Paylaş
Kapasite kullanım oranını erken ve yanlış açıkladığını söylemiştim.
Haklı itirazını dile getirdi. İkna oldum, yazıyorum.
Anlaşılan Bakan Ergün İSO’dan önce Kocaeli’ni ziyaret etmiş.
Kocaeli Sanayi Odası kapasite kullanım oranını erken hesaplamış.
Haziran ayında Kocaeli’ndeki artışın 4 puan olduğunu bakana bildirmiş.
Sanayi Bakanı da bu veriyi Türkiye geneli için İSO’da vermiş.
Bakan Ergün’e de arz etmeye çalıştığım gibi;
Benim derdim yanlış veriden çok kaynağıydı.
Çünkü piyasalar bu veriyi yakın izliyor, fiyatlıyor.
Bürokrasi Bakan’a yaranmak için erken ve yanlış veri aktardı sandım.
ANAP döneminde sıkça gözlediğim bu yanlışın hortlamasına tepki gösterdim.
¡ ¡ ¡
SANAYİ Bakanı Nihat Ergün genç ama deneyimli politikacı.
Çin boykotu çağrısındaki hatasını siyaseten iyi idare ediyor.
İşin aslını dün biraz anlattı:
Kürsüden indiğimde Reuters’ın aradığını söylediler.
Ne sormuşlar?
Danışmanıma “Boykot hükümet kararı mı?” demişler.
Siz ne yanıt verdiniz?
Söyleyin, “Hükümet kararı değil, kişisel” dedim.
¡ ¡ ¡
SÖZ kampanyadan açılınca yeni pozisyonunu da anlatıyor:
Son zamanlarda diyorum ki, Türkiye’de üretileni tüketin.
Sanayi Bakanı’nın bu çağrısı şu zincirleme mantığı yansıtıyor:
Dış pazarın büyümesi kontrolümüzde değil ve olamaz.
Buna karşılık iç pazarı canlandırmak mümkün.
Ben de Alman, Fransız değil, Türk Sanayi Bakanıyım.
O yüzden Türk malını tercih edin demem doğaldır.
Hepsini okusak daha iyi
MALUMUNUZ Sosyal Yardım olarak anılan harcamalar patladı.
CHP bu yardımları “sadaka” saydı, AKP’nin kovasına su taşıdı.
Meğer Cumhurbaşkanı da talimat vermiş “Araştırılsın” diye.
Devlet Denetleme Kurulu (DDK) raporu üç gün önce açıklandı, denildi ki:
İşsizlik arttıkça sosyal yardım alan sayısı yükseliyor.
(Demek ki hükümet önce işsiz bırakıyor, sonra oy satın alıyor.)
Koordinasyon yok, hem alamayan var, hem de orantısız alan. (Belediyeler kendi seçmenine yardım yapıyor anlamına geliyor.)
Yardımlar sosyal devlet ilkesini zedeliyor.
(Aslında hukuk ve laiklik ilkelerine de aykırı ama yazamamışlar.)
Neticede DDK, merkezi bir bürokrasi ve siyasi sorumluluk (bakanlık) istiyor.
Duyduğumuza göre DDK raporu 600 sayfa, açıklanan bölüm 50 sayfa.
Çok merak ediyorum, hizmete özel tutulan 550 sayfa da açıklansa...
Daha ne bombalar çıkar acaba!
Paylaş