, 300 ile 600 milyon dolar fiyakaya ödendi.

Türkiye’de 3G altyapısı kurulduğunda, uygun telefonla;

Cep telefonuyla görüntülü konuşacağız.

Video konferanslar düzenleyebileceğiz.

Cepten TV izleyip radyo dinleyeceğiz.

İnteraktif oyun oynayabileceğiz.
Yazarın Tüm Yazıları