Adam öldürmeyi oyun mu sandın

Enis BERBEROĞLU

Meşhur türküdeki gibi, vatan sevgisi kendisinden menkul ‘‘bir kısım çete’’ adam öldürmeyi oyun sayıyor. Ne kadar ASALA ölüsü varsa, topuna birden sahip çıkıyor.

Sanırsınız ki, koca Türkiye Cumhuriyeti eli boş durmuş, bir avuç sivil kahraman sağa sola koşuşturup adam vurmuş.

Hakikaten öyle mi?

Ercan Çitlioğlu'nun Ümit Yayıncılık'tan çıkan ‘‘Yedekteki Taşeron: ASALA’’ isimli kitabında, ASALA'dan kopan Ermeni Adalet Komandoları örgütü lideri Ara Toranian'a düzenlenen iki suikastın öyküsü var. Çitlioğlu, kitabın bu bölümünü macera romanı üslubuyla kaleme almış.

Birlikte okuyup karar verelim.

* * *

‘‘Amaç Toranian'ın tasfiyesidir. Fransa'ya sızarak Toranian'ın evinin çevresine yerleşen tim, uzun bir gözlemden sonra eylem planı yapar. Toranian, zaman zaman evinden çıkarak, aynı sokak üzerinde bulunan yaklaşık ikiyüz metre uzaklıktaki bir markete giderek alışveriş yapmakta, hemen evine dönmektedir. Tim önderi, Toranian'ın marketten evine dönüşü sırasında tasfiye edileceğini söyler. Timin önderi, Toranian'ın evinin hemen karşısındaki telefon kulübesinin önünde sıra bekler gibi duracak, çevreyi inceleyecek ve uygun gördüğünde elindeki gazeteyi havaya kaldırarak eylem emrini verecektir.’’

Tim önderinin tipini tarif edelim de, çetecilerle karışmasın:

‘‘Önder, ortadan biraz uzun boylu, sağlam yapılı, kabarık ve kıvırcık saçları ile bir İtalyan veya Korsikalı'yı andırmaktadır. Titizlikle seçilerek daha önceki eğitimlerinin dışında ayrıca zorlu deneylerden geçirilen ve gizlilik yemini ettirilen tim üyelerinin her biri en az bir yabancı dili son derece akıcı konuşabilmektedirler.’’

* * *

Eylemin yapılacağı gün, Toranian, evinden yanında iki kişiyle çıktı ve markete gitti. Biraz sonra göğsünde tuttuğu kesekâğıtları ile geri döndü.

Tim üyelerinden biri evin hemen karşısındaki alçak duvara oturmuş, elindeki makineli silahı gazetesiyle örtüyordu. Diğeri, pardösüsünün altına gizlediği makineli tabancasıyla Toranian'ın önünde yürüyor, çapraz ateşe hazırlanıyordu. Toranian'ın gerisinde bekleyen ve sokağın iki başını tutan üç tim üyesi de gerekirse koruma ateşi açacaktı.

Eller tetikte, sinirler gergindi. Ama tim önderi bir türlü beklenen işareti vermedi. Toranian sağ salim evine girdi.

Tim önceden anlaşılan buluşma yerinde toplandı.

Tim önderi, ekibine ‘‘Neden ateş emri vermedim biliyor musunuz?’’ diye sordu, ardından ekledi:

‘‘Markete giderken Toranian'ın yanında bulunan iki kişiyi siz de özel koruma sandınız değil mi? Oysa yanındakiler özel korumaları olsa hiç değilse onlardan birisine paketlerini taşıtması gerekirdi. Bu iki kişinin Fransız makamlarınca Toranian'ın korumasına verilen polisler olduğuna inanıyorum, araştırın.’’

Araştırma yapıldı, tim önderi haklı çıktı. Tedbir, iki Fransız polisinin ölümüne yol açacak büyük bir skandalı önledi.

Toranian daha sonra otomobiline yerleştirilen bir bombadan mucize eseri kurtuldu, Ermeni örgütleri arasında patlak veren bir çatışmada öldü.

* * *

Yazar Ercan Çitlioğlu, Kıbrıs Barış Harekâtı'na sivil memur olarak katıldı, gazi unvanına hak kazandı. Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdür Yardımcılığı'ndan istifa etti. Aktardığı olaylara hâkim olduğunu kabul edebiliriz.

Zaten Bahçelievler'de eli kolu bağlı sekiz gence kıymakla, terör örgütü liderine yabancı ülkede suikast düzenlemek arasında çok fark vardır.

Adam öldürmek oyun değildir.