Duyduk duymadık demeyin... Borusan BMW’yle evliliğini 10 YIL UZATMIŞ

Geçtiğimiz haftalarda, "BMW, Borusan’dan ayrılıp Türkiye’ye kendi gelir mi" başlıklı değerlendirme yazımda, BMW’nin dünyadaki tüm distribütörlerinin başına MINI’nin başarılı CEO’su Kay Segler’i getirdiğini aktarmıştım.

Yazımda, BMW yetkililerinin (isimlerini de vererek) "Segler, BMW’nin distribütörler aracılığıyla yer aldığı pazarları geliştirmek ve büyütmekle görevli. Bu sayede bizde bu ülkelerde kendi satış şirketlerimizi kuracağız" açıklamalarına yer vermiştim. Buna bağlı olarak BMW’nin Ocak 2007’de Hindistan ve Slovenya’da, Temmuz’da ise Romanya ve Bulgaristan’da distribütörleri devreden çıkartarak kendi şirketlerini kurduğunu, yapılan değerlendirmelere göre ise şimdi listesinde Türkiye, Ukrayna, Kazakistan ve İzlanda’nın olduğunu belirtmiştim. Yani hiç bir kişisel yorum yapmadan sadece resmi açıklamaları kaynak olarak aktarmıştım. Hatta yazının sonuna da Borusan Otomotiv’in bu konudaki düşüncelerini merak ediyorum demiştim.

Aradan yaklaşık bir ay geçmesine rağmen Borusan Otomotiv’den bu yazıma ilişkin hiç bir resmi açıklama yapılmadı. Sadece yazımdan sonra bu konuyu soranlara distribütörlük anlaşmasının 10 yıl uzatıldığı bilgisi verildi. Böyle bir uzatma yapıldıysa normalde Borusan’ın çıkıp, "Sen böyle bir şey yazmışsın ama biz temsilciliğe devam ediyoruz. Kontratımızı da 10 yıl uzattık" demesi mantıklı değil mi.

Tamamen bilgi amaçlı olarak yurtdışında yapılan resmi açıklamalarla konuyu irdelememe rağmen yazımın, "Hemen hemen her yıl başında çeşitli aralıklarla yer alan "BMW Türkiye’ye kendi geliyor, Borusan’la anlaşmayı feshediyor" haberi" olarak küçümsenmesini ise yadırgadım. Herhalde ben "Yılbaşı geldi, bakalım bu yıl BMW Türkiye’ye kendi gelir mi’ diye oturup düşünmüyorum. Veya bu konuda bir yorum yapmıyorum. Ortada bir gerçek ve BMW kaynaklı açıklamalar var. Bu yorumu yapanların önce uluslararası kaynaklara ve açıklamalara bakmalarını tavsiye ederim.

İşin ilginç tarafı ise BMW’ye Genel Müdür olarak atanan Hakan Bayman’ın açıklaması. Çünkü Bayman’ın açıklaması ile Borusan Holding’in kurucusu ve patronu Asım Kocabıyık’ın açıklamaları birbiriyle hiç örtüşmüyor. Hakan Bayman, "Türkiye AB’ye girmediği sürece BMW kendi gelmez" yorumunu yaparken, Asım Kocabıyık ise Hürriyet Ekonomi Müdürü Vahap Munyar’a çok net olarak, "BMW bir ülkede distribütörünün satışlarının iyi gittiğini görünce, doğrudan devreye girip, işi kendi üstüne almak istiyor. Türkiye’ye de kendi gelmek için çok uğraştı. Ama biz işin peşini bırakmadık ve BMW’yle 10 yıllık yeni distribütörlük anlaşması imzaladık" açıklamasını yapıyor. Yani Türkiye’nin AB üyeliğiyle temsilciliğin bir alakası yok. BMW, benim de yazdığım gibi gelmek için uğraşmış ama Asım Kocabıyık oğlu Ahmet Kocabıyık’la bastırıp temsilciğili uzatmış.

Borusan’ın bu konuda resmi bir açıklama yapmamasını ise ’BMW’den bir talimat aldı" olarak yorumluyorum. Büyük olasılıkla BMW, diğer ülke distribütörleri öğrenmesin diye, Borusan’a "10 yıl uzattın ama bunu kutlamana gerek yok. Resmi açıklama yapma" uyarısında bulundu. Aksi takdirde böyle bir anlaşma ancak yapılmadıysa resmi olarak duyurulmaz. Yorum sizin.

Dikmen’i Sabancı suikastında Bakırköy bayisi kurtarmış

Bugün Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) Genel Koordinatörü olan Işık Dikmen, otomotiv sektörünün duayenlerinden. Oyak Grubu, Renault, Toyota, Hyundai ve Sanko’da üst düzey yöneticilik yapan 70 yaşındaki Dikmen, geçtiğimiz günlerde konuşurken, geçmişe dönük üzücü bir anısını aktardı. 1996 yılında Toyotasa’nın Pazarlama Müdürü olan Dikmen, Genel Müdür Haluk Görgün’le birlikte Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi Özdemir Sabancı’yla görüşmek için randevu almışlar. Dikmen o acı günü şöyle anlatıyor: "Özdemir beyle görüşmek için uzun süredir randevu almaya çalışıyorduk. Sonunda 9 Ocak tarihi için randevuyu almıştık. Görüşmek istememizin sebebi de çalışanların yeni bordrolarını onaylatmaktı. Yani zam için onay almaya gidecektik. Haluk Görgün, benim de gelmemi istemişti. Sabah tam yola çıkacaktım ki Bakırköy bayimizle ilgili bir telefon geldi. Bayimiz iflas etmişti. Hemen durumu Haluk beye aktardım. O da bana, "Onlardan alacağımız var, sen hemen Bakırköy’e git işi çöz. Ben Özdemir beyle görüşürüm" dedi. Sonra ne olduğunu bütün Türkiye biliyor."

9 Ocak 1996’da Sabancı Center’ın 25’inci katında düzenlenen bir suikast sonucu, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Üyesi Özdemir Sabancı, Toyotasa Genel Müdürü Haluk Görgün ve Başkanlık Sekreteri Nilgün Hasefe hayatlarını kaybettiler.
Yazarın Tüm Yazıları