Paylaş
TÜRKİYE'de para kazanmak kolay çünkü hatadan dönmemek siyaset sayılıyor.
Örneğin Devlet Bakanı Kemal Derviş'in IMF'nin Telekom ve Bankacılık yasalarına ilişkin koşulunu hatırlattığını duyduğunuzda acilen Borsa'daki hisselerinizi satıp ABD Doları'na dönmeniz gerekirdi...
Yaptıysanız zaten kazandınız...Hissedeki düşüşü, dolardaki artışı yakalamayı beceremediyseniz bu ülkede aklın sesine/yoluna itirazın prim yaptığını hálá öğrenemediniz demektir.
* * *
Mesela Telekom konusunda son ‘‘bomba’’ askerlerin önce Ulaştırma Bakanı ve ardından başbakanlık nezdinde dile getirdikleri çekincelerdi. Telekom konusunda çıkan sayısız yasa ve iptal kararları gözönüne alındığında bu rötarlı itirazın zamanlaması ilginçti
Üstelik Hazine ve özelleştirme bürokrasisine göre askerlerin endişelerini giderecek üç güvence mevcuttu:
1) Asker zaten gizli haberleşmesini bu amaçla özel olarak kurulan Tafics sisteminden yürütüyor.
2) Birliklerin açık haberleşmesi için ücreti karşılığında hizmet talebine öncelik verilmesini bekliyor. Kimsenin bu isteğe itirazı yok.
3) Altın (imtiyazlı) hisse yaptırımları sayesinde güvenlik düzenlemeleri kolayca yerine getirilebilir.
* * *
Gelelim ‘‘lider’’ sıfatlı üç Türk büyüğünün önüne konulan çoğu Ulaştırma Bakanlığı kaynaklı ‘‘anlaşmazlık’’ konularına...
a) İmtiyazlı hisse: Özelleştirmede imtiyazlı hisse kavramı yaygın ve cahilce kanaatin aksine bugüne kadar da vardı (Tüpraş, Petkim, Petrol Ofisi), bugünden sonra da (Telekom, THY) uygulanacak. İmtiyazlı hissenin oranı hakkında ‘‘anlaşmazlığa düşmek’’ herhalde sadece Türkiye'ye has mucize. Çünkü imtiyazlı hisse bir adet bile olsa yaptırım gücü aynıdır.
İmtiyazlı hisse yoluyla düzenlenecek konuların yasaya konulması yanlış olur. Aksi halde sürekli yasa değişikliği gerekli kılınır. Bu konudaki yetkinin Bakanlar Kurulu'na bırakılması en uygunudur.
b) Yüzde 51 satışı: Şanlı direniş kadrolarının ‘‘Aman Telekom'un yüzde 51'i yabancıya satılmasın’’ paniği yersizdir. Diyelim ki Telekom'un yüzde 49'u satıldı, ardından yabancı borsalarda halka arza gidildi...Ne olacak yani, Wall Street'te Türk nüfus kağıdı mı aranacak?
Sanırız karıştırılan ‘‘Stratejik Yatırımcı’’ ile ‘‘Portföy Yatırımcısı’’ arasındaki farktır...Telekom'un yüzde 49'u öngörüldüğü gibi yabancı/stratejik ortağa verilirse, diğer hisselere de Telekom'un kontrolünü ele geçirmeye imkan vermeyen statü tanınırsa, imtiyaz hissesi de kamuya bırakılırsa, geriye ne sorun kalır?
d) İhale komisyonu: Ciddi anlaşmazlık konuları arasında Telekom İhale Komisyonu'nun yapısı öne çıkıyor. Ulaştırma Bakanlığı Telekom temsilcisinin komisyon bünyesi dışında bırakılmasına itiraz ediyor. Hazine ve Özelleştirme İdaresi ise Telekom temsilcisinin işi yokuşa sürmesinden korkuyor. Pazarlığa konu taslakta Hazine (2), Özelleştirme İdaresi (2) ve Ulaştırma Bakanlığı (1) temsilcilerinden oluşan beş kişilik İhale Komisyonu öngörülüyor. Ulaştırma Bakanlığı azınlığa düşmekten çekiniyor.
Ayrıca Ulaştırma Bakanlığı'nın lisans verme hakkını Telekomünikasyon Üst Kurulu'na bırakmaya yanaşmadığı da ileri sürülüyor.
* * *
Yanlış anlamayın, bizi her gün şapkasından tavşan çıkartan marifetli meslektaşlarımızla karıştırmayın... Türkiye'yi iki kez krize sokan, üçüncüsüne hazırlayan Telekom sorununun bir köşe yazısına sığabileceğine biz de inanmazdık, ama oldu işte... Hatta yer arttı bile.
Çünkü mesele sorunun boyutundan çok tarafların niyetinden kaynaklanıyor.
Kimse Türkiye'ye Telekom'u satması için yalvarmıyor...Hatta aksine Türkiye son üç ekonomik programına Telekom satışından sağlayacağı geliri yazarak dış alemi kandırıyor, kredi kopartıyor...
Dünyanın işini gücünü bırakıp Telekom satışında sıraya gireceğini beklemek de ya cehalet eseridir veya kötü niyet işaretidir.
Telekom yasası sadece bu hükümetin reform iradesinin iç ve dış kamuoyu nezdindeki testinden ibarettir.
İSİM KARIŞIKLIĞI: Dün bu köşede yer alan Aras Gümrükleme ile İstanbul'daki Aras Gümrükleme ve Dış Ticaret Ltd. şirketinin ilgisi yoktur. İsim benzerliğidir. Bu düzeltme iddianamede yer alan Aras Gümrükleme dışındaki tüm aynı isimli şirketler için geçerlidir.
Paylaş