Adına sorun derseniz çözümü de siyasi olur

EĞER bir dil sürçmesi veya yaklaşan seçimlere dönük halkla ilişkiler kampanyası değilse...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Güneydoğu krizini, ‘Kürt sorunu’ olarak tarifi en kritik virajdır.

Sakın bir kelimeden ne çıkar demeyin, çünkü;

SİYASİ ÇÖZÜM

‘Güneydoğu sorunu’
sınırlı bir coğrafyada -ki kastedilen eski OHAL haritasıdır- yaşanan terör olaylarından ibarettir. Oysa en yetkili ağızdan ‘Kürt sorunu’ kavramı duyulunca adres değişir. Bir avuç teröristin, dağ kadrosunun hakkından gelmeye sadece polis ve asker gücü yeter. Ama milyonlarca Kürtün sorununu doğaldır ki ancak siyaset çözer. Yani ‘Kürt sorunu’ diyen mutlaka bu soruna ‘siyasi çözüm’ aramalıdır, aksi halde samimi değildir!

SINIR ÖTESİ MUHATAP

Belki kara mizah örneği olacak ama... Terörle mücadelede sınırlarına sığmak istemeyen Türkiye Cumhuriyeti, Kürt sorununun hallinde sınırötesi muhatapları karşısında bulacaktır. Kürt nüfusun yaşadığı Irak, İran ve Suriye Türkiye’nin yeni açılımından mutlaka etkilenecektir. Bu ülkeler ve Batılı kamuoyu bazen müttefik kimi zaman muhalif taraf sıfatıyla müdahil olacaktır... Yani ‘Kürt sorunu’ denilince meselenin uluslararası boyuta taşındığının bilincine varılmalıdır, aksi cehalettir.

* * *

Sorunun etiketinin değişmesiyle işlerin bu kadar karmaşık hal alacağına inanmayabilirsiniz.

Hele üstelik bir de ‘Kürt’ lafına alerjiniz varsa tepeniz atabilir. O yüzden gelin düşünce egzersizi yaparken Türkiye etnik mozaiğinin bir başka parçasını örnek seçelim.

Mesela Azerileri... Aslında Boşnaklar da olabilirdi, Çeçenler veya Abhazlar da. Ama hayali örneğimizde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı, bir grup aydınla sohbetinde, ‘Memlekette Azeri sorunu var’ demiş olsun. Devamı nasıl gelir dersiniz?

Türk Silahlı Kuvvetleri ertesi gün şafakla birlikte Bakü’ye mi yürür?

İran’da örneğin Tebriz’de yaşayan Azeriler ne düşünür, nasıl tepki verir?

Rusya ve ABD, petrol tüketicisi Batılı kamuoyu nasıl bir politika izler?

En önemlisi Azeri sorunu sadece Iğdır ve Kars’a hapsolabilir mi... Etle tırnak kadar yakın yaşayan Türk ve Azerilerin anlaşmazlığı büyük kentlere de sıçramaz mı?

Şimdi size haklı olarak saçma gelen bu sorulardaki Azeri kelimesini Kürtle değiştirin...

Tek bir kelimeyle hissiyatınız ve bakışınız da aniden değişti öyle değil mi?

Türk ordusunun Kandil’e yürümesi nihai çözümün en önemli parçası gibi gözüküyor bu yeni ruh halinizde. İran’da veya Suriye’de yaşayan Kürtler zaten umurunuzda değil. Petrol zengini topraklarda yeni ve kanlı savaşın uluslararası sonuçlarını hesaba da gerek yok.

Zaten İstanbul da Diyarbakır’dan çok uzak!

Gördünüz mü yine geldik dayandık, sadece bir kelimenin gücüne, yarattığı farka.

‘Güneydoğu sorunu’ desek başka, ‘Kürt sorunu’ desek başka çözüm gerekiyor.

* * *

Büyük resme alışmaya başladıysak, barış ödüllü soru da bellidir:

- Türkler ile Kürtler bu coğrafyada ortak mıdır, yoksa rakip/düşman mı?

‘Ortaktır’
diyenlerle haftaya yeni fırsatları tartışacağız. ‘Düşmandır’ diyenlerse nefret tacirlerini izlemeye devam edebilir.
Yazarın Tüm Yazıları