Enis Berberoğlu: Kurultay kapısında çocuklar

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

LÜTFİ Kırdar'ın kapısından taksiye binene kadar farkında değildik... Hayli uyanık, hafif geveze ve fazlaca muhalif bir İstanbul delikanlısı olduğu her halinden belli şoför selamla karışık sordu:

- Ne toplantısıydı ağabey?

- Çocuk kurultayı...

Şöyle bir omzunun üstünden baktı, Harbiye'den Taksim'e uzanan yolun iki yakasında elde káğıt mendil ve pet şişe nöbet bekleyen tıfıl bebeleri işaret etti... Manzarayı sindirmemi bekledi, sonra otomobillerin arasında sadece kendi duydukları müzikle dans eden biraz daha büyük çocukları da görmemi bekledi... Hani belki biraz da kafa bulur gibi yeniden sordu:

- Bunlar salonda olmadığına göre, kimle topladılar kurultayı...

* * *

Uyanık şoförün birkaç saniyede kavradığı çarpıklık ortadaydı...

En yüksek risk grubunda yer alan sokak çocukları salonda yeterince temsil olanağı bulamadı... Tıpkı çalışan ve özürlü yaşıtları gibi...

Çünkü salondaki çocuklar, İstanbul Valiliği'nin öncülüğündeki başarılı bir organizasyonla 32 ilçenin -hatta köylerin- okullarından toplandı...

Ne var ki Kurultay önceliğinin fiziki açıdan salonda hazır bulunmayan talihsiz çocuklara tanındığı da yeterince açıktı...

‘‘İstanbul'da doğurganlık oranı yüzde 2.08. 0-18 yaş arası çocuk nüfusu 3.5 milyon düzeyinde tahmin ediliyor. Ülkemizde her yıl doğan bir milyon 358 bin bebeğin altıda biri İstanbul'da dünyaya geliyor. Her dört çocuktan biri güvencesiz çalıştırılıyor. Sokak çocuklarının tam sayısı bilinmiyor ama 10 bin çocuğun sokakta risk altında yaşadığı tahmin ediliyor.’’

(Kaynak: İstanbul Çocukları Vakfı, Çocuk Kurultayı projesi)

* * *

Demek ki yetkililer gelecek yılki kurultayda rakamlarla kurbanları bir araya getirirlerse mesele kendiliğinden çözülecek...

Taksi şoförüne de edecek laf kalmayacak.

Bir başkadır TV kuşağı

TV ile doğup büyüyen çocuklar kamera görünce bizim kuşak gibi üzerine fener tutulan tavşan misali donup kalmıyor... Tam aksine duygu ve düşüncelerini özgürce anlatıyor... Çocuk Kurultayı öncesinde yüzlerce çocuğa 25 soru yöneltildi... Seçmece bazı yanıtları aktaralım mı?

Çocuk hakları üzerine: ‘‘Çok haklarım var ama hepsini kullanınca alerji oluyorum’’ (Ahmet Bora Tepe)

İsteklerini açıklamak üzerine: ‘‘Onlara biraz yağ çekerim, yumuşatırım ve tatlı dille isteklerimi açıklarım. Böylesi daha etkili oluyor’’ (Merve Ege)

‘‘TBMM karar alırken çocukları düşünüyor mu?’’ sorusuna: ‘‘Asla düşünmüyorlar. Düşünseler çikolatayı daha ucuza satarlardı’’ (İlknur Yılmaz)

TV, radyo, gazete ve dergi üzerine: ‘‘Kötü sözler yazıyorlar, terbiyesiz şeyler koyuyorlar.’’ (Dilara Yemencioğlu)

Gerisini merak edenler bugün bir zahmet çocuklarıyla Lütfi Kırdar'a uğrasınlar...

Yazarın Tüm Yazıları