Sırf el ele tutuşalım diye yapılan darbeyi unutmadık
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
ANKARAHARBİYE Komutanı Tümgeneral Reha Taşkesen’le ilgili ihbar mektupları kulunuzu yıllar önceye, 12 Eylül günlerine götürdü...
Bugün Kara Harp Okulu Komutanı’nı kız ve erkek öğrencilerin el ele tutuşup dolaşmalarına göz yummakla suçlayan askeriyenin 12 Eylül’e ilişkin en magazin gerekçesi neydi bilmem hatırlar mısınız? ODTÜ’de solcu öğrencilerin kampusta el ele dolaşmayı yasaklaması. Solculuk adı altında tebdili kıyafet gezen köylülük darbe mazeretiydi.
Netekim sayın komutanlarımız 12 Eylül sayesinde sadece kız ve erkek çocukların el ele dolaşmasını güvence altına almakla kalmadı, Mamak cezaevinde sağ ve sol mahkûmları zorla kucaklaştırıp, marş söyletip, uygun adım yürütme mucizesini de gösterdi.
Üstlerine göre Taşkesen Paşa’nın diğer suçu askeri öğrenciye bira yasağını kaldırmak, öyle değil mi? Hayrettir, yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum; 12 Eylül’ün resmi gerekçesi, içkili lokantaların kapatıldığı Konya’daki meşhur miting değil miydi?
Şaka bir yana, bu tür abes bahanelerin arkasına saklanmak Türk Silahlı Kuvvetleri’ne hiç yakışmıyor. Ne darbe sürecinde ne de bir mensubunu görevden alırken. Yüksek Askeri Şûra’ya sadece haftalar kaldı. Taşkesen Paşa’nın normal yollardan ve gerçek nedenleri sayılarak emekli edilmesi daha uygun düşmez miydi? Bir haftadır yaşanan tiyatrodan kim ne kazandı ki. Kimse kusura bakmasın ama ne Taşkesen Paşa’ya dönük ithamlar ikna edici, ne de Paşa’nın savunması!
İnsan yaşlandıkça daha az şaşırırım sanıyor ama bu ülkede ne mümkün.
Kadı’nın 2 ortağı
BAŞBAKAN’ın danışmanı Cüneyd Zapsu’nun BİM (Birleşik Mağazalar A.Ş.) şirketinde Yasin El Kadı ile ortaklığı çok tartışılıyor. Ama El Kadı’nın aynı şirketteki iki ortağı atlanıyor: John D. Harte ile George Bitar. Merak ettim, Yasin El Kadı ile aynı dönemde yönetimde bulunan diğer iki yabancının kimler olduklarını öğrendim. Harte, Bank Of America’yı, Bitar ise dünyaca ünlü Merril Lynch’i temsilen yönetimde. Yani küresel sermayenin iki dev oyuncusu Türkiye’deki orta boy bir şirkette El Kaide’nin finansörü olarak ilan edilen Yasin El Kadı ile 3 yıl müddetle ortak iş yapmış görünüyor. El Kadı teröristse Bank Of America ile işi ne.
Veya Bank Of America ile Merril Lynch neden suçlanmıyor?
Tek kazanan var: İran
BAŞKENTTE İsrail’in cezalandırma operasyonu farklı duygu ve kaygılarla izleniyor.
Kısaca sıralayalım.
ABD pozisyonu: Son kriz ABD’nin HAMAS’a karşı sertlik politikasının sonuç vermediğinin kanıtı sayılıyor. Ankara’nın Beşar Esad ve Meşal nezdindeki girişimlerinin ABD-İsrail ittifakının ağırdan alması nedeniyle sonuç vermediğine inanılıyor, yeni girişim için silahların susması bekleniyor.
Filistin kartı: Mezhep farkı nedeniyle Arap dünyasına uzak kalan İran ilk kez Filistin kartını ele geçiriyor, üstelik Irak’ın tamamen güçten düştüğü bir dönemde. Ankara bu yüzden kaygılı.
Türkiye kaybediyor: Türkiye ne yazık ki en azından harita üstünde Ortadoğu’ya yakın sayılıyor. Bu nedenle mali piyasalar bozuluyor, turizmin olumsuz yönde etkilenmesinden korkuluyor.