ANKARA MEDYA arşivleri, tarihle anılan karar zenginidir.12 Mart, 24 Ocak, 12 Eylül, 5 Nisan, 28 Şubat gibi.
Çoğu darbe, kalanı da istikrar paketi miladı.
* * *
Bu yılın son Milli Güvenlik Kurulu toplantısı 28 Aralık’ta. MGK’nın askeri gündemini kestirmek kolay: Hava operasyonları. ABD istihbaratı sağlam mı, PKK’ya ne kadar hasar verildi, Barzani mesajı aldı mı, tabii ki ve mutlaka tartışılacak.
Ama bana sorarsanız toplantıya Genelkurmay’ın iki cümlesi damgasını vuracak.
1) PKK terör örgütü, Irak’ın kuzeyinin artık güvenli bir bölge olmadığını yaşayarak öğrenecek.
2) Türkiye Cumhuriyeti Devleti karşısında başarı şansının kalmadığını bir kez daha anlayacak.
İlk cümle, askeri paradigmanın nasıl değiştiğini gösteriyor.
Hemen takip eden cümledeki vurgu, siyasi hedefi ortaya koyuyor.
* * *
1999 felaketi deprem hocalarını meşhur etti, 2001 krizi TV iktisatçılarını.
Böylece çuvaldızı kendime ayırdıktan sonra rahatlıkla söyleyebilirim ki...
2007’deki sınır ötesi operasyon tartışmasında sivil paşalar sınıfta kaldı.
Çünkü kamuoyu yersiz yorum ve analizlerle boş beklentiye sokuldu.
Sanki TSK on binlerce askerle Irak’ı işgale hazırlanıyor izlenimi yaratıldı.
İklim koşulları, lojistik zincir, harekát haritası gibi boş kelamla havanda su dövüldü.
Oysa savaş teknolojisi değişeli çok oldu: ABD 1991’de Irak’ı üç hafta havadan vurdu, kara savaşı yarısı kadar sürmedi. 2003’te hava harekátı yetti. 1999’da Yugoslavya sadece hava bombardımanıyla pes etti, kara birliklerine gerek kalmadan masaya oturdu.
TSK işte bu güvenle, "PKK, Kuzey Irak’ın güvenli bölge olmadığını anlayacak" diyor.
* * *
Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ defalarca tekrarladı.
"Terör örgütünü, başarı umudu yaşatır. Umut kırılmazsa terör devam eder."
Genelkurmay bildirisindeki, "PKK başarı şansı kalmadığını anlayacak" ifadesinin anlamı budur.
Yani askeri açıdan bakıldığında, kamp kuramayan, eğitim veremeyen, hatta yerinden kıpırdayamayan PKK, siyasi umutlarını da yitirince dağılmanın eşiğine gelir diye umuluyor.
28 Aralık MGK toplantısı, bu dönüşümün tarihi virajı olacak.
Askeri stratejiye onayın yanı sıra sivil açılım masaya gelecek.
Zaten zamanıdır!
Etkin pişmanlık veya faal nedamet
BİLMİYORDUM, Çiğdem Toker ile Cemil Çiçek’in sohbetinden öğrendim.
Etkin pişmanlık kavramı eski ceza yasalarında "faal nedamet" diye geçermiş.
Cemil Çiçek, zimmet ve irtikap suçlarından yola çıkarak örneğini de verdi.
Diyelim ki bir veznedar, şirketin parasıyla kayıplara karıştı. Adli takibat açılmadan pişman olup parayla geri dönerse ceza indirimi yapılırmış... Dava açıldıktan sonra veya hüküm kesinleşene kadar parayı iade ederse yine farklı işlem görürmüş. Herhalde insan hayatı para gibi kolayca iade edilemediği içindir ki, PKK’ya ceza indirimi her defasında zor hazmediliyor.