DİYANET İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, bayram sabahı kan banyosunu içine sindiremeyecek olanları peşinen uyardı: ‘‘Uygulamadaki sorunları ibadetin özüne ilişkin tartışmaya dönüştürmeyin.’’
Sanki ibadetin özüyle-formu ayrı olabilirmiş gibi! Namazı usulünce kılmayınca jinmastikten farkı kalır mı?.. Sahura kalkmadan, iftar sofrası kurmadan tutulan orucun gerçek niyeti bahaneyle diyet sayılmaz mı?
Kurban Bayramı'nı hayvan katliamından, kabile karnavalından veya lüks mangal partisinden ayıran da uhrevi özüne dayanan/kutsiyetini yansıtan ayinidir. O kutsal pratiği banyo küvetine sığdırmaya kalkanları, caddeleri/otoyolları mezbahaya çeviren teşhircileri savunmaya kalkmak zaten ayıptır. Üstüne bir de vahşete muhaliflerin kulağını çekmek herhalde Diyanet İşleri'ne düşecek son görevdir. Bu bayram sabahında çocuklarının yüzüne bakamayacak çok sayıda ebeveyn gibi sanırım sormak hakkımdır: Kurban Bayramı itinayla kan dökme ibadetinden mi ibarettir?
VİZYON... VİZYON... VİZYON... VİZYON...
ABD gezisindeki ‘‘Büyük Ortadoğu Planı’’ pazarlığı çoğumuzun gözünden kaçtı; deneyimli diplomat Mehmet Ali Bayar hariç!
Bayar'a göre Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ‘‘ABD ile stratejik ortaklık’’ vurgusunun coğrafi adresi Ortadoğu'da aranmalı.
Washington, körfez hanedanlarının yerini almasını istediği demokratik yapılanmada mutlaka Ankara'nın katkısını arıyor. Artık Vehhabi İslamı'na değil Türkiye Müslümanlığına güveniyor. İlginç bir süreç başlıyor.
4*4 Hızlı okuma
Bugün yine açık görüş var. Demir kapının arkasında tam 63 bin 560 kişi yaşıyor. Her beş cezaevi sakininden dördü 18-40 yaş diliminde, hayatının en aktif döneminde içeride yatıyor. 11-18 yaş arasındaki tutuklu ve hükümlü sayısı 2 bin 422, 66'sından yaşlılar sadece 500 kişi.
Suç listesinde ilk sırada katiller var: 10 bin 854 (yüzde 17). Ardından hırsızlık suçu geliyor: 7 bin 741 (yüzde 12). Terör hükümlü ve tutukluları da küçümsenemeyecek sayıda: 6 bin 505 (yüzde 10). Uyuşturucu tacirleri (yüzde 9) ile gaspçılarla (yüzde 7) ilk beş tamamlanıyor.
Sakın doktora sahibi 5 kişiye aldanmayın, cezaevi sakinlerinin yarısından fazlası (33 bin 848 kişi) sadece ilkokul mezunu. 3 bin 271'inde (yüzde 5) ilkokul diploması dahi yok, kayıtlara sadece okur yazar diye geçiyor. Üniversite mezunu sayısı ancak 369.
Cezaevlerinde 734 ‘‘kamu üst düzey yöneticisi’’ ile 748 memur, 89 mühendis, 30 doktor, 13 mimar ve 12 avukat var. Meslek grupları arasında ilk sırayı 12 bin 216 mevcut ve yüzde 19 payla serbest meslek mensupları alıyor. Mesleksizlerin sayısıysa 7 bin 327 kişi (yüzde 11).