Paylaş
Başlıktaki iddialı ifade bize değil Orman Bakanı Ersin Taranoğlu'na ait. Bakan Ersin Taranoğlu bu iddiasını yasal düzenlemelere dayandırıyor:
- İstanbul'da orman rejimi dışına çıkarılan sahalarla ilgili çalışma tamamlandı. Artık İstanbul'un ormanı belli, belediye, şahıs arazisi belli. Tek karış orman arazisinin rejim dışına çıkarılması mümkün değil.
Daha önce de yazdık, Anayasa'nın 169 ve 170'inci maddeleri, ‘‘fen ve bilim açısından orman sayılmayan yerlerin koruma dışına alınmasına’’ izin veriyor.
1960'tan bu yana çıkan her anayasada yer alan bu izin üç ayrı yasayla uygulandı. Son olarak 3302 sayılı yasa çerçevesinde yurt genelinde 380 bin hektar toprak orman alanı dışına çıkarıldı, iskâna açıldı.
İstanbul'da orman sahası 18 bin hektar daraldı.
İstanbul'da toplam orman sahası 250 bin hektardı.
200 bin hektarı yandı, 50 bin hektarı kaldı. Dolayısıyla orman sahası dışına çıkarılan 18 bin hektar küçük bir alan sayılmaz.
O yüzden Orman Bakanı Ersin Taranoğlu'nun bu yöntemle orman sahasının daraltılması uygulamasına artık son verildiğini açıklaması önemli.
Demek ki bu saatten sonra hangi orman arazisinde yapılaşma görürsek, peşinen yasadışı olduğunu anlayacağız.
* * *
Orman Bakanı Ersin Taranoğlu, orman yangınlarında rekor yıl olan 1945'le ilgili ilginç ayrıntılar anlattı.
İkinci Dünya Savaşı'ndan hemen sonra özel ormanlar kamulaştırıldı. Orman bedellerinin bir yıl içinde sahiplerine ödeneceği duyuruldu.
Ancak iletişim kanallarının yetersizliği nedeniyle tüm orman sahipleri zamanında başvuru yapamadı.
Ellerinde cumhuriyetin geçersiz tapusuyla çaresiz kaldı.
Bakan Taranoğlu, ‘‘Bazen bir köye gidiyoruz. Yaşlı insanlar, ‘Siz Atatürk düşmanı mısınız?' diye ellerinde tapuyla karşımıza çıkıyor’’ diye yakınıyor. Gerçi özel ormanlar 1950 yılında sahiplerine iade edilmiş. Ama bu uygulamadan daha çok İstanbullu zenginler yararlanmış.
Köylüde orman kırgınlığı biraz bu yüzden.
* * *
Bakan Taranoğlu’nun diğer bir önemli ayrıntısı orman yangınıyla mücadele konusunda. Geçen yıl çıkan bin 490 yangının bin 150'si daha bir hektarı aşmadan önlenmiş.
Yani ormanla mücadele eden görevliler canları pahasına, zamanında ve doğru müdahalede bulunmuş. Bakan Taranoğlu, Türk ve Batılı yangınla mücadele yöntemleri arasındaki farkı anlatıyor:
- Biz insan gücü, cesareti ve becerisiyle mücadeleyi ön planda tutuyoruz. Batılı ise orman yangınına 200 metre uzaklıkta bant çekiyor, kimseyi geçirmiyor. Yangın banta ulaştığında 200 metre daha çekiliyor. Böylece daha fazla saha kaybediyor.
Biz de orman yangınıyla mücadele eden kahramanları saygıyla, şehitlerini rahmetle anıyoruz.
Paylaş