Çete tanığı sanık

ANKARAKÜÇÜK bir haberdi, atlamış olabilirsiniz:

"Merkezi Diyarbakır’da bulunan ve bölgesel yayın yapan Diyarbakır Söz Gazetesi’nde ’Günün Yorumu’ adlı köşenin yazarı Mehmet Ali Altındağ, yazısında yargıya hakaret ettiği gerekçesiyle gözaltına alındı. Köşesindeki ’Adalet mülkün temeli midir? Ne gezer!!?’ başlıklı yazısı nedeniyle Mehmet Ali Altındağ, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı üzerine gözaltına alındıktan sonra nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi mahkeme, Altındağ’ı tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı. A.A"

* * *

Mehmet Ali Altındağ sanık... Aynı Mehmet Ali Altındağ tanık.

Yargıya hakaretten sanık, Şemdinli askeri çete davasındaysa baştanık.

Hatta Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın isminin iddianameye konulmasının mimarı.

Anlatılana göre, 35 yıl önce Diyarbakır’da seyyar çerçilik yapar, çakmak doldururdu.

Sonra Söz Gazetesi ve televizyonunu kurdu... Devlet yanlısı yayınlarla sempati topladı, kamu ihalelerinde yıldızı parladı. Devlet sanki diyet ödemeye başladı!

Ama 1990’lı yıllarda tablo değişti. Şemdin Sakık yakalandı, ifadesinde Altındağ tesislerine yapılan ve 8 kişinin öldüğü PKK saldırısını, "Orası Hizbullah üssüydü" iddiasıyla izah etti.

Mehmet Ali Altındağ ailesi ve çalışanları hakkında Hizbullah soruşturması açıldı.

Hemen ardından PKK’ya mali yardımda bulunduğu iddiasıyla suçlandı.

Sanki gizli bir el (belki rapor?) Altındağ’ı kamu ihalelerinden dışladı.

* * *

Ne var ki AKP iktidarında Mehmet Ali Altındağ’ın işleri iyice düzeldi.

İlki 9 Temmuz 2003 tarihinde olmak üzere toplam bedeli 160 milyon YTL olan 8 kamu ihalesi kazandı. Altındağ’a ait iki şirket, Bingöl, Ankara, Diyarbakır ve Adapazarı’nda afet konutu, toplu konut, hastane ve okul ihalesi üstlendi.

şaibeli bombalama olayı üzerine kurulan TBMM Komisyonu, Altındağ’ı dinledi. Komisyonun Altındağ’ı, Hizbullah olayındaki avukatı, AKP Diyarbakır Milletvekili Cavit Torun’un önerisi ve ısrarı ile dinlediği muhalefet partilerince ileri sürüldü. Ancak Cavit Torun, bu iddiayı kesin dille reddetti. Altındağ’ın Büyükanıt ve diğer komutanlarla ilgili anlatımları ve suçlamaları, komisyon ifadesinden Şemdinli iddianamesine aktarıldı.

* * *

Yargıya hakaretten sanık, Şemdinli’de baştanık Altındağ diyor ki:

"Devletimiz, hükümet ve iktidar partisi, önemli gizli güçlerin tehdidi altındadır. Bunların başını çeken, dış kökenli odaklara bağlı Ergenekon terörüdür. Ne çare ki bu paralelde yargının önemli bazı zevatları da aynı fonksiyonu üstlenmektedir." (Söz Gazetesi, 31 Ocak)

Bakalım Şemdinli’nin muteber tanığının bu ihbarına da itibar edilecek mi?

Ama zaten Ergenekon soruşturması da Tekirdağ Cezaevi’deki bir sanık/tanığın ihbarıyla başlamadı mı? Hani neredeyse İzmir suikastından bile sorumlu tutulacak kadar abartılan Ergenekon’a hangi somut eylemle ilgili suçlama yapılacak, hálá anlayamadık!

Darbe niyeti, iç savaş provokasyonu manşetleri gerçi şık duruyor... Ama ve lakin önce hedefi ilan edip sonra kanıt toplama pratiğinin Şemdinli’de nasıl duvara tosladığı da ortada.

Eğer yanlış tanık ve sanıklar, yanlı soruşturmalar nedeniyle yargı Ergenekon olayında da çıkmaz yola sokulursa tek kazanan hakiki çeteciler olur, hatırlatırım.
Yazarın Tüm Yazıları